Nasıl bu kadar kesin konuşabiliyorsunuz?

  • Konuyu başlatan VP67
  • Başlangıç Tarihi
  • Mesaj 315
  • Görüntüleme 16.495
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Hiç kimse gerçeği bilemez, sadece inanırlar. Dinler de böyledir.

Peki gerçek doğruyu kim biliyor?
Hiç kimse gerçeği zaten bilmiyor. Ama gerçek olmayanı biliyor. Akılcı olmayanı biliyor, safsatayı biliyor, zırvayı biliyor. Asıl gerçeği arayış bilim aracılığı ile olmalıdır. Bilim, dinlerde olduğu gibi bağnaz değildir. X teorisi çürütülürse onu reddeder ve yeni arayışa girer. Olması gereken de budur.
 
  • Mutlak Teist: "Tanrı %100 vardır ve ben, Tanrı'nın var olduğuna inanmakla kalmıyorum; Tanrı'nın var olduğunu biliyorum."
  • De Facto Teist: "Tanrı'nın var olduğundan %100 emin değilim; ancak hayatımı, Tanrı'nın var olduğu varsayımına göre yaşamayı tercih ederim."
  • Deist: "Tanrı vardır; ancak insanlarla iletişime geçmez/geçmemiştir; dolayısıyla kitaplara dayalı anlatım ve kavramlar (din, kutsal kitaplar, peygamberler, vb.) hatalıdır."
  • Panteist: "Tanrı, Evren'in ta kendisidir. Evren'den ayrı, kişiselleştirilmiş bir Tanrı bulunmamaktadır. Biz, zaten Tanrı'nın içerisindeyiz."
  • Agnostik Teist: "Tanrı'nın var olduğunu düşünüyorum; ancak buna rağmen varlığı veya yokluğunun bilinemeyeceği kanaatindeyim."
  • Teizme Yakın Kararsız: "Tanrı'nın var olduğuna dair ciddi şüphelerim olsa da, Tanrı'nın var olduğuna inanmaya meyilliyim."
  • İetsizm: "Tanrı'nın varlığına inanmıyorum, ama bir şeyler (Hollandaca: "iets") veya bir güç olmalı."
  • Agnostik/Kararsız: "Tanrı'nın var olup olmadığını bilmenin bir yolu yoktur." veya "Tanrı %50 ihtimalle vardır."
  • Ignostik: "Tanrı'nın varlığına yönelik fikir ve sorular anlamsızdır; çünkü tanrı kavramının tutarlı olan ve belirsiz olmayan hiçbir tanımı yoktur; diğer tüm pozisyonlar Tanrı kavramıyla ilgili çok sayıda varsayıma dayanmaktadır."
  • Apateist: "Tanrı var olsa da, olmasa da fark etmez. Bunu bilmenin bize hiçbir faydası ya da zararı yoktur, dolayısıyla Tanrı yokmuş gibi davranmakta herhangi bir sakınca bulunmamaktadır."
  • Ateizme Yakın Kararsız: "Tanrı'nın var olduğuna dair ciddi şüphelerim olsa da, Tanrı'nın var olmadığına inanmaya meyilliyim."
  • Agnostik Ateist: "Tanrı'nın var olmadığını düşünüyorum; ancak buna rağmen varlığı veya yokluğunun bilinemeyeceği kanaatindeyim."
  • De Facto Ateist: "Tanrı'nın var olmadığından %100 emin değilim; ancak var olma ihtimali önemsenmeyecek kadar azdır. Bu nedenle hayatımı, Tanrı'nın var olmadığı varsayımına göre yaşamayı tercih ederim."
  • Mutlak Ateist: "Tanrı %100 ihtimalle yoktur ve ben, Tanrı'nın var olduğuna sadece inanmamakla kalmıyorum; Tanrı'nın var olmadığını biliyorum."
Şu skalada kendimi nereye koyacağımı sapıtıyorum.

Siz müslümanlar olayı çok yanlış anlıyorsunuz. Ben ve benim gibi düşünenlerin iddia ettiği, emin olduğu şey herhangi bir gücün, bir şeyin veya bir Tanrı'nın olmaması değil.

İddiam basit ve anlaması çok kolay. Kesinlikle emin olduğum şey: Kuran, Tanrı kelamı(sözü) değildir, insan uydurmasıdır ve dolayısı ile Kuran Tanrı'sı(Allah) yoktur.
 
Son düzenleme:
Hocam şimdi ben ateistim, tanrının var olmadığına eminim. En ufak bir tereddütüm bile yok.

En basitinden, sonsuz kudrete sahip bir varlığın insanı (veya daha geniş olarak evreni) yaratma ihtiyacı*, üstüne üstlük sonucunu bilerek yaratma ihtiyacı bana absürt geliyor.

