1 gün boyunca 2 büyük hastane gezip sonuç alamamak

Sürekli şehir dışına 4-5 saat mesafeye araştırma hastanesine doktora gidiyorum, yakınımın rahatsızlığı sebebi ile. Neyse gittim en başta bölge araştırmaya röntgen verdi, çektirdik sonra MR verdi. MR sırası aldık gittik çektirdik geldik. tabii zulüm gibi gidiyorsun gece 2-3'de yola çıkıyorsun, akşam 9'da yamulmuş perişan halde evdesin. Neyse MR çektirmeden bu doktora git diye kağıda yazıp veriyor, neyse MR sonucunu göstermeye geliyorsun tabii arada 2-3 hafta oynuyor, süreç uzun sürüyor. Neyse doktor yerinde yok koskoca bölge araştırma hastanesi 10 oda var doktor yok, karşı odadaki doktora gösteriyorsun oda isim yazıyor kağıda veriyor. Sonra üniversite hastanesine bu profesörü bulmak için koskoca hastaneyi geziyorsun sora sora odasını buluyorsun adam odasında yok, sekreter de yok. Adam parasıyla da muayene etmiyor. Neyse yeniden sıra alıyorsun ve oradaki asistan doktora gidiyorsun ve hepsi asistan ama akıllı çocuklar. Dedi ilaçlı MR çekilecek böyle olmaz, sonra sil baştan gidip sıra aldım 2 ay sonraya sıra verdi. Ulan 2 aya insan ne olduğunu ne olmadığını öğrenmeden bekleyerek mi yaşayacak? Kan tahlili veriyorsun sonucu çıkmıyor.

Bu ülkede bir coğrafya 1 doktora bağımlı olabilir mi? Koskoca hastanelerde 2-3 doktor çalışıyor ve onlarda birbirlerine gönderiyor ama gidiyorsun kimse yok. Türkiye'de sağlık ucuz, devlet hastaneleri var diyorlar. Allah aşkına devlet hastanesine 1 kere gidip bir fayda gören var mı? Türkiye'de tıp gelişti diyorlar ahahahaha derim sadece. Emeklerimize giden paramıza yazık yemin ederim. Milliyetçi bir adamım anarşist olma yolunda ilerliyorum böyle sistem olmaz olsun. Kendi şehrimde hastane var güzel yaptılar ama içinde tıbbi makine yok, uzman doktor olmasına rağmen bütün doktorlar direk bölge araştırmaya sevk ediyor ve saatlerce sürünerek gidiyorsun 0 sonuçla geri dönüyorsun. ATA'mın beni Türk hekimlerine emanet edin lafı artık bana ciddi gelmiyor. 2 gündür uyumuyorum, sıralar bekliyorum hastane hastane dolaşıyorum ama her şeyi sil baştan tekrar aynı serüven başladı. Adam gibi özel hastanede yok parasını verip muayene olasın. Her şey Ankara, İstanbul'da. Uçak bileti ve konaklama masrafları da ateş pahası bir halde. Yakıt ve vergi fiyatlarına bakınca, hava yollarına da kızamıyorsun. Şöyle içimdeki gerginliği atmak için ve rezil ötesi yalanlardan oluşan Türk tıbbi sistemini anlatmak istedim. Ankara, İstanbul gitsen oralarda aynıdır. Her kurumda sürünüyorsun bu ülkede. Ve Allah kimseyi hastanelere hele hele Türk doktorlarının eline düşürmesin. Amin.

Allah size sabır versin. Hepimize sabır versin. Ne diyeyim? Aylarca sıra bekleyen var bir MR için.

Wei Shen dedi:

Neyse gittim en başta bölge araştırmaya röntgen verdi, çektirdik sonra MR verdi. MR sırası aldık gittik çektirdik geldik.

Genişletmek için tıkla...

Devamını okumaya bile gerek yok. Ben röntgen için en az 1 hafta. MR için ise en az 20 gün bekliyorum.

Wei Shen dedi:

Dedi ilaçlı MR çekilecek böyle olmaz, sonra sil baştan gidip sıra aldım 2 ay sonraya sıra verdi.

Genişletmek için tıkla...

He şöyle, bu ülkenin sistemi bu.

Wei Shen dedi:

Allah aşkına devlet hastanesine 1 kere gidip bir fayda gören var mı?

Genişletmek için tıkla...

Mayıs ayında bir şikayet için Okmeydanı falan filan hastanesine gittim. Bir işlem yapılacaktı. Kasıma randevu verildi. İstersen özelde yaptır dedi. Gittim yaptırdım. İşlemi genel cerrahi uzmanı yapmış, ben bunu geçerli saymam dedi. Ben de Etfal'e gittim. Etfal'e aylar sonra gitmeme rağmen nispeten daha yakın olan zaman eylül ayına verildi randevu. Beklerken iyice kötüleşince "acil" sıfatı alıp işlemi yaptırmak için gittim. Acile git, oradan yollasınlar denildi. Acilde 5-6 saat uğraştıktan sonra alakalı kişilere ulaşabildim ve hastaneye yatışım gerçekleşti. 1 hafta her gün 4 litre serum verildi. İlacıydı, serumuydu, özel diyetiydi; hatta o eylüldeki işlemin asıl şüphelendikleri kısmını bile yaptılar o bir hafta içerisinde. Ama gel gör ki bir hafta sonunda hastaneden şutladılar. Düştük yine polikinlik yollarına. TUS diye bir sınav var, o kadar zor bir sınav. Yine de kazanan insanlarda hiç mi beyin olmaz ya? Uzman doktor diye randevu alıyoruz, asistan gelip zırlıyor; kan, idrar isteyip 15 gün sonra tekrar randevu almamızı istiyor. Bu şekilde devam ederse 8-10 ay sonunda sonuca ulaşabileceğimi düşünüyorum. 15 gün sonraya randevu alınması gibi saçma bir sistem var çünkü ülkemizde. Randevu olsun eyvallah da 15 gün sonraya ne demek? Acile gitse çömez bir asistan ağrı kesici iğne yaptırıp yolluyor ne sorunun olursa olsun. Bu adamlar mı TUS'u kazanıyor?
Ayrı olarak 1 ağustos tarihinde doktora gittim. 20 ağustosa MR verdi. Hala daha randevu alamadım. Düşünün şimdi alacağım, üzerine 15 gün sonra doktora gideceğim. En iyi ihtimalle bir MR için 2 ay zaman harcamış olacağım. Çok güzel sistem, bayılıyorum.

Randevu sistemi zaten çok saçma sapan çalışıyor. Doktorlar paradan başka bir şey düşünmüyor. Hepsi için değil ama hatra sayılır bir kısmı böyle. Allah korusun, hastanın durumu 15 gün sonra daha kötü olsa ne olacak? Bunun sorumlusu kim olacak?

Sağlık Bakanlığı zaten bir faaliyette bulunmuyor, SGK de al birini vur ötekini.

Şehir hastaneleriyle çok gelişiyor (!) sağlık. Bu kadar tıklım tıklım bir hastane olamaz. Bir ara yolum düşmüştü, polikliniğe kontrole gitmiştim, muayene için ücret ödemem gerektiğini aylar sonra hastalanınca bir eczanede öğrendim, üstelik sigortalı olmama rağmen. Doğru düzgün bir hizmet alamadım, enfeksiyon riski var ve bu alamadığım hizmet için para ödeyeceğim. Oldu!

Devlet vatandaşına bakmıyor. Bunun en net açıklaması bu. Daha doğrusu bakmak işine gelmiyor. Çünkü onların özel doktoru var.

yika38 dedi:

Allah size sabır versin. Hepimize sabır versin. Ne diyeyim? Aylarca sıra bekleyen var bir MR için.

Genişletmek için tıkla...

