Kepler uzay teleskobu tarafından keşfedilen, uzak bir yıldızın yörüngesindeki tuhaf görünümlü enkaz, astronomları şaşırttı.
Kepler uzay teleskobu 2009 yılında yörüngeye fırlatıldı ve halen görevine devam ediyor. Dünya yörüngesinde dolaşan teleskoplar atmosferin kötü koşullarından etkilenmedikleri için, çok daha uzakları rahatça görüntüleyebiliyorlar. Nitekim Kepler fırlatıldığından beri Güneş Sistemi dışındaki gezegenlerin araştırılmasında büyük rol oynadı.
Kepler tarafından 2009 yılında keşfedilen KIC 8462852 kodlu yıldız, bize 1,481 ışık yılı mesafede bulunuyor. F sınıfı bu yıldızın pek sıra dışı bir tarafı yok, türünün standart bir örneği olduğu söylenebilir. Ne var ki yıldız uzun süreli olarak gözlemlendiğinde, çevresinde dönen diğer cisimlerin pek de sıradan olmadıkları ortaya çıktı.
Pennsylvania Eyalet Üniversitesi bilim insanları tarafından yapılan uzun süreli gözlemlerde, yıldızın yörüngesinde dönen sıra dışı bir cisim kümesi tespit edilmiş. Bu cisim kümesinin bir gezegen enkazı ya da bir grup kuyrukluyıldız olma ihtimali de var, ancak bu ihtimallerin hayli düşük olduğu kabul ediliyor.
Bu konuda açıklamalarda bulunan üniversite görevlisi Jason Wright, bu cisim kümesinin görüntü ve davranış olarak suni bir yapıyı çağrıştırdığını da belirtmiş. Bilim insanları genellikle astronomi konularında “yabancı uygarlık” tezini en sona bıraksalar da, Wright gözlemledikleri oluşumun gayet sıra dışı olduğunu saklamıyor.
Teorik olarak, bu kadar uzak bir mesafeden gözlemlenebilen bir yapı grubunu uzayda inşa edebilecek bir uygarlığın, bizimkinden çok daha ileri olması gerekiyor. Üniversite görevlileri bu ihtimali gözden geçirmek için SETI projesiyle irtibata geçmeyi ve onların radyo teleskoplarıyla bölgeden gelmesi olası yayınları kontrol etmeyi planlıyorlar.
Öte yandan, KIC 8462852 bize 1,481 ışık yılı uzakta olduğundan, gördüklerimizin de en az bu kadar yıl öncesindeki görüntüler olduğunu hatırlamak lazım. Yani eğer o bölgede böyle dev bir uzay istasyonu inşa edecek bir uygarlık yaşadıysa bile, şimdiye kadar çoktan yok olmuş ya da başka bir sisteme taşınmış olmaları gayet mümkün. Tabii eğer söz konusu cisim kümesi gerçekten de bir uygarlığın ürünü ise!
