Peki, egitim sisteminin cop olmasi dogrudan halkla mi iliskilidir? Halkin kahir ekseriyeti egitimsiz oldugundan mi sistemin kotu olusuna yeterli duzeyde tepki verilemiyor ve buna karsilik hukumet aksiyon almiyor?
Gerci, egitim sisteminin kotu olusu, dillere pelesenk olmus halde, oyleyse hala neden bir ilerleme katedilmiyor? Sunulan cozum onerileri mi begenilmiyor? Mesela Almanya'daki gibi yetenek odakli, cocugun kabiliyeti neyse ilkokuldan sonra ona yonlendiren bir egitim modeli Turkiye'de gorustugum ogretmenlerin de cokca istedigi bir model. Neden buna gecilmiyor? (Burjuvazinin cocuklarinin akademiye yonelecek kadar kabiliyetli olmamasindan mi endise ediliyor?)
Atiyorum, ileri matematige ilgisiz bir ogrenci bu dersten basarisiz oldugunda bir asagilik kompleksine kapilacaktir, daha da ilerisi anarsi cikarmaya baslayacaktir. Nitekim gecmis zamanda okudugum ortaokulda bu tarz bircok ogrenci vardi, onlarin yuzunden dersler de verimli islenmiyordu. Sonuc olarak egitim sisteminin heba ettigi, asagilik kompleksli, anarsist ogrenci tipleri turuyor. Bundan ayni zamanda sistemin basarili saydigi ogrenciler de zarar gormekte.
Bu meseleyi siyaset ustu olarak ele almak mumkun mu, merak ediyorum. Tumevarim yoluyla, ogrenci ve hocalarin sistemi protesto edip eylemler duzenleyerek hukumete baski kurmasi seklinde, bu sistem degistirilemez mi?