Civilization VI’nın piyasaya sürülmesinin üzerinden sekiz yıldan fazla zaman geçtiğine inanmak zor, ancak işte buradayız. Yepyeni bir görsellik ve bazı heyecan verici fikirlerle Civilization serisinin yeni bir halkası bizlerle buluşuyor. Ancak, gelenek bazen fazla güvenli bir dayanak noktası olabilir.
Civilization serisi her zaman karelere bölünmüş haritalar, binlerce yıl boyunca aynı liderler tarafından yönetilen medeniyetler ve tur bazlı bir sistem etrafında dönen bir oyun dinamiğine sahip oldu. Teknoloji, kültür, inşa ve savaş gibi ana unsurlar belirli bir progresyon sistemine bağlıydı ve seçtiğiniz strateji, hangi yolu izleyeceğinizi belirliyordu. Civilization VII de bu temel prensiplere sadık kalıyor, ancak yeni dokunuşlar sunuyor.
Daha Gerçekçi Bir Görsel Tarz
Serinin takipçileri Civilization VII’nin en çarpıcı değişikliğini haritanın yenilenen görsel tasarımında fark edecekler. Firaxis, Civilization VI’nın mobil oyun hissi veren, fazla renklendirilmiş görsel tarzından uzaklaşarak daha gerçekçi ve olgun bir tasarıma yönelmiş. Genişleyen şehirler, farklı mimari tarzlar, görkemli denizler, sahiller ve dağlar şimdi çok daha etkileyici görünüyor.
Civilization VII, hala renkli ve canlı bir atmosfere sahip olsa da, serinin ciddiyetini ve oyuncuya verdiği değeri daha iyi yansıtan bir sanat yönetimine kavuşmuş. Ayrıca, harita tasarımı sadece görsel olarak değil, oynanış mekanikleri açısından da geliştirildi. Artık nehirlerde gemiler yönlendirilebilir hale geldi, bu da oyun içi stratejik hareketleri daha esnek kılıyor.
Oyunun görselliği artık sadece şehirlerin yerleşim düzenini değil, aynı zamanda savaş meydanlarını da daha etkileyici hale getiriyor. Gece-gündüz döngüsü, farklı hava koşulları ve değişen mevsimler gibi görsel detaylar, oynanışa daha fazla çeşitlilik ve gerçekçilik katıyor.
Oyundaki en büyük yeniliklerden biri ordu yönetimi ve savaş mekaniklerinde yapılan değişiklikler. Civilization VII, özel “hârför” birimlerini oyuna dahil ederek, savaşları daha organize hale getiriyor. Artık bir liderin önderliğinde birden fazla birimi tek bir grup halinde hareket ettirebilir ve belirli noktalarda bu birimleri ayrı şekilde konumlandırabilirsiniz.
Ayrıca, birimler eski oyunlardaki gibi yükseltilemiyor. Bunun yerine, bir hârför savaşlardan tecrübe kazanıyor ve zamanla geliştirilebiliyor. Bu da oyuncuların savaş stratejilerini dikkatlice planlamasını gerektiriyor. Yeni savaş mekaniği, büyük çaplı orduların daha etkili bir şekilde kullanılmasını sağlarken, aynı zamanda düşman stratejilerini analiz etmeyi daha önemli hale getiriyor.
Yeni kuşatma mekanikleri de oyuna eklenmiş durumda. Artık şehirleri fethetmek için daha fazla stratejik planlama yapmanız gerekiyor. Savunma sistemleri, hendekler, surlar ve okçu kuleleri gibi yapılar, kuşatma sürecini daha karmaşık ve zorlu hale getiriyor.
Şehir Kurma ve Geliştirme Mekanikleri
Civilization VII’de şehir geliştirme sistemi de tamamen yenilendi. Artık harita “kentsel” ve “kentsel olmayan” olmak üzere ikiye ayrılıyor. Yeni açılan flizilerde otomatik olarak kaynak toplanıyor. Ancak, bir yapı inşa ettiğinizde bu alan kentsel bir bölgeye dönüşüyor ve önceki kaynağınızı kaybediyorsunuz. Bu yenilik, haritanın daha dinamik ve yaşanır hissettirmesini sağlıyor.
Bir başka yenilik ise duvar inşa sisteminde görülüyor. Artık duvarlar, tek bir bina yerine kare kare inşa ediliyor. Bu da zamanla daha geniş alanları koruma altına almanıza olanak tanıyor. Aynı zamanda şehirlerin büyüme süreci daha organik bir hale geliyor. Yerleşim bölgeleri, ticaret merkezleri ve endüstriyel alanlar arasında daha fazla uyum bulunuyor.
Ek olarak, şehirlerin nüfus yönetimi de daha detaylı hale getirilmiş. Vatandaşlar artık farklı meslek gruplarına yönlendirilebiliyor ve şehirlerin ekonomisine daha fazla katkı sağlayabiliyorlar. Yeni eklenen “şehir yönetimi” sistemi sayesinde belediye binaları, altyapı geliştirmeleri ve sosyal politikalar üzerinde daha fazla kontrol sağlanabiliyor.
Diplomasi her zaman Civilization serisinde güçlü bir yan olmamıştı. Civilization VII, bu durumu “diplomasi puanları” ile değiştirmeye çalışıyor. Artık bu puanlar sayesinde bağımsız devletlerle ilişkiler kurabilir, ticaret anlaşmaları yapabilir, casusluk faaliyetlerinde bulunabilir ve uluslararası projelerde ortak çalışabilirsiniz.
Ancak, barış anlaşmaları halen geliştirilmeye muhtaç. Sadece şehirlerin devredilmesi ile barış sağlanabilmesi, altın ve teknoloji gibi kaynakların barış görüşmelerinde daha az önemli hale gelmesine neden oluyor. Bu da rol yapma unsurlarının eksik kalmasına yol açıyor. Diplomasi sisteminin daha geniş kapsamlı hale getirilmesi, oyunun genel strateji derinliğini artırabilir.
Civilization VII’de medeniyet ilerleyişi de köklü bir değişikliğe uğradı. Artık oyun, sekiz yerine sadece üç büyük tarihi dönemi kapsıyor. Oyuncular, başlangıçta bir medeniyet seçse de zamanla farklı medeniyetlere dönüşebilir.
Ancak, bu sistem Humankind’daki gibi organik hissettirmiyor. Civilization VII, bu mekanizmayı entegre etmekte tam anlamıyla başarılı olamamış gibi görünüyor. Ek olarak, liderlerin güncellenmemesi ve aynı giysileriyle her çağta aynı kalması, daldırıcılığı biraz zedeliyor. Eğer liderlerin giysi ve görünümleri de çağlara uygun olarak değişseydi, bu sistem çok daha etkileyici hale gelebilirdi.
Civilization VII, geleneklerini korurken bazı mekanikleri yeniden tasarlamayı başarabilmiş bir oyun. Harita tasarımından ordu sistemine kadar pek çok yenilik oyuna derinlik katıyor. Ancak diplomasi ve medeniyet değişim sistemi gibi alanlarda hala iyileştirilmeye ihtiyacı olan noktalar var.
Civilization serisinin hayranları bu oyunda saatler harcayacaklarından emin olabilirler. Yeni savaş mekaniği, geliştirilmiş şehir yönetimi ve daha gerçekçi görseller sayesinde Civilization VII, serinin en iddialı oyunlarından biri olmaya aday.