Uçağa Etki Eden Kuvvetler ve Kaldırma

painkiller dedi:

Aynen aramızda bu konu hep oluyor. Bir gün ayarlayabiliriz umarım

Genişletmek için tıkla...

Süper olur. Hehehe.

ProfTech dedi:

Süper olur. Hehehe.

Genişletmek için tıkla...

N'oldu uçuş işi, yalan oldu gibi

painkiller dedi:

Herkese merhaba arkadaşlar,

Bir uçak hareket ederken üzerine etki eden dört kuvvet vardır. Bunlar; Thrust, Drag, Weight ve Lift'tir. Bu kuvvetler hepsi birbirine eşit olursa uçak duruyor demektir. Fakat bu kuvvetlerden biri veya ikisi büyükse uçak o kuvvete göre hareket eder. Aşağıdaki görselde kuvvetlerin şeklini göstermek istedim.

Thrust kuvveti uçağın motorundan gelen güç ile elde edilir. Drag kuvveti uçağın aerodinamik yapısı yüzünden maruz kaldığı sürüklenme ile elde edilir. Weight kuvveti uçağın sahip olduğu ağırlık yüzünden maruz kaldığı kuvvettir. Lift kuvveti ise kanat yapısı sayesinde elde ettiği kaldırma kuvvetidir.
Eki Görüntüle 333592

Bir uçağın kaldırma kuvveti yani yükselmesi için gereken kuvvet kanat şekli ve hızı ile elde edilir. Yani uçağın sadece hızlanması ile uçak yükselmez. Kanat şeklinden kaynaklanan hava akımı yüzünden yükselir. Bernolli prensibi sayesinde gerçekleşir bu durum. Aşağıdaki görselde de bunu açıklamak istedim. Uçağın kanadının üst kısmı alt kısmına göre belirli bir kavise sahiptir. Bu kavis yüzünden üzerinden geçen hava hızlanır alttan geçen hava yavaş kalır. Bu hızlanma kanat üzerindeki basıncı düşürür ve alttaki basıncı yükseltir. Bu da yukarı doğru bir kaldırmaya veya vakumlamaya sebep olur. Uçak bu sayede kendini kaldırır ve yerden yükselir.
Eki Görüntüle 333594

Çok sıkmadan basitçe bir uçağın yükselmesini ve uçarken maruz kaldığı kuvvetleri size açıklamak istedim arkadaşlar. Umarım beğenirsiniz Sormak istediği veya paylaşmak istediği olan arkadaşlar olursa sevinirim. İyi sosyaller herkese

Genişletmek için tıkla...

Ne yazık ki bunda da ortada çok büyük bir yanlış var! Bu olayı en iyi açıklayabilen kanunlar (teori değil) Newton’unkilerdir.

Newton 3. Kanunu gereği (yine bahsediyorum) her etkinin bir tepkisi vardır. Yani bir şeyler itiyorsanız, siz de geriye çekilirsiniz. Bir şeyleri fırlatıyor iseniz fırlattığınız kadar da yere basılırsınız vs. vs.

Şimdi uçağın uçma meselesini göz önüne alalım. Uçma etkisinin baş sorumlusu (gövdenin de bazı bölgeleri yardımcı olur uçmaya ayrıca) tabi ki de dediğiniz gibi kanatlardır. Ancak hava molekülleri kanatlara geldiğinde tuhaf bir olay yaşanır. Çünkü başlangıçta hava moleküllerinin sadece yatay hız vektörleri varken; kanadın herhangi bir bölgesinde ve de kanattan çıkarkenhız vektörü sadece yatay değildir! Artık dikey bir hız vektörü de vardır hava moleküllerinin!

O zaman vektörlere daha da girelim. Bu vektörler dikey olmaya başlamış ise demek ki dikey de ivme vektörleri vardır. İşte kanadın bazı bölgelerinde bu dikey ivme etkileri yaşanır.

Şimdi Newton 2. Kanunu gereği F=m*a ile biliyoruz ki bir cisme ivme kazandırılmış ise kuvvet uygulanmıştır. Öyleyse kanadın uçağı uçuracak ivme bölgelerini inceleyelim. Şimdi uçağın uçması için yukarı yönlü bir kuvvet gerekir. Ancak bu kuvvet bir tepki kuvvetidir, ki bu tepki kuvveti demek ki hava moleküllerinin aşağıya doğru ivme kazandırıldığı yerlerde gerçekleşiyor! Yani hava molekülleri aşağıya yönlendirilirse bizler uçuyoruz!

Öyleyse ne kadar çok hava molekülünü etkilerseniz daha fazla kaldırma kuvveti kazanırsınız. Flap uygulamasının teorisi budur, kanadın yüzey alanı arttırılarak, etki edilen (momentumuna müdahil olunan) hava moleküllerinin sayısı artar (tabiki de anlık olarak).

Kanatların sürüklenme kuvveti de bu momentumun korunumundan kaynaklanır. Asıl konu bu olmadığı için girmiyorum şimdi.

Demem o ki bu olayı bir “teori ile açıklamak” insanların olayı anlamamasına sebebiyet verir. Derler ki neden kanadın sonunda birleşiyorlar? Kim bunları hızlandırıyor? Niyet iyi olabilir ama insanların kafası karışıyorsa müdahil olmam gerekir...

