Hibrit sınır uygulama bulutları hakkında konuşan Red Hat Küresel Endüstriler Baş Stratejist Ian Hood: Ağların ve hibrit sınır bulutlarının verimliliğini artırmak için yapay zeka ve öğrenen makinelerin kullanımının da artacağını öngörüyoruz:
“Telekom sektöründe hizmet sağlayıcıları 5G ana ağ uygulamalarında ve dijital hizmetlerde bulut yerlisi bir geliştirme yöntemini benimsemeye başladı. Bulut RAN da 2023’te daha fazla talep görecek ve şirketler çoklu bulut iş ortaklıklarını ve sınır bilişim stratejilerini elden geçirecek. Pek çok hizmet sağlayıcı, 5G hizmete alımlarını hızlandırırken üretim, otomotiv, enerji ve perakende gibi önemli sektörlerde faaliyet gösteren firmaların hızlanmasını sağlayan bir stratejiyi icra etmeye devam edecek. Ağların ve hibrit sınır bulutlarının verimliliğini artırmak için yapay zeka ve öğrenen makinelerin kullanımının da artacağını öngörüyoruz.
Gelirleri artırmak için önemli fırsatlar bulunuyor ve hizmet sağlayıcılar, operasyonel maliyetleri düşürürken, büyüyen siber güvenlik tehditlerini ele alırken ve sürdürülebilirlik hedeflerini karşılarken bunu yapmakta zorlanıyor. Bu yüzden hizmet sağlayıcıları sıfır güven güvenlik duruşlarını geliştirmeye ve yazılım tedarik zincirini dikkatlice incelemeye devam ederken; SBOM (yazılım bileşenlerini oluşturan bileşenlerin bir listesi olan iç içe geçmiş envanter) gerekliliklerine bakarak tüm yazılımların kaynağını ve dijital imzalarla yazılım tasarımı ve dağıtım yaşam döngüsü boyunca değişiklikleri izlemek isteyecektir.
Uygulamaları modernleştirmek ve bulut yerlisi mikroservislere dönüştürmek için yapılan dijital dönüşüm süreçleri, hizmet sağlayıcıları uygulamalarının büyük çoğunluğunu üçüncü taraflardan edindiği için tahmin edildiği kadar yaygınlaşmadı. Artan operasyonel karmaşıklık, kalifiye eleman sayısının az olması ve taşıma maliyetlerinin yükselmesiyle hizmet sağlayıcıları inovasyon için açık kaynağa yöneldi. Önümüzdeki dönemlerde yazılım tanımlı ortamlarında uygulama geliştirmeden ağ altyapı yapılandırmasına kadar pek çok alandaki DevSecOps ölçeğini artırmanın yollarını arayacaklar.
Şirketler dağıtık sınır uygulamalarını ve hizmetleri ölçeklendirmeye odaklanmaya devam ederken BT, ağ, uygulamalar ve altyapı gibi şirketin tüm alanlarında hiper otomasyonun büyüyeceğini tahmin ediyoruz.
Çoğu telekomünikasyon kuruluşu çoklu hiper ölçekleyicilerden hizmet alırken şirketin farklı alanlarını desteklemek için bina içi hizmete alımlarını da oluşturuyor. Veri egemenliği regülasyonlarını karşılarken veri hızlandırma ve AI/ML GPU kaynaklarına erişimle uygulamaları güvenli bir şekilde dağıtma yeteneği, uygulama bulutlarını temeldeki ağ altyapısından bağımsız olarak oluşturmada yeni bir çağ açıyor.”
