Anasayfa Makale İncelemeler Seagate Central 4 TB İncelemesi

Seagate Central 4 TB İncelemesi

Seagate_Central_08

Seagate Central evinizin merkezinde olmaya aday bir NAS çözüm.

Sitemizi devamlı takip edenler, veri depolama çözümleri konusuna da önem verdiğimizi bilirler. Ülkemizde satışa sunulan veri depolama çözümlerine sık sık yer verir, incelemelerini yapar ve özellikle de hangi kullanıcı kitlesine hitap ettikleri sorusunun cevabını ararız. Bilginin sayısal veri dosyaları haline dönüştüğü ve evlerden, ofislerden bir nehir gibi akıp gittiği bu çağda, bilgiyi sadece depolamak değil, aynı zamanda gerektiğinde hemen erişebilmek de büyük önem taşıyor. Eğer ihtiyacınız olan dosyalara gerektiği anda ulaşamıyorsanız, bilgiye sahip olmanın da pek bir anlamı kalmıyor.

Tabii uzun süre yanımızda taşınabilir sabit diskler, DVD kutuları ve USB hafızalar taşıdık, taşımaya da devam ediyoruz. Ancak ihtiyacınız olabilecek her dosyayı yanımızda taşımak mümkün değil. Kaldı ki pek çok farklı ortamda kaydedilmiş verileri bir cihazdan diğerine aktarmak da ayrı bir problem. Neyse ki NAS cihazlar artık sadece ev ya da ofis içinde veri paylaşımı sağlamakla kalmıyorlar, aynı zamanda internet üzerinden erişime izin vererek, dosyalarınıza dünyanın her hangi bir noktasından erişmenize de imkan tanıyorlar.

Bu türden cihazları daha önce de incelemiştik, mesela yakın zamanda Western Digital firmasının My Book Live Duo modelini mercek altına aldık. WD Live Duo özellikle çift sabit diski ve bunun sunduğu veri koruma yeteneğiyle bizden yüksek not almıştı. Ancak yüksek fiyatlı oluşu, daha ucuz çözümler arayanlar için bir dezavantaj oluşturuyordu. İşte Seagate Central kendi evinde bulut sunucu kurmak isteyenler için çok daha hesaplı bir çözüm olarak bir alternatif sunuyor. Gelin birlikte işin derinine inelim.

Seagate_Central_01

Tasarım
Seagate Central ev ya da küçük bir ofis ortamında, yerel ağ üzerinden veri alıp vermek için tasarlanmış bir veri depolama birimi. NAS tabir edilen bu cihazları üzerindeki Ethernet portundan bir yönlendirici ya da modeme bağlayarak yerel ağa dahil ediyorsunuz. Ondan sonra ağa erişimi olan tüm cihazlarla veri alışverişi mümkün oluyor. En azından temel NAS tasarımları böyle çalışıyor, ancak Seagate Central bundan çok daha fazlasını yapabilecek şekilde tasarlanmış. Ama öncelikle yapısına bir göz atalım.

Seagate Central masanızın üzerinde yatay olarak konmak üzere tasarlanmış bir cihaz, üzerine başka herhangi bir eşya koymamanız gerekiyor. Kasa plastik, üst kısım ise tamamen plastik ızgara şeklinde tasarlanmış, böylece soğutma sağlanmış. Kasanın üzerinde tek bir led ışık var, cihazın çalışma durumunu gösteriyor. Arka kısımda ise üç soket barındıran bir boşluk mevcut. Bu soketler sırasıyla güç girişi, Ethernet portu ve USB 2.0 portu olarak sıralanıyor. Son derece temiz ve basit bir tasarıma sahip olan Central, gücünü şebeke cereyanından adaptörle alıyor.