Sonucunu bilmesini popüler dinlerdeki "kader vardır" anlayışından yola çıkarak değil, tüm tasarımı kendisinin olması ile birlikte, yoktan var edebilecek varlığın bizim elimizdeki bardağı havaya kaldırıp bırakınca düşeceğini bilmemiz gibi yoktan var ettiğinin sonucunu bilmesidir.

Klişe bir örnek vereyim, ineklere tapan insanlar hakkında herkesin bir kulak dolgunluğu vardır. O inançtan olmadığını varsayıyorum. Nasıl durduk yere "İneklere tapasın gelmiyorsa, ya hak dini ineklere tapmaksa?" gibi sorular sormuyorsan ve ineklere tapmanın kişiyi rahatlatmaktan öte ona bir şey kazandırmayacağını varsayabiliyorsan ben de tanrı veya her türlü benzer inanca karşı böyle düşünüyorum.

Zaten herkes kendi inancında emin. İşte soru da burada, peki gerçeği kim biliyor?

Yaratan yarattığı ile aynı türde olamaz. Bir marangoz bir masa yapıyorsa, o masa onu yapan insan türünden olamaz. O halde bizler yaratılan varlıklar olduğumuz için yaratıcı gibi olamayız. Sonuç olarak bizler bizi yaratan gibi düşünemeyiz.

Kader konusu yaratıcının zamanı yaratması ve zamandan münezzeh olması ile alakalıdır. Bardağı yukarıdan bıraktığınız zaman, sizi görüp bunu kağıda "bardak 1 dakika içinde kırılacaktır" şeklinde yazmam, hemen akabinde bardağın kırılması, benim bardağın kaderini o şekilde yazdığım için olan bir durum değildir. Bunu bilmek ile alakalıdır. Madem biliyordu o zaman neden yarattı sorusuna verilecek cevap ise, sadece yaratıcının bilebileceği bir cevaptır.
 
Hocam şimdi ben ateistim, tanrının var olmadığına eminim. En ufak bir tereddütüm bile yok.

En basitinden, sonsuz kudrete sahip bir varlığın insanı (veya daha geniş olarak evreni) yaratma ihtiyacı*, üstüne üstlük sonucunu bilerek yaratma ihtiyacı bana absürt geliyor.

Sonucunu bilmesini popüler dinlerdeki "kader vardır" anlayışından yola çıkarak değil; tüm tasarımı kendisinin olması ile birlikte, yoktan var edebilecek varlığın bizim elimizdeki bardağı havaya kaldırıp bırakınca düşeceğini bilmemiz gibi yoktan var ettiğinin sonucunu bilmesi gerektiğinden söylüyorum. Diğer türlü insani(?) bir tanrı tartışmasına hiç girmem bile.

Klişe bir örnek vereyim, ineklere tapan insanlar hakkında herkesin bir kulak dolgunluğu vardır. O inançtan olmadığını varsayıyorum. Nasıl durduk yere ineklere tapasın gelmiyorsa, "ya hak dini ineklere tapmaksa?" gibi sorular sormuyorsan ve ineklere tapmanın kişiyi rahatlatmaktan öte ona bir şey kazandırmayacağını varsayabiliyorsan ben de tanrı veya her türlü benzer inanca karşı böyle düşünüyorum.
İhtiyacı olduğunu kim söyledi?
Şu skalada kendimi nereye koyacağımı sapıtıyorum.



İddiam basit ve anlaması çok kolay. Kesinlikle emin olduğum şey: Kuran, Tanrı kelamı(sözü) değildir, insan uydurmasıdır ve dolayısı ile Kuran Tanrı'sı(Allah) yoktur.
Bu yüzden yaklaşık 1500 senelik Kur'an değiştirilmeden günümüze kadar ulaştı değil mi?
 
Bizler eşsiz değiliz özel değiliz, eşi bulunmaz eşsizlikte, sürpüntü ve çöpte değiliz, tanrının incilde olan gibi insanı kendi suretinde yarattığnı düşünümüyorum öyle olsaydı ya biz özel olabilirdik ya da tanrı da özel olmazdı ve sıradan canlılardan farkı olmazdı, tanrı özel ve eşsiz ama bizim olduğmuz eşsizlik ve özellikte değil.
Yani kur'an a inanıyorum tanrı sözü olduğuna fakat içerikte değişme olabileceğini de düşünüyorum ama bunun tevrat kadar keskin olduğunu düşünmüyorum.
 
Yani tanrının bizi sevmediği olasılığını düşünün bizi önemsemiyordur, aciz kul topluluğu.
Belki de burada anlatıldığı gibidir.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı