Genel olarak katılıyorum ama anlaşamadığımız konu şu :
Ben yazımda kaynak kitapların tek başına bir şey ifade etmediğini söyledim orada bir problem yok . Sözlükteki bahsetttiğniz arkadaş veya bir başkası önemli değil bir insanın matematiğe ilgisi olamayabilir matematikten hoşanmıyor olabillir sayılarla arası iyi olmayabilir herkes matematikten anlayacak diye bir kayide yok belki bu bahsettiğimiz arkadaşın müzikle arası çok iyidir ya da edebiyatla. Ama bizim lise ve üniversite sınav sistemimimiz diyor ki başka alanlara olan ilgin/bilgin benim umrumda değil sen 2 saat içinde ciddi stress alıtında bana kaç matematik kaç fen sorusu çözebiliyorsun bana onu söyle ki bende seni sıralayayım.
@Teknocuk isimli arkadaş eğitimde başarılı olan ülkelerde de sınav uygulaması olduğundan bahsetmiş hatta o ülkeler arasından Güney Korede de öğrenciler bizimkiler gibi ciddi ciddi sınava hazırlanmak zorundalar ancak onların avantajı onlar için iyi bir liseye sonrasında da iyi bir üniversiteye gitmek zaruri değil. Onlar nitelikli işçi olmasalar bile ileride güzel bir hayata sahip olabilirler ancak bizim öğrencilerimiz çok iyi bir akademik hayata sahip olsalar bile muhtemelen iyi bir gelecekleri olmayacak bunu kendim için de söylüyorum.
Söylemek istediğim şu : Biz biribirinden bambaşka sosyal/ekonomik/dini/kültürel çevrelerden gelen 1 milyona yakın öğrenciye biribirinin aynısı sorular gösteriyoruz ve bunları çözmelerini istiyoruz onların ilgi alanları/yapmak istedikleri şeylerle ilgilenmiyoruz ve samimi bir şekilde söyleyebilirim ki bunu yaptığımız sürece eğitimde daha uzun süreler başarı falan yakalayamayız.