Seagate Central piyasaya üç farklı kapasitede sunuluyor, bunlar 2, 3 ve 4 TB olarak üretilmiş. Bize teste gelen model 4 TB kapasiteye sahipti, içinde Seagate’in kendi üretimi 4 TB kapasiteli tek bir sabit disk bulunuyor. Cihazda tek bir sabit disk bulunması cihazın fiyatının düşük olmasını sağlasa da, veri güvenliğini herşeyin önünde tutan kullanıcılar için yeterli olmayacaktır. Çift sabit diskli NAS cihazların en önemli avantajı olan RAID 1 konfigürasyonu ile gelen veriyi çift sabit diskte yedekleme seçeneği, haliyle tek sabit disk kullanılan bir cihazda mümkün olmuyor.

Seagate_Central_03

Cihazın kurulumu son derece basit, beraberinde gelen Ethernet kablosuyla yönlendiriciye bağlıyorsunuz. Eğer arkasında birden fazla Ethernet portu olan bir ADSL modem kullanıyorsanız, bu da işi görecektir çünkü zaten içinde yönlendirici var demektir. Tabii bağladığınız ağın kablosuz erişim noktasına sahip olması ve internete de çıkabiliyor olması, cihazın tüm işlevlerinden faydalanabilmek için elzemdir. Central’ı ağa bağladıktan sonra güç adaptörünü de prize taktığınızda, tüm yapmanız gereken üzerindeki led ışık kesintisiz yeşil renkte yanmaya başlayana kadar birkaç dakika beklemektir. Central kendini ağa tanıtacaktır ve bilgisayarınızdan “Ağ” sekmesine girdiğinizde Seagate ismiyle erişime hazır durumda olacaktır. Seagate Central kendi içinde hazır durumda klasörlerle geliyor, ancak bu bir kısıtlama değil, istediğiniz herhangi bir klasörü “Public” bağlantısı altında oluşturabilirsiniz. “Public” klasörü dışına yapacağınız veri aktarımlarına ise internet üzerinden ulaşmak mümkün olmayacaktır.

Seagate_Central_04

Performans
Central aynı ağ üzerindeki tüm cihazlarla veri paylaşımı yapabiliyor, buna akıllı telefonlar gibi mobil cihazlar ya da Samsung akıllı televizyonlar gibi üst seviye görüntüleme cihazları da dahil. DLNA ve iTunes uyumlu olan cihaz, bu teknolojilerden faydalanan cihazlarla gayet uyumlu çalışıyor. Öte yandan pek çok aygıtın Central üzerindeki verilere ulaşabilmesi için Seagate’in kendi geliştirdiği Remote Access ve Media uygulamalarını kullanmanız gerekiyor. Remote Access tüm verilere erişmenize, Media ise sadece Public klasörü altındaki dosyaları görmenize imkan tanıyor.

Remote Access aslında bir uygulamadan ziyade, Seagate tarafından sunulan bir hizmet gibi çalışıyor. Buraya ilk girdiğinizde cihazınızı tanıtıyor ve bir kullanıcı hesabı açıyorsunuz. Eğer isterseniz farklı kullanıcılar için de hesaplar eklemeniz mümkün. Bundan sonra herhangi bir web tarayıcı yazılım üzerinden Remote Access uygulamasına erişerek, evdeki Seagate Central ile veri alışverişi yapabiliyorsunuz. Teoride bu durum kendi bulut hizmetinizi yaratmanızı sağlamış olsa da, uygulamadaki performans doğrudan internet hızınızla doğru orantılı olarak değişiyor. Yavaş bir internet bağlantısı Central üzerinden büyük çaplı dosyaları alıp atmayı hayli zor hale getirebiliyor. Kaldı ki Remote Access uygulamasının da her zaman mükemmel çalıştığı söylenemez, ancak yine de iş görüyor.

