Anasayfa Makale Android’i Çekici Kılan 10 Özellik

Android’i Çekici Kılan 10 Özellik

Apple yeni telefonlarını ve iOS 8 işletim sistemini piyasaya sürdü, ama Android’in hala daha güçlü olduğu pek çok tarafı var.

Android kullanıcılarının en büyük avantajı, ellerindeki işletim sistemini istedikleri gibi kendilerine uyacak şekilde organize edebilmeleridir. Apple yeni iOS 8 ile birlikte Android işletim sisteminde uzun zamandır bulunan bazı özellikleri yeni telefonlarına ekledi. Ama yine de Android’i iOS’a tercih edenlerin haklı sebeleri var.

İşte aşağıda bu haklı sebeplerden bazılarını bulacaksınız:

Daha iyi uygulama ayarları

android-uygulama-arayuz

Android cihazınızın Ayarlar menüsü altında, Uygulamalarım ya da Uygulama Ayarları adı altında bir başlık vardır. Bu başlık altında birçok uygulama yükleyebilir ve silebilirsiniz. Tüm düzenlemeleri sadece birkaç saniye içerisinde yapabilirsiniz. Ayrıca cihazın cache temizliğini yapabilir, fazla RAM yiyen uygulamaları kapatabilirsiniz. Eğer mobil taşıyıcı tarafından sağlanan bir ara yazılıma sahipseniz, standart Android özelliklerini tamamen devre dışı bırakarak daha fazla özelliğe de kavuşabilirsiniz.

Bu başlık altında varsayılan uygulama atamalarını da yapabilirsiniz. Örneğin, varsayılan tarayıcı olarak Google Chrome kullanmak istemiyorsanız, buradaki ayarlara girip Google Play Store üzerinden indirdiğiniz başka bir internet tarayıcısını seçebilirsiniz. Bu noktadan sonra bir web sitesi linkine tıkladığınızda artık varsayılan tarayıcı, otomatik olarak devreye girecektir.

Gelelim iOS 8 işletim sistemine. App Switcher adı verilen özellik ile uygulamaları kapatabiliyorsunuz. Ancak zorlu kapatma (Force-quit) konusunda oldukça kısıtlı izinlere sahip. Uygulamaları ise iTunes platformuna girip uzun süre üzerine basılı tuttuğunuzda kaldırabiliyorsunuz. Ayrıca yukarıda verdiğimiz örneğini baz alırsak, Safari dışında varsayılan tarayıcı atama imkanınız da yok. Başka tarayıcılar yüklemeniz durumunda, herhangi bir web sitesi linkine bastığınızda hangi tarayıcı ile açılması istendiği soruluyor.

Başlangıç ve kilit ekranına Widget yerleştirmek

Apple, iOS bildirim paneli üzerinden widget ayarlama özelliğini getirdi. Ancak oldukça geç kaldı. Android kullanıcıları yıllardır başlangıç ve kilit ekranlarına istedikleri widgetları yerleştirebiliyor. Birçok uygulama, Google Play Store üzerinden indirildiğinde, kendi widget ayarlarıyla birlikte geliyor. Çok fazla uğraşmanıza da gerek kalmıyor.

Örneğin, FitBit ile günde kaç adım attığınızı ve ne kadar kalori yaktığınız görebiliyorsunuz. Google Keep ile yazılı ya da sesli olarak hızlıca not alabiliyorsunuz. Bunun için özel widget ayarları yapmanıza gerek yok. Eğer özel ayarlar istiyorsanız Elixir 2 sayesinde tüm kontrolü elinize alıyorsunuz.

Arayüz Kontrolü

android-arayuz-kontrolu

iOS 8 ile birlikte birçok yeniliğin gerdiği doğru. Özellikle, işe yaradığını gösteren arayüz özellikleri, Apple kullanıcılarını mutlu etti. Öte yandan bu yenilikler pek de gelişmiş değil. Halen standart uygulama tablosu kullanılıyor. Uygulamaları gizleyemiyor ve hatta uygulama ikonlarını değiştiremiyorsunuz.

Android, arayüz üzerinde kullanıcıya tam kontrol sağlıyor. İkonları istediğiniz gibi değiştirebiliyorsunuz. Uygulama kümeleri oluşturarak, farklı ekranlara yerleştirme imkanınız var.

Harita üzerinden yönlendirme

iOS 6 ile birlikte sunulan Maps (Haritalar) özelliğinin tam bir fiyasko olduğunu herkes hatırlıyor. Firma daha yeni yeni haritalar özelliğini oturtabildi. Ancak gene de A noktasından B noktasına gitmek için doğru yönlendirme yapılamıyor. Android cihazlarının neredeyse hepsinin içerisinde Google Maps özelliği yüklü olarak geliyor. Hızlı bir biçimde gitmek istediğiniz noktaya ulaşabiliyorsunuz. Bunun için yaya, araba, otobüs, vapur, tren gibi yönlendirmeler de ücretsiz olarak sunuluyor.

