Bu videomuzda programlanabilir mini bir drone modeli olan DJI Tello ile gökyüzünde süzülüyoruz!
Son yıllarda sosyal medyada gördüğümüz, dronelar tarafından çekilmiş büyüleyici fotoğraf ve videolardan etkilenmemek mümkün değil. Uçurması kolay ve uygun fiyatlı son kullanıcıya hitap eden droneların ortaya çıkışı seyahat fotoğrafçılığı ve amatör video içerik üretiminde büyük etkiye sebep oldu. Bugün inceleyeceğimiz DJI Tello bu tür cihaz olmasa da binlerce liranızı söz konusu dronelara yatırmadan önce işin temelini kavramak ve biraz eğlenmek için güzel bir araç.
Ayrıca yeri gelmişken yakında DJI Mavic Air 2 modelini de inceleyeceğimizi söyleyeyim. Şimdi gelin minik drone DJI Tello’ya yakından bakalım. Oldukça küçük boyutlu, 80 gram ağırlığında ve sadece temel fonksiyonlara sahip bir drone. Tipik 4 motorlu quadcopter tasarımına ve tamamen plastik gövdeye sahip.
DJI Tello uygulaması
Tello’nun toplamda 13 dakika uçuş süresi var. Hızlı ve Yavaş uçuş modlarını seçebiliyorsunuz. Yavaş modda saatte 10 km, hızlı modda 28.8 km hızla uçabiliyor. Peki Tello’yu nasıl kontrol ediyoruz? Cep telefonumuzdan tabii ki, kutudan bir kontrolcü çıkmıyor. iOS ve Android uygulama mağazalarında Tello ismiyle bulabileceğiniz uygulamayı indirip, drone kamera görüntüsünün bir yansımasını ekranınızda görebiliyorsunuz ve dokunmatik kontrollerle uçurabiliyorsunuz.
Bu uygulama ile drone üzerindeki kamerayı kullanarak 5 megapiksel çözünürlüğünde fotoğraflar çekebiliyor ve 720p videolar kaydedebiliyorsunuz. Telefon ekranınızda gördüğünüz kamera önizlemesi titrek gibi dursa da Tello uygulaması kaydedilen videoya dijital stabilizasyon uyguluyor. Yani elde ettiğiniz final görüntü sallantılı çıkmıyor.
Tello uygulamasının tek özelliği manüel uçuş değil. Uçuş modları menüsü altında bir çember çizerek dönerken video çekme, havaya fırlatıp uçurma, geriye ve yukarıya uçarken otomatik video kaydetme, çevresinde 360 derece dönerken video kaydetme gibi ilginç modlar var.
Eğer kontrol için dokunmatik ekranı kullanmayı sevmiyorsanız uygulamanın Bluetooth kontrolcü özelliği de var. Ancak bu özelliğin geniş uyumluluğa sahip olmadığını kontrolcü seçtiğini söyleyebilirim. Örneğin elimdeki Xbox One S Bluetooth kablosuz kontrolcüyü telefonumla eşleştirmeme ve başka uygulamalarla çalıştığından emin olmama rağmen Tello tarafından algılanmadı.
Fiziksel Özellikler
Uçuşa başlamak için öncelikle drone’un yanındaki butona bir kere basıyorsunuz, kamerasının yanındaki ışık yanıp sönmeye başlayınca drone bir wi-fi ağı yayınlıyor. Bu ağa akıllı telefonunuzla bağlanıyorsunuz. Ardından Tello uygulamasını başlatıp aracı kullanabiliyorsunuz.
Uçuş menzili olarak 100 metre belirtilse de bu açık alanda, çevrede başka wi-fi ağlarının olmadığı ve drone ile aranızda herhangi bir engelin olmadığı alanlar için geçerli. İç mekanda takdir edersiniz ki bu düşüyor. Araya 1-2 duvar girince bağlantıda kopma yaşıyorsunuz.
Tello’yu yanındaki Micro USB yuvayla şarj ediyorsunuz. Pil istendiğinde kolayca çıkarılabiliyor. Bu çok iyi çünkü uzun süre kullandıktan sonrası pil ölmeye başladığında yenisini alıp takabilirsiniz.
Drone’un çevresinde ve üstünde engel algılayıcı herhangi bir sensör bulunmuyor, sadece altında mesafe sensörü bulunuyor. Bunu da otomatik iniş ve kalkışlarda, maksimum irtifayı hesaplamakta ve altındaki engellere göre otomatik yükselmek için kullanıyor.
Ekstra güvenlik için pervane kalkanları görüyoruz. Duvara ve eşyalara hafifçe çarptığınızda bunlar pervaneyi koruyorlar. Pervanelerin kırılması çarpma sonrası sıkça görülen bir durum olduğu için DJI kutuya 4 adet yedek pervane koymuş.