Zaten aldığım MR sırası 2 ay sonraya ait. Ve ben 1 ay önce sıra bekleyip çektirmiştim ama onun bir işe yaramadığını ilaçlı MR çekilmesi gerektiğini diğer hastanede öğrenmiş oldum. Şimdi 1 ay onu bekle 2 ay onu bekle derken işimizi Allah'a emanet yapıyoruz. Özel hastanede bölgede yok, İstanbul'a falan gitmek gerekiyor ona da şuan maddi bütçe dayanmaz. Kafadan uçak, konaklama ve hastane masraflarını hesaplarsak 10.000 cebine koyup gitmen gerekiyor. Allah hepimize sabır versin ne diyelim. Doktorun ağzından cımbızla laf alıyorsun, adama diyorum bu ne demek anlatmıyor.

Vavien. dedi:

Devamını okumaya bile gerek yok. Ben röntgen için en az 1 hafta. MR için ise en az 20 gün bekliyorum.

He şöyle, bu ülkenin sistemi bu.

Mayıs ayında bir şikayet için Okmeydanı falan filan hastanesine gittim. Bir işlem yapılacaktı. Kasıma randevu verildi. İstersen özelde yaptır dedi. Gittim yaptırdım. İşlemi genel cerrahi uzmanı yapmış, ben bunu geçerli saymam dedi. Ben de Etfal'e gittim. Etfal'e aylar sonra gitmeme rağmen nispeten daha yakın olan zaman eylül ayına verildi randevu. Beklerken iyice kötüleşince "acil" sıfatı alıp işlemi yaptırmak için gittim. Acile git, oradan yollasınlar denildi. Acilde 5-6 saat uğraştıktan sonra alakalı kişilere ulaşabildim ve hastaneye yatışım gerçekleşti. 1 hafta her gün 4 litre serum verildi. İlacıydı, serumuydu, özel diyetiydi; hatta o eylüldeki işlemin asıl şüphelendikleri kısmını bile yaptılar o bir hafta içerisinde. Ama gel gör ki bir hafta sonunda hastaneden şutladılar. Düştük yine polikinlik yollarına. TUS diye bir sınav var, o kadar zor bir sınav. Yine de kazanan insanlarda hiç mi beyin olmaz ya? Uzman doktor diye randevu alıyoruz, asistan gelip zırlıyor; kan, idrar isteyip 15 gün sonra tekrar randevu almamızı istiyor. Bu şekilde devam ederse 8-10 ay sonunda sonuca ulaşabileceğimi düşünüyorum. 15 gün sonraya randevu alınması gibi saçma bir sistem var çünkü ülkemizde. Randevu olsun eyvallah da 15 gün sonraya ne demek? Acile gitse çömez bir asistan ağrı kesici iğne yaptırıp yolluyor ne sorunun olursa olsun. Bu adamlar mı TUS'u kazanıyor?
Ayrı olarak 1 ağustos tarihinde doktora gittim. 20 ağustosa MR verdi. Hala daha randevu alamadım. Düşünün şimdi alacağım, üzerine 15 gün sonra doktora gideceğim. En iyi ihtimalle bir MR için 2 ay zaman harcamış olacağım. Çok güzel sistem, bayılıyorum.

Genişletmek için tıkla...