Bölünmüş ekran özelliği

android-bolunmus-ekran

Bölünmüş ekran özelliği, standart Android modelleriyle birlikte sunulmuyor. Ancak LG ve Samsung gibi Android’in en büyük destekçilerinin ürettikleri telefonlarda, önemli bir arayüz olarak karşımıza çıkıyor. Samsung buna Multi Windows Mode, LG ise Dual Windows adını veriyor. İşin aslı iki özellik de aynı şekilde çalışıyor. Ekranı ikiye bölerek, iki uygulamayı beraber çalıştırabiliyorsunuz. Büyük ekranlı akıllı telefonlar ya da tabletlerde, fazlasıyla kullanışlı bir özellik olarak karşımıza çıkıyor.

iOS 8’de bölünmüş ekran özelliği yok. Herhangi bir güncellemede geleceğinden de bahsedilmiyor.

Çoklu profil kullanımı

androi-tablet-profil

Özellikle Android tabletlerde ön plana çıkan bu özellik ile cihaz üzerinde aynı anda birden fazla profil kullanılabiliyor. Evdeki tableti birden fazla kişi kullanıyor olabilir. Örneğin, evin babası tableti iş için kullanırken, çocuklarına oyun oynamaları için ödünç veriyor olabilir. İki farklı profil açarak, tablet içerisinde kısıtlamalar koyulabiliyor. Böylece çocukların önemli evrakları karıştırması önleniyor.

Bu özellik Jelly Bean ve altındaki sürümlerinde oldukça kısıtlayıcı. Ancak Android L ile birlikte piyasaya sürülecek cihazlarla bu özelliğin daha da geliştirileceği belirtiliyor.

NFC sadece ödeme yapmak için değildir

iOS kullanıcıları NFC özelliğine sonunda kavuştu. Artık iPhone üzerinden NFC teknolojisi sayesinde ödeme yapılabilecek. Ne yazık ki, Apple Pay ödeme metodu önümüzdeki ay çalışır hale gelecek. O zamana kadar NFC teknolojisinin, yeni iPhone telefonlarda hiçbir işlevi yok..

Android kullanıcıları 2 yıldan fazladır NFC kullanabiliyor. NFC teknolojisi sadece ödeme yapmak için değil. Telefonunuzun sağladığı birçok farklı özelliği, NFC teknolojisi ile aktif hale getirebiliyorsunuz. Veri transferi yapılabiliyor. Ayrıca destekleyen diğer cihazlarla etkileşime girebiliyor.

Depolama Alanı

Apple, farklı depolama alanına sahip yeni iPhone’lar tanıtmış olabilir. Ancak iOS 8, dahili depolama alanı içerisinde 5.85 GB’lık alan dolduruyor. Bu da depolama alanı az olan kullanıcılar için bir sorun. Çünkü iPhone 6 içerisinde microSD yuvası yok. Bu yüzden cihazda çok fazla fotoğraf, video, müzik ve film barındırılmıyor. Bulut tabanlı depolama alanı ise bu noktada bir çözüm değil. Çünkü her cihazda artık bulunan bir özellik.

Öte yandan artık tüm Android cihazlarda microSD yuvası var. Android işletim sistemi 128 GB’a kadar destek veriyor. Bu da istemediğiniz kadar alan demek. Android KitKat sayesinde, depolama sorunları da tamamen ortadan kaldırıldı. Android’in en can alıcı özelliklerinden birisi de microUSB ile bir USB bellek çalıştırmak da mümkün.

Daha fazla güvenlik

android-guvenlik-ayarlar

iPhone telefonlar, kaydırma, parmakizi, dört haneli PIN numarası gibi özellikler sunuyor. Daha önceki sürümlerinde de aynı özellikler vardı. Yani çok fazla bir gelişme yok. Ayrıca iPhone’un tüm güvenlik sistemlerinin aşılabildiği, birçok farklı grup tarafından kanıtlandı.

Öte yandan Android daha fazla güvenlik önlemi sunuyor. Dört haneden daha fazla PIN numarası, noktalar üzerinde örgü çizmek, yüz tarama, uzun şifreleme sistemleri sunuluyor. Ayrıca telefon markalarının da kendilerine has özellikleri var. Galaxy S5, güvenilir parmakizi tarayıcısı ile şimdiden dikkatleri üzerine çekti. LG G3’te ise oldukça kullanışlı Knock Code özelliği var. Herhangi bir durumda telefonunuzu kaybettiğinizde ise Android Device Manager ile cihazınızın takibini yapıp, Google Maps üzerinden tam olarak bulunduğu noktayı bulabiliyorsunuz.

Web tabanlı her platformdan uygulama yükleyebilmek

Android’in en kullanışlı özelliklerinden biri de her platform üzerinden uygulama yükleyebilmek. Sadece internet bağlantınız olması yeterli. Örneğin, tarayıcınıza play.google.com yazarak Android sanal mağazasına giriş yapabiliyorsunuz. Google Play Store’un kendi uygulamasını telefonunuza kurmadan başka uygulamaları indirebiliyorsunuz. Apple’ın iTunes App Store platformu, tarayıcılar üzerinden çalışmıyor. Uygulamayı yüklemek için iTunes uygulamasını açmalı ya da bilgisayarınıza takmalısınız.

Bir başka özellik ise beta sürecinde olan uygulamaların APK dosyalarını indirerek telefonunuza kurabiliyorsunuz. Söz konusu iOS olduğunda ise, bu tarz yüklemeler yapmak için JailBreak yükleyerek işletim sistemini kırmanız gerekiyor.