Uçuş özellikleri
Tello’nun çıkabileceği maksimum irtifa 30 metre. Daha yükseğe çıkmasında fiziksel bir engel yok, bu uygulama tarafından getirilen bir sınırlama. Bunu uygulama altından düşürebilseniz de 10 metre üzerine çıkamıyorsunuz.
Hoşuma giden bir özellik Tello’yu indirmek istediğiniz zaman sunulan alternatif ele indirme yöntemi. Bu modu seçtiğiniz zaman uygulama 5’ten geriye saymaya başlıyor ve altında elinizi hissettiğinde yavaş yavaş motor hızını düşürüp elinize iniyor.
Tello boyutları sebebiyle iç mekanda uçurmaya uygun bir drone. Dışarıda uçuracaksanız doğada, diğer insanların ve konutların olmadığı yerlerde uçurmaya müsait. Ancak rüzgara oldukça dikkat etmelisiniz çünkü hafif şiddetli rüzgarlardan bile çok fazla etkileniyor. Bir anda uzaklara uçup gidebilir ve telefonunuzun menzil dışında kaldığına tanık olabilirsiniz.
Bu biraz tehlikeli çünkü bu modelde pahalı kuzenleri gibi RTH yani Return to Home özelliği yok. Eğer drone fazla uzaklaşır ve telefonunuzla wi-fi bağlantısı koparsa otomatik olarak geri gelmiyor. Bu durumda drone telefonunuza bağlı olduğu son koordinatta kalıyor ve havada asılı duruyor. 50 saniye sinyal sonra geri gelmezse otomatik iniş yapmaya çalışıyor. Bu sebeple deniz, göl gibi yerlerde Tello’yu uzaklara göndermemek gerek.
Programlama
Bu modelin bir başka cazip özelliği de programlanabilir olması. Tello’nun programlamayı öğrenmek ve giriş yapmak isteyenler için bir uygulama olan Scratch desteği var. Scratch kod yazmadan, blokları birbirine yapıştırarak uygulamalar yaratmanızı sağlıyor. Tello’yu bu şekilde programlayıp ona ne yapması gerektiğini söyleyebiliyorsunuz.
Ayrıca yine DJI tarafından yayınlanan TelloPy isimli bir Python kütüphanesi var. Python programcıları bu kütüphaneyi kullanarak Tello’nun kamera görüntülerine erişebilir, motorlarını yönlendirebilir, hareket yaptırabilir. Bununla ne yapacağınız ise tamamen sizin hayal gücünüze kalmış. Bu anlamda Tello için programlanabilir mini bir drone diyebiliriz.
İnternette Tello’nun üzerine Raspberry Pi Zero’ya bağlı ultrasonik mesafe sensörleri koyup engel algılama özelliği bile kazandırıldığını gördük. Tabii bu durumda toplam uçuş süresi düşecektir.
Kayıt & Ehliyet
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün kurallarına göre 500 gram altı drone modellerini kayıt ettirmenize ve bunları uçurmak için ehliyet almanıza gerek yok. Ancak uçuracağınız bölgeye göre yasal mercileri bilgilendirmeniz gerek. Bu durumda Tello 80gram ağırlığı ile avantaja sahip. Hava limanları, askeri bölgeler, kalabalık insan grupları ve meskun mahallerde drone uçurmanın yasak olduğunu hatırlatalım.
DJI Mavic Air Mini mi, Yoksa Tello mu?
Eğer ailenizle bir seyahate çıkıp gezdiğiniz güzel yerlerin havadan görüntülerini çekmek istiyorsanız kesinlikle Mavic Mini diyebilirim. Çünkü ikisinin kamera kalitesi arasında dağlar kadar fark var. Mavic Mini için oldukça portatif, tam teşekküllü bir drone diyebiliriz ama DJI Tello daha çok oyuncak gibi kalıyor. Ayrıca Mavic Mini rüzgara karşı koyabilmesi sebebiyle dış mekanda uçurmaya daha müsait bir drone.
Eğer küçük çocuğum var drone almak istiyorum, diyorsanız DJI Tello’yu öneririm. Çünkü Tello, Scratch desteği ile hem eğlendiriyor, hem de öğretiyor. Çocuğunuzun programlamaya biraz ilgisi varsa veya ilgisini bu alana çekmek istiyorsanız, özellikle bu iş için üretilmiş bir drone.
Bir de maliyet boyutu var işin. Küçük çocuklara uçurması için verilen droneların ilk ayını çıkaramama riski yüksek. Haliyle maliyeti daha düşük olan modeli tercih etmek daha akıllıca olacaktır.
