Microsoft, Windows Terminal için kapsamlı bir güncelleme yayımladı. Sessiz şekilde dağıtılan bu yeni sürü, komut satırı deneyimini kökten değiştirerek aracı profesyonel geliştiriciler ve sistem yöneticileri için çok daha işlevsel hale getirdi. Terminal artık sadece bir konsol penceresi değil, tek başına bir geliştirme ve yönetim platformuna dönüşmüş durumda.
Windows Terminal tamamen yeniden tasarlandı
Microsoft’un en dikkat çeken yeniliği, Terminal’in nasıl çalıştığına dair temel yapısal değişiklik oldu. Önceki sürümlerde her Terminal penceresi kendi işleminde çalışıyordu. Bu yapı sistem kaynaklarının verimsiz kullanılmasına, yüksek bellek tüketimine ve bazen kararsızlığa neden oluyordu. Yeni sürümde ise tüm pencereler tek bir ana işlem altında çalışıyor. Bu değişiklik hem bellek yönetimini optimize etti hem de işlem geçişlerindeki gecikmeleri ortadan kaldırdı.

Terminal artık arka planda herhangi bir pencere açık olmadan çalışabiliyor. Bu özellikle sistem yöneticileri için büyük kolaylık sağlıyor çünkü uygulama sürekli aktif kalabiliyor ve hızlıca erişim sağlanabiliyor. Global kısayol tuşları da bu sayede çok daha güvenilir hale geldi. Başlatma performansı belirgin biçimde iyileştirildi. Özellikle warm start olarak bilinen açık bir oturum varken yeni pencere açma işlemi artık çok daha hızlı gerçekleşiyor çünkü yeni bir işlem başlatılmıyor, mevcut süreçten faydalanılıyor.
Bunun dışında GPU hızlandırmalı görselleştirme, Unicode geliştirmeleri, gelişmiş profil özelleştirmeleri, WSL2 (Windows Subsystem for Linux) entegrasyonunda yapılan performans artışları ve daha akıcı bir kullanıcı arayüzü de dikkat çeken yenilikler arasında. Kullanıcı artık Terminal üzerinde sekmeleri yatay veya dikey bölerek çoklu görev yürütebiliyor. Ayrıca Quake Mode olarak bilinen açılır terminal özelliğiyle tek tuşla ekranın üst kısmında hızlı bir komut penceresi açabiliyor.
Sekme sürükleme özelliği sonunda geldi
Microsoft, uzun süredir kullanıcıların beklediği tab tearout yani sekme sürükleme özelliğini nihayet Terminal’e ekledi. Bu özellikle birlikte kullanıcılar artık bir penceredeki sekmeleri sürükleyerek yeni bir pencereye taşıyabiliyor veya farklı pencerelerdeki sekmeleri tek bir pencere altında birleştirebiliyor. Bu özellik çoklu oturum yönetimini hem masaüstü kullanıcıları hem de geliştiriciler için çok daha kolay hale getirdi.

Microsoft, bu özelliğin Terminal’e kazandırılması için yıllara yayılan bir kod altyapısı yenilemesi yaptığını açıkladı. Başlangıçta farklı bir teknik yöntem denenmiş, ancak sonrasında performans ve kararlılık gerekçesiyle yeni yaklaşım tercih edilmiş. Artık birden fazla Terminal penceresiyle çalışan kullanıcılar sekmeleri sadece sürükleyip bırakarak istedikleri düzeni oluşturabiliyor.
Otomatik SSH profilleriyle bağlantılar kolaylaştı
Yeni sürümle birlikte Terminal, sistem yöneticilerinin işini büyük ölçüde kolaylaştıran otomatik SSH profili oluşturma özelliğine kavuştu. Terminal artık kullanıcının cihazındaki OpenSSH yapılandırma dosyalarını otomatik olarak tarıyor ve sık kullanılan uzak sunucular için profiller oluşturuyor. Bu profiller Terminal’in yeni sekme menüsünde otomatik olarak listeleniyor.
Böylece kullanıcıların her yeni bağlantı için manuel olarak JSON dosyası düzenlemesine gerek kalmıyor. Sunucular otomatik olarak tanımlanıyor ve tek tıklamayla bağlantı kurulabiliyor. Bu özellik özellikle çok sayıda sunucu yöneten sistem yöneticileri için büyük zaman kazancı sağlıyor.
Dosya yolu çevirisi ile platform farkı ortadan kalktı
Microsoft, yeni Terminal sürümüne “path translation” yani dosya yolu çevirisi adını verdiği bir özelliği de ekledi. Bu özellik, farklı işletim sistemleri arasında çalışan kullanıcıların en sık yaşadığı sorunu çözüyor. Artık bir dosya Terminal penceresine sürüklendiğinde, yazılım o dosyanın yolunu aktif oturuma göre otomatik olarak dönüştürüyor.

Kullanıcı PowerShell’de çalışıyorsa dosya yolu Windows biçiminde ekleniyor, WSL üzerinde çalışıyorsa Unix biçiminde çevriliyor. Aynı mantık MSYS2 ve Cygwin gibi sistemlerde de geçerli. Bu özellik farklı kabuk ortamları arasında sürekli geçiş yapan geliştiriciler için ciddi zaman tasarrufu sağlıyor. Artık komut satırında uzun dizinleri elle yazmak veya biçim dönüştürmek gerekmiyor.
Yenilenen ayarlar arayüzü
Terminal’in yeni sürümünde kullanıcı deneyimini doğrudan etkileyen bir diğer önemli değişiklik, ayarlar arayüzünün tamamen yenilenmiş olması. Eskiden Terminal’i kişiselleştirmek için JSON yapılandırma dosyalarını manuel olarak düzenlemek gerekiyordu. Artık tüm bu işlemler kullanıcı dostu bir görsel arayüz üzerinden yapılabiliyor.

Kullanıcılar zil sesi, yazı tipi genişliği, arka plan ve ön plan renkleri, profil bazlı temalar, dolgu boşluğu (padding) ve simge ayarlarını doğrudan menü üzerinden değiştirebiliyor. Yeni arayüz sürükle-bırak destekli bir düzenleme sistemiyle birlikte geliyor. Ayrıca yeni sekme menüsündeki dizinler ve profiller görsel olarak yeniden sıralanabiliyor. Bu özellik Terminal’i özelleştirmeyi teknik bilgi gerektiren bir işlem olmaktan çıkarıp her kullanıcı için erişilebilir hale getirdi.
Gelişmiş sağ tık menüsü ve pratik yenilikler
Yeni Terminal sürümünde sekmelere veya pencerelere sağ tıklandığında açılan menü tamamen yenilendi. Artık sekmeleri bölmek, taşımak, yeniden adlandırmak, renk atamak veya kapatmak gibi işlemler doğrudan bu menü üzerinden yapılabiliyor. Terminal penceresi içinde sağ tıklayarak metin yapıştırmak, belirli kelimeleri aramak veya terminal içeriğini dışa aktarmak da mümkün hale geldi.

Microsoft ayrıca Terminal’in genel kullanılabilirliğini artıran küçük ama etkili değişiklikler yaptı. Artık metin arama özelliği yerleşik olarak mevcut ve kullanıcı terminal içeriğini bir metin dosyasına kolayca aktarabiliyor. Bu da hata ayıklama veya log analizi yapan kullanıcılar için önemli bir kolaylık sağlıyor.
			
			