İlk önce şunu söyleyeyim ilk MR içinde farklı 15 gün falan sıra bekledim yanlış olmasın. TUS olayının cevabı; ülkede sadece TUS sınavıyla değil, ek farklı mülakatlar ile de doktorların seçilmesi gerekiyor. Askeri seçimlerde uygulanan psikolojik testlerinde yapılması gerekiyor. Dün o kadar ayakta beklemişim ve kapı kapı dolaşmışım ki, şuan ayaklarım bitik vaziyette ve elimde hiçbir tedavi yok. 2 ay MR sırası bekleyeceğim, o kadar yolu gidip çektirip geri geleceğim sonra sonucun çıkmasını bekleyip tekrar doktora muayene olmaya gideceğiz. Ve doktoru bulmak şans işi. Kapısında yatıp kalkmak gerekiyor. Sekreter falan hiçbir şey yok, olanda telefonu açmıyor ve odasında yok. Şehir dışından geliyorsun gitmek için araç saatleri var kafana göre bekleyemiyorsun da. Ya şimdi gerçekten sinirden gülmeye başladım. Bu alanla ilgilenen, bulunduğum coğrafyada tek bu doktor var. Böyle bir şey gerçekten oluyor ve yaşıyoruz. Bütün üniversite araştırma, devlet hastanelerinde durum bu. Bu arada tekrar MR isteyen asistan doktor, önceki MR'ı veren 45+ yaşta uzman doktor. Kapısında saatlerce beklediğim ve hiçbir haber alma şansımız olmadığı doktorda öğretim üyesi profesör. Neye ve kime inanacağımı şaşırdım. İnsanlar kapılarda bekliyor bakıyorum profesör doktorlar odada çay içiyor, içeri girene çık dışarı toplantı yapıyoruz diyorlar. Türkiye'deki doktorların hasta ile ilgisi ve alakası yok. Hepsi akademik kariyer ve maddi olarak görüyor bu işi. Bu arada dün araştırma üniversite hastanesinde öğlen verilen 1 tüp kan tahlili hala çıkmamış. E-nabız'dan bakıyorum. Sana en içten dileklerimle geçmiş olsun diyorum. Umarım bu çileden tez vakitte kurtulursun. Sonuçlara varana kadar sinir stres ve yorgunluğu geçtim, hastalık nedir ne değildir ve ilerlememesi için her şey şansa bağlı. Bu ülkede insan hayatı zaten şans üzerine kurulu. Bizi bu sisteme mecbur eden, cahil tezek kafalı halkımız utansın ne diyelim. İnsanlara bakıyorum banklarda yatıyor ve bekliyor, herkes yol yorgunu, stres ve uykusuzluktan renk değiştirmiş halde oturuyor ve yorgunluktan ağzı açık uyuyor. Büyük bir utanç...

yika38 dedi:

Randevu sistemi zaten çok saçma sapan çalışıyor. Doktorlar paradan başka bir şey düşünmüyor. Hepsi için değil ama hatra sayılır bir kısmı böyle. Allah korusun, hastanın durumu 15 gün sonra daha kötü olsa ne olacak? Bunun sorumlusu kim olacak?

Sağlık Bakanlığı zaten bir faaliyette bulunmuyor, SGK de al birini vur ötekini.

Şehir hastaneleriyle çok gelişiyor (!) sağlık. Bu kadar tıklım tıklım bir hastane olamaz. Bir ara yolum düşmüştü, polikliniğe kontrole gitmiştim, muayene için ücret ödemem gerektiğini aylar sonra hastalanınca bir eczanede öğrendim, üstelik sigortalı olmama rağmen. Doğru düzgün bir hizmet alamadım, enfeksiyon riski var ve bu alamadığım hizmet için para ödeyeceğim. Oldu!

Devlet vatandaşına bakmıyor. Bunun en net açıklaması bu. Daha doğrusu bakmak işine gelmiyor. Çünkü onların özel doktoru var.

Genişletmek için tıkla...

Türkiye'de; resmi kurum konusunda Sovyet sisteme benzer bir sistem işliyor. Dışarıdan yapılar güzel ve ihtişamlı büyük gözüküyor ama içine giriyorsun hiçbir bok yok. Ve sürünüyorsun. Bütün mesele bu, sigorta dediğin neye yarıyor? sigorta ile muayene olmak istediğin doktor sana hiçbir şey sunamıyor. Kağıda doktor ismi yazıyor git buna diyor, bu doktor devlette profesör ise onu bulamıyorsun, özelde ilse sana kol kadar fatura çıkarıyor. Her işin şansa bağlı, denk gelebilen işini görüyor. Milyonlarca insanın içinde denk gelmekten bir mucize.

