32-bit Windows sürümleri halen kullanılıyor. Peki 32-bit ile 64-bit Windows’u ayıran şeyler nelerdir?
32-bit işletim sistemleri; disket okuyucuları, çevirmeli bağlantı, tüplü monitörler gibi geçmişin parçası. Ancak 64-bit işletim sisteminin neredeyse zorunluluk olduğu günümüzde bile halen 32-bit sistemler yayınlanıyor, kullanılıyor.
Microsoft, 2014 yılı rakamlarıyla 71 milyon 32-bit Windows kullanıcısı olduğunu açıklamıştı. Bu sayı şüphesiz 2016 yılında azalmıştır ,ancak dünya genelinde halen çok fazla 32-bit Windows kullanıcısı var.
Kullanmakta olduğunuz Windows’un kaç bit olduğunu öğrenmek için Başlat menüsüne sağ tıklayıp Sistem seçeneğine tıklayabilir, açılan penceredeki Sistem türü satırını okuyabilirsiniz.
Sistem türü satırında işletim sisteminizin yanı sıra işlemcinizin kaç bit olduğunu da öğrenebilirsiniz. 64-bit işletim sistemini çalıştırabilmek için 64-bit işlemci gerekir. Ancak bilgisayarınızı son 10 yıl içinde satın aldıysanız, işlemciniz büyük ihtimalle 64-bit olacaktır. Zira 32-bit masaüstü işlemciler bir süredir yerlerini tamamen 64-bit işlemcilere bıraktı.
Eğer işletim sisteminiz 64-bit ise, bilgisayarınızı kullanmaya gönül rahatlığıyla devam edebilirsiniz. Eğer halen 32-bit işletim sistemi kullanıyorsanız, 64-bit Windows’a terfi etmek için bazı önemli sebepleriniz var.
64-bit Windows’u 32-bit’e kıyasla üstün kılan en önemli özellik, 64-bit sistemlerin çok daha fazla bellek adresleyebilmesi. Hatta 32-bit Windows bellek adresleme konusunda o kadar geri ki, bugünlerde satın alacağınız ortalama bir bilgisayarın bellek potansiyelinin yarısını dahi kullanamayabilir.
32-bit Windows, maksimum 3.25 GB bellek adresleyebiliyor. Eğer 4 GB RAM’e sahipseniz, sistem geri kalan 750 MB’lık belleği kullanamaz. Eğer sisteminizde 8 GB ve üstü boyutta bir RAM varsa durum daha vahim. Zira 32-bit Windows kullanmak sahip olduğunuz belleğin yarısından fazlasının boşta durması anlamına geliyor.
Ekran kartı paylaşımlı olan sistemlerde 32-bit işletim sistemi kullanabilmek ise neredeyse imkansız. 1 GB paylaşımlı ekran kartına sahip bir 32-bit sistemde Windows, bu 1 GB alanı da sistem belleği kabul eder. Bu durumda RAM’in sadece 2.25 GB’ı kullanılabilir. Bu miktar ise Windows 10 gibi modern işletim sistemleri için oldukça az.
Physical Address Extension (PAE) adlı bir yöntem ile 32-bit Windows’un 64 GB’a kadar bellek adresleyebilmesini sağlamak mümkün. Ancak bu yöntem sadece Windows Server sürümlerinde çalışıyor.
Ayrıca güvenlik de 64-bit işletim sistemlerinin en büyük avantajlarından biri. Bunun yanı sıra modern oyunlar ve yazılımların çoğu, 32-bit işletim sistemlerine desteği yavaş yavaş kesiyor.
Sonuç olarak bilgisayar ve bilgisayar teknolojileri alanlarında güncel kalmak isteyen kullanıcılar için 64-bit bir zorunluluk. Eğer sisteminiz 64-bit Windows desteklemeyecek kadar eskiyse, elbette 32-bit Windows mecburidir. Microsoft’un halen 32-bit’e destek sunmasının en önemli sebeplerinden biri de bu. Ancak zaman geçtikçe 32-bit işletim sistemlerinin kullanım alanı daralıyor ve yazılım teknolojileri geliştikçe azalarak kaybolmaya devam edecektir.
