Google, Facebook’a rakip bir sosyal ağ kurmayı, araçlar sunmayı daha önce de denedi ve başaramadı. Peki bu kez, Google+ projesiyle değişen ne?
Bir İnternet devi: Facebook
İnternetin en büyük sosyal ağı Facebook bütün alışkanlıkları kökten değiştirmeyi başardı. İnsanları kendi gerçek isimleriyle internette arkadaşlarıyla buluşturan, fotoğraf, video ve türlü içerik paylaşımına imkan tanıyan dev sosyal ağın başarısı kanıtlandı.
Google’ın yeni silahı: Google+
Google ise hızla yükselerek kendisine rakip olan Facebook’u kendi silahı olan sosyal ağlar ile yenmekten vazgeçmiş değil. Wave ve Buzz projelerinde çok büyük hezimetler yaşamış olsa da şimdi Google+’ı kınından çıkarttı. Google+ öncekilerden çok farklı bir sosyal ağ projesi; öyle ki bu sefer Facebook’u tahtından edebilecek kadar önemli özellikler sunuyor…
Facebook’un sunamadığı ne sunuyor?
Çok basit bir cevabı var: Neyi kimin görebildiğini kolayca yönetme imkanı! Facebook’ta arkadaş listenizi gruplara bölseniz bile ana paylaşım alanınız olan duvarınız ve durum güncellemeleriniz konusunda sıkıntılarınız oluyor.
Paylaşılan fotoğraflar, yazılar ve dahası için tek tek kullanıcılara görebilme yetkisi vermek çok zahmetli. Gruplara ayırma seçeneği bile istenen şekilde çalışmıyor ve kullanıcı ya büyük çoğunluğa çok az bilgi sunuyor ve paylaşımları kısıtlanıyor, ya da çok fazla bilgi sunuyor ve herkes, her şeyi görüp duyuyor.
Google Buzz’ın başarısızlık sebebi…
Google’ın Buzz projesi bu yüzden başarısız olmuştu. Herkes, herşeyi görüp biliyordu. Ancak Google dersini çok iyi aldı ve yeni sosyal ağı olan Google+’ı yeni bir temel üzerine şekillendirdi: Circles!
Circles nedir?
Google+’ın ana özelliği olan Circles sayesinde kullanıcılar arkadaş gruplarını küçük çemberler şeklinde oluşturabiliyorlar. Aile, iş arkadaşları, eski iş yerinden iş arkadaşları, sevgili ve onun arkadaşları, hobi arkadaşları gibi istediğiniz şekilde ve çok kolayca grup oluşturabiliyorsunuz. Bu gruplarla istediğinizi paylaşabiliyor, onlardan gelen bilgilere erişebiliyorsunuz. Bu derece esnek ve güvenli bir sistem Facebook tarafından hiçbir zaman sunulamadı. Mark Zuckerberg’in açıklamalarına bakılırsa da asla sunulmayabilir.
Kısacası Google bu sefer Facebook’u kopyalamıyor, tam tersini yapıyor: Yeni ve kullanıcıların Facebook’tan en büyük şikayetini değerlendiren, bir ihtiyaca cevap veren bir yapı kuruyor! Yani bu sefer Google, Facebook’u zayıf tarafından tuttuğu gibi yerden yere çarpıyor!
Etkinlik oluşturma artık çağdışı!
Facebook’ta açılan etkinlikler, Google+’ın Hangouts özelliği yanında son derece ezik kalıyor. Google, birden fazla kullanıcının aynı anda video-chat yapabildiği, Google Calendar üzerinde planlama yapabildiği ve her şeyi planlayabildiği çok güçlü bir etkinlik ortamı sunuyor.
Video paylaşmak mı? Bir de bunu “görün”
Google+ ile arkadaş grubunuzla birlikte video izleme imkanına kavuşuyorsunuz. YouTube videolarını hesabınızda paylaşmanın ötesine geçen bu uygulama ile sevgiliniz ve arkadaşlarınızla aynı anda ve birbirinizi de görerek YouTube’dan komik video ve film izleyebilirsiniz. Video oynamaya başlayınca grup video chat’teki herkesin sesi, yankı olmaması için otomatik olarak kapatılıyor; ancak push to talk özelliği sayesinde bir tuşa basarak konuşmanız mümkün.
Sparks da neyin nesi?
Facebook’un uzun vadede sunucuları çatlatan bir mantığı var: İnternetteki içeriği al, Facebook’a kopyala; ya da en azından bir kısmını kopyala ve kalanına bağlantı ver. Ayrıca Facebook kullanıcıları sadece arkadaşlarının paylaştıkları içerikleri ya da abone oldukları grupların, sayfaların mesajlarını görüyor. Oysa Google+ belirli ilgi alanlarında internette Google aramasını kullanarak size içeriği direkt internet içerisinden sunuyor. Bu içeriği de arkadaş çevrelerinizle kolayca paylaşmanızı sağlıyor.
Facebook’ta olmayan bir özellik daha!
Çıkmak! Aslında Facebook’ta da var ama ayarların arasında, derinlerde bir yere gömülü olduğu için çoğu kullanıcı çıkmak istese de üşengeçlikten vazgeçiyor. Oysa Google+ isteyene kolayca çıkma ve bütün sosyal ağ paylaşımlarını bilgisayarına indirerek yedekleme imkanı sunuyor.
Anında yükleme!
Adından korkmayın, Google+ ile Android cep telefonunuzdan çektiğiniz içerik anında Google+ hesabınıza yüklenebiliyor. Ancak paylaşılmadan sizin nerede, hangi gruplarla paylaşmak istediğinizi belirtmenizi bekliyor. Böylece sonradan pişman olmuyorsunuz. Yani kullanıcı dostu, mahremiyet kontrolü sağlayan bir sosyal ağ söz konusu; Facebook’un sorunlarından bıkanlar için iyi bir yön. Buzz ve Wave’in kaderini paylaşmaması muhtemel olan bu yeni sosyal ağ, Facebook’u da MySpace durumuna düşürebilir!