Eşim yıllardır üniversite profesörüne gidiyormuş. Hep saat 14:30'a randevu verilmiş ama akşam 20:00 de anca içeri girebilmiş. Bu kadar saat sadece beklemişler. Gelen tüm hastalar saat 14:30'a randevu veriliyormuş. Üstelik sıra almadan önce 102 tl yatırıyordunuz. Hal böyle olunca özel hastaneye gidelim aynı para dedim ve 3 senedir gitmiyoruz üniversiteye.

ONY86 dedi:

Eşim yıllardır üniversite profesörüne gidiyormuş. Hep saat 14:30'a randevu verilmiş ama akşam 20:00 de anca içeri girebilmiş. Bu kadar saat sadece beklemişler. Gelen tüm hastalar saat 14:30'a randevu veriliyormuş. Üstelik sıra almadan önce 102 tl yatırıyordunuz. Hal böyle olunca özel hastaneye gidelim aynı para dedim ve 3 senedir gitmiyoruz üniversiteye.

Genişletmek için tıkla...

Profesörlere muayene olmak için şimdi 120 TL ücret var ve vezneden sıra alıyorsun para yatırmak içinde 100 kişi bekliyorsun. Sırada herkes birbirine sırayı nasıl alacağı nereden veriyorlar diye soruyordu bende aynı şekilde. 1 tane vezne var sadece ve sıra kağıdı makinesi bozuk oradan elle yazıp veriyorlarmış. Sonra öğrendim bu alandaki doktorun özel muayenesi yok ve diğer bölümlerde de sadece bir kaçında var. Sırada bekleyen hastalara bakıyorum ağır olan var gerçekten herkese çok üzüldüm. Allah kahretsin böyle sistemi de böyle düzeni de başka bir şey demiyorum. Günümüzün tezek yüksek lisansı yapmış, diplomasız yöneticilerin düzeni bu. Hastanelerin başına tarikatlarından adam koyuyorlar kendileri de bakanlıktan ilgilenmiyor sonuç bu. Ve kimse bana Türk doktorları böyle öyle demesin, doktor sıfatına ulaşmış sayı 1000 tanesinden sadece 1 tanesidir ona da ulaşmak imkansız derecede zor ve ulaşılmıyor. En iyisini yapmışsınız, maalesef benim yaşadığım bölgede özel hastane diyebileceğimiz yer 1 tane var ama içindeki doktorlar güven vermiyor. Sonra doğuda niye Türk kalmadı diyorlar, herkes niye batıya göç ediyor? çünkü doğuda yaşamak ıssız bir ormanda yaşamak gibi. Kentsel dönüşümle doğuda bina beton çöplüğüne döndü ve yeşillik kalmadı. Doğuda yaşamanın artık hiçbir mantığı yok. Toprağımı bırakmamak için çok direndim ama artık ilk işim; işimi taşımak ve hayatımı batıya taşımak. Hayırlısı diyelim.

Birde diyorlar şehir hastanesi yaptık. Tedavi olmadıktan sonra ben hastaneyi ne yapayım? Yaptıkları devlet hastaneleride aynı. Joker demiş ya "S********z aynı b** sade rengi değişti." diye, bu hastaneleri özetleyen ve cuk oturan kelime.

Eskiden hani sıra bekleniyormuşya, hala bekleniyor? Hiç geliştirmemiş o zaman hükümet bu sistemi.

İntel İ-11 İşlemci dedi:

Birde diyorlar şehir hastanesi yaptık. Tedavi olmadıktan sonra ben hastaneyi ne yapayım? Yaptıkları devlet hastaneleride aynı. Joker demiş ya "S********z aynı b** sade rengi değişti." diye, bu hastaneleri özetleyen ve cuk oturan kelime.

Genişletmek için tıkla...

Yozgat'ta yaşayan biri olarak şehir hastanesinde sadece 4 doktor var bir bölümde.Bu 4 doktorun 2'si kadın ve ikisi de hamile.Birisi yıllık izinde diğerine ise günlük 100-200 hastayı muane ediyor.Talep ise 500.Şehir hastanesi yaparak pek bir şey başarılmıyor.