NASA’nın yakında uzaya göndereceği iki teleskoba olan güveni tam gibi görünüyor.
NASA önümüzdeki yıllarda artık iyice eskiyen Hubble ve Kepler uzay teleskoplarının yerini alacak iki yeni aracı yörüngeye göndermeye hazırlanıyor. 2017 yılında gidecek olan TESS (Transiting Exoplanet Survey Satellite) ve 2018 yılında fırlatılacak olan JWST (James Webb Space Telescope) adlı iki yörünge teleskobu, yerlerini alacakları Kepler ve Hubble teleskoplarından çok daha güçlüler.
Ancak teknolojileri artık hayli eski olmasına rağmen, Kepler ve Hubble teleskopları yıllarca uzayın derinliklerini keşfetmekte çok başarılı oldular. Sırf Kepler teleskobunun 2014 yılı boyunca gözlemlediği ufacık bir bölgede bile 700’den fazla Güneş Sistemi dışı gezegen (exo-planet) tespit etmeyi başarması, uzmanların TESS ve JWST için olan beklentilerini yükseltti. Öyle ki, bu yeni teleskopları kullanarak önümüzdeki 20 yıl içinde dünya dışı yaşamın izlerini kesinlikle bulacaklarını düşünüyorlar!
Tabii burada “dünya dışı yaşam” tanımı aslında çok geniş kapsamlı olarak ele alınıyor. İlla ki uçan dairelere binen küçük yeşil adamlardan bahsetmiyoruz. Güneş sistemi dışındaki herhangi bir gezegende tek bir bakterinin izinin bulunması bile, aslında tüm evrende yaşamın yeşerdiği tek gezegenin bizimki olmadığının ispatı olacaktır. Milyarlarca yıllık evrenin geçmişinde doğup büyümüş ve sonunda ortadan kalkmış bir uygarlığın izleri de bulunabilir, ama tabii ki bu olasılık çok daha düşük.
Gerçek şu ki Kepler ve Hubble teleskopları uzak galaksileri gözlemlemekte ya da gezegenleri tespit etmekte başarılı olsalar bile, bundan daha fazlasını yapacak donanıma sahip değiller. Oysa yerlerini alacak olan iki yeni teleskop hem sahip oldukları çok daha büyük ayna düzenekleri sayesinde çok daha uzakları, çok daha detaylı olarak görebilecekler. Hem de gaz spektrometresi gibi donanımları sayesinde buldukları gezegenlerin atmosferlerini çok uzaktan okuyabilecekler.
Bu ne işe yarayacak? Bilinen tüm yaşam formları belirli elementlere ihtiyaç duydukları gibi, belirli elementleri de atmosfere salarlar, mesela metan. Gaz spektrometreleri sayesinde bu elementleri yüzlerce parsek öteden bile tespit etmek mümkün olacaktır. Yapılan hesaplamalar kabaca bir tahminle sırf bizim galaksimizde 40,000 civarında dünya benzeri gezegen olabileceğini öngördüğünden, bu yeni teleskopların kısa sürede bunlardan en az bir kaç tanesini tespit etmesi ihtimali hiç az değildir.
