Google’ın giderek büyümesi, Avrupa Birliği’nde açık bir tehdit olarak algılanıyor.
Google’ın internet üzerinde giderek artan gücü ve kontrolü, Avrupa Birliği içinde gittikçe büyüyen bir tehdit olarak görülüyor. Şirketin Android işletim sistemiyle mobil pazarında da büyüyen hakimiyeti de dikkate alınınca, bu şüpheciliğin nedenini anlamak pek zor sayılmaz. Kaldı ki Amerikan teknoloji şirketlerinin gücünden tek rahatsız olan Avrupa Birliği de değil.
Rusya ve Çin’in Amerikalı teknoloji şirketlerine olan yaklaşımına daha önce de haberlerimizde defalarca yer verdik. Bu yaklaşımın çok dostça olduğu söylenemez. Ne var ki Avrupa Birliği bünyesindeki bazı parlamenterler Google’ın boyutlarının kendi çıkarları için artık tehdit edici boyutlara geldiğini düşünüyorlar.
Daha önce AB üyesi ülkelerde Google aleyhine açılan pek çok dava, genellikle şirketin mahkum edilmesiyle sonuçlanmıştı. Özellikle Snowden Skandalı ve Almanya devletinin dinlenmesi vakası gibi olayların sonrasında, şirkete olan bakış açısında daha da belirgin biçimde sertleştiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Bu bağlamda başını Avrupa Birliği dijital komiseri Günther Oettinger’in çektiği bir hareket, Google’ın yapısal olarak daha küçük parçalara bölünmesi gerektiğini savunuyor. Bu maksatla harekete geçen Oettinger, eğer gerekli desteği sağlayabilirse, AB bünyesinde Google aleyhine ciddi bir girişimi başlatabilir. Daha önce de benzer vakalar yaşanmış, mesela Microsoft’a karşı AB üyesi ülkelerin topluca hareket ettikleri görülmüştü.
Ancak Google bir Amerikan şirketi olduğundan, gerçekte Avrupa Birliği’nin şirketin yapılanması ve yönetimi hakkında doğrudan herhangi bir yetkisi ya da yaptırım gücü bulunmuyor. Yine de çıkarılacak olası kararlarla Google’ın AB sınırları dahilindeki operasyonlarına ciddi engeller ve sınırlamalar getirebilirler.
