Büyük bir facia ile sona eren Hindenburg Macerası.
LZ 129 Hindenburg Zeplini Nazi Almanya’sında mühendislik teknolojisinin ne kadar ileri gittiğinin bir kanıtı olarak göklerde yerini almış devasa bir yolcu taşıtıydı. İsmini taşıdığı Paul von Hindenburg, Hitlerin kurduğu Nazi Partisi’nin yükselişinde de etkili olmuş bir maraşeldi ve sonrasında başkanlık yapmış önemli bir kişiydi.
1930’lu yılların mühendisleri, hidrojen ile süzülen zeplinleri geleceğin taşıtları olarak addetmişlerdi. Hatta New York, Manhattan’da bulunan Empire State binasının bu denli yüksek olmasının sebebi, gelecekte düşünülen Zeplin Limanı projesinin en büyük ayağıydı. Gökyüzünde transatlantik seyahati yapan Zeplinler ucuz bir maliyet ile inşaa ediliyor ve kullanılıyordu. İnsanlık tarihinin bugüne kadar yaptığı havada uçan en büyük toplu taşıma aracı olan Hindenburg bu tarz düşünce ile inşaa edilmişti.
Almanya Frankfurt’tan havalanan Zeplin daha ikinci yılını doldurmadan, ABD New Jersey’e iniş yapmaya çalışırken hidrojen tanklarında ki bir sorun yüzünden alev almış ve 36 yolcunun ölümüne sebebiyet vermiştir. İnişe geçen zeplini radyo üzerinden dinleyicilere aktaran Herbert Morrison, facianın gözlerinin önünde yaşanması ile birlikte, medya tarihine olay yerinden canlı yayın kavramını kazandırmıştır. Daha sonradan bu tank sorununun, havada ki statik elektriklenmeden olduğu anlaşılmış, zeplinler ile ilgili yapılan tüm geleceğe yönelik yatırımlarda geri adım atılmış, uçaklara yönelme yaşanmıştır. 