Seagate Central kendi içinde Gigabit Ethernet portuna sahip, yani Gigabit kablolu ağlarla tam uyumlu olarak çalışabiliyor. Ancak performans hangi cihazdan eriştiğinize ve arada kablosuz erişim noktası olup olmadığına göre ciddi biçimde değişebiliyor. Sadece kablolu ağ üzerinden bağlantı yapıldığında, veri okumada 60 MB/s civarında hıza ulaşabilmek mümkün, veri yazmada ise hız genellikle 40 MB/s civarında kalıyor. Bunlar fena sonuçlar değil, bu tür cihazlar arasında ortalamanın biraz üstünde bir sürat olduğu bile söylenebilir. Ancak işin içine kablosuz erişim girince tabii ki süratler sinyal gücüne bağlı olarak daha da düşüyor, genellikle bunun yarısı kadar değerler söz konusu oluyor. Bu da kablosuz ağların zayıflıkları düşünüldüğünde gayet makul bir performans aslında, sonuçta cihazın kendisi kablosuz yayın yapmıyor ve ağdaki yönlendiricinin yeteneklerine doğrudan bağlı.

Seagate_Central_07

Cihazın en önemli özelliği olan internet üzerinden erişim ise yine elde bulunan internet hızına bağlı olarak değişiklik gösteriyor. Ülkemizde neredeyse istisnasız herkesin 1 MB upload sınırına takıldığını düşünürsek, evde kurulu olan Central’a veri göndermenin, almaktan daha kolay olacağını tahmin edebilirsiniz. Normal kullanımda bu tür cihazların rolü tatil fotolarından tutun da, iş dosyalarına kadar her türlü verinin dışarıdan cihaza yüklenmesi şeklinde olacaktır. Evde duran Central üzerindeki HD filmleri yazlıktaki televizyondan seyretmeye çalışmak ise meyvesiz bir çaba olacaktır. Ancak tabii ki bu Central’ın değil internet upload hızı sınırının kabahatidir. Tabii düşük kotalı ve hızlı bir internet erişim paketi kullanıyorsanız, o zaman Central’ı internet üzerinden kullanmaya çalışmak iyice anlamsız olacaktır.

Seagate central üzerindeki USB 2.0 portu, cihaza takacağınız herhangi bir veri depolama aygıtındaki verinin de doğrudan ağ üzerinde paylaşıma açılabilmesine imkan tanıyor. Çoğu benzer cihazda olan bu portun sadece 2.0 standardını desteklemesi bir eksiklik gibi görünebilir, ancak aslında cihazın genel performansıyla kıyaslandığında bu port o kadar da yavaş kalmıyor. Seagate Central genel olarak sessiz çalışıyor, ancak devamlı açık kalması biraz ısınmasına sebep oluyor. Ürettiği ısı benzer cihazlardan daha fazla değil, ne var ki tasarımı itibariyle üzerine bir şey konulmaması gerekiyor. Bir güç düğmesinin olmaması bir eksiklik denebilir, ama öte yandan uzaktan erişim esnasında kazayla kapatılma riski de önlenmiş oluyor. Tabii ev dışından erişebilmek için evden çıkarken internet bağlantısını ve kablosuz ağı çalışır durumda bırakmanız gerektiğini de unutmayın.

Seagate_Central_02

Sonuç
Seagate Central kurulumu ve kullanımı son derece kolay bir NAS depolama çözümü, aynı zamanda kendi bulut sunucunuz olarak çalışabilmesi de gayet önemli bir faktör. Bu türden bir NAS cihaz arayan, ancak çift sabit diskli modelleri pahalı bulanlar için gayet iyi bir seçenek olabilir. Cihazı internet üzerinde 500-600 TL arasında değişen fiyatlarla bulabilmek mümkün, bu da 4 TB depolama alanı sunan bir NAS cihaz için gayet makul bir fiyat sayılır. Öte yandan, dek sabit disk üzerine kurulu bir yapısı olması, veri güvenliğini ön planda tutanlar için önemli bir zayıflık sayılabilir. Ancak gerek genel performansı, gerek kullanım kolaylığı nedeniyle, Seagate Central 4 TB çoğu kullanıcının ihtiyaçlarına kolayca cevap verebilecek bir cihaz diyebiliriz.

Teknik Özellikler:
Şasi: Plastik
Depolama Alanı: 4 TB, tek sabit disk
Bağlantı: Gigabit Ethernet
Güç: Adaptörle şebeke cereyanı
Ek bağlantı noktası: USB 2.0 portu