NASA araştırmacıları, potansiyel olarak yakındaki yıldız sistemlerinde yaşayabilecek gelişmiş dünya dışı uygarlıkları aramak için yeni bir teknik geliştirdiler.
NASA’nın yeni tekniği, gezegendeki kirlilik seviyesini kontrol ediyor. Yüksek Azot dioksit seviyeleri, yaygın bir endüstriyel sürece işaret edebilir, ancak elbette bu, uzak bir medeniyetin bize benzer şekilde evrimleştiğini ve enerji için fosil yakıt yaktığını varsayarsak geçerli bir argüman. Bu, onların ayrıca bizimle kabaca aynı evrim aşamasında olduklarını da varsayıyor; belki de bizden çok daha gelişmişlerdir ve manyetik alanları veya yerçekimini manipüle etmek gibi güç üretmenin daha verimli yollarını bulmuş olabilirler.
NASA’dan Ravi Kopparapu, yakın zamanda yapılan bir araştırmanın parçası olarak, uzak bir gezegenin atmosferik kirliliğine bakarak yabancı yaşamı tespit edip edemeyeceğimizi merak etti. Potansiyel olarak yaşanabilir dünyalar çok uzakta olduğundan, daha yakından bakmak için henüz bir uzay aracı gönderemiyoruz. Aksine, yaşam belirtilerini tespit etmeye yardımcı olması için güçlü teleskoplardan gelen gözlemlere güvenmek zorundayız.
Bunu yapmanın olası bir yolu, azot dioksit gibi belirli gazların varlığını aramak. NO2, Dünya’da fosil yakıtları yakmanın yaygın bir yan ürünü. Çalışma, yıldızının yörüngesinde dönerken bir dış gezegenden yansıyan ışığı gözlemleyerek, yüksek NO2 seviyelerinin varlığının tespit edilip edilemeyeceğini belirlemeye çalışıyor.
Bilgisayar modellemesi, gelecekteki büyük NASA teleskoplarının, en az 400 saatlik gözlem süresi verildiğinde, 30 ışıkyılı kadar uzaktaki dış gezegenlerde yüksek NO2 seviyelerini gerçekten tespit edebileceğini öne sürüyor. Tek bir ışık yılının, ışığın bir yılda kat ettiği ve yaklaşık altı trilyon mile denk gelen mesafe olduğunu belirtelim.