He ayrıca kimseye de internetten bir şeyler öğrenmeye çalışmalarını tavsiye etmem, hele de bilimi. Kitaplardan öğrenmek harici seçenek yoktur. He bir tek, kitaplara erişim için internet kullanılabilir o kadar...

@Pythgoras sen havacı mısın? Havacılık başlığı altında olduğumuzu ve havacılık ile ilgili açıklanan bir konu olduğunun farkında mısın? Şimdi Google’ı açıp “uçağa etki eden kuvvetler” yaz bakalım ne çıkacak. Benim yazdıklarımı biraz süsleyip geri gönderiyorsun sadece. Newton kanunlarına aykırı demedim ki ben?

Pythgoras dedi:

Şimdi Newton 2. Kanunu gereği F=m*a ile biliyoruz ki bir cisme ivme kazandırılmış ise kuvvet uygulanmıştır. Öyleyse kanadın uçağı uçuracak ivme bölgelerini inceleyelim. Şimdi uçağın uçması için yukarı yönlü bir kuvvet gerekir. Ancak bu kuvvet bir tepki kuvvetidir, ki bu tepki kuvveti demek ki hava moleküllerinin aşağıya doğru ivme kazandırıldığı yerlerde gerçekleşiyor! Yani hava molekülleri aşağıya yönlendirilirse bizler uçuyoruz!

Genişletmek için tıkla...

Bana uçağın kanadına yukarı yönlü bir kuvvet nasıl vereceksin açıklar mısın? Altından hava mı üfleyeceksin? Hadi onu geçtim peki helikopter nasıl havalanıyor sence? Havayı aşağı iterek oluşan geri itme ile mi?

painkiller dedi:

@Pythgoras sen havacı mısın? Havacılık başlığı altında olduğumuzu ve havacılık ile ilgili açıklanan bir konu olduğunun farkında mısın? Şimdi Google’ı açıp “uçağa etki eden kuvvetler” yaz bakalım ne çıkacak. Benim yazdıklarımı biraz süsleyip geri gönderiyorsun sadece. Newton kanunlarına aykırı demedim ki ben?

Bana uçağın kanadına yukarı yönlü bir kuvvet nasıl vereceksin açıklar mısın? Altından hava mı üfleyeceksin? Hadi onu geçtim peki helikopter nasıl havalanıyor sence? Havayı aşağı iterek oluşan geri itme ile mi?

Genişletmek için tıkla...

Havacı değilim. Uçağın nasıl uçtuğunu açıklamak da havacının işi değildir zaten! Mühendisin, fizikçinin alanına girer.

Google’dan uçağın nasıl uçtuğu öğrenilmez. Uçağın nasıl uçtuğunu açıklayabilmek için öncelikle statik, dinamik, akışkanlar mekaniği gibi alanları öğrenmeniz gerekir.

Helikopter de aynı prensiple uçar. Rotorların oluşturduğu açısal hız, pallere bir nevi çizgisel hız gibi yansır. Yine aynı prensiple aşağı itimden dolayı havalanma gerçekleşir.

Pythgoras dedi:

Helikopter de aynı prensiple uçar. Rotorların oluşturduğu açısal hız, pallere bir nevi çizgisel hız gibi yansır. Yine aynı prensiple aşağı itimden dolayı havalanma gerçekleşir.

Genişletmek için tıkla...

Helikopterin havalanması pervanenin hızı ile aşağı ittiği hava ile oluyor öyle mi? Peki.

Bir de sosyal mecralarda konuşma sonuna ünlem eklemek bağırma anlamı içerir.

Pythgoras dedi:

Uçağın nasıl uçtuğunu açıklamak da havacının işi değildir zaten!

Genişletmek için tıkla...

Uçağın nası uçtuğunu bilmeyen havacı zaten kendine havacı demesin o kadar yani!

Pythgoras dedi:

Google’dan uçağın nasıl uçtuğu öğrenilmez.

Genişletmek için tıkla...

Ben sana öyle bir şey demedim ki niye çarpıtıyorsun.

painkiller dedi:

Helikopterin havalanması pervanenin hızı ile aşağı ittiği hava ile oluyor öyle mi? Peki.

Bir de sosyal mecralarda konuşma sonuna ünlem eklemek bağırma anlamı içerir.

uçağın nası uçtuğunu bilmeyen havacı zaten kendine havacı demesin o kadar yani!

Ben sana öyle bir şey demedim ki niye çarpıtıyorsun.

Genişletmek için tıkla...

Helikopterlerin pervanesi olmaz, palleri olur. Öncelikle helikopter başlıca sizin teorinizi yanlışlıyor. Palleri airfoil yapıya sahip olmayan, dikdörtgen kesite sahip bazı model helikopterler sizin teorinize göre uçamıyor o zaman. Çünkü pal kesitinin üst kenarı da alt kenarı da eşit uzunlukta.

Ünlemi bağırmak için kullanmıyorum, yazım dilinde dikkat amaçlı da kullanılır. Bağırmak için büyük harflerle yazılması uygun görülür.

Türkiye'de daha uçağın nasıl uçtuğundan bihaber akışkanlar mekaniği prof.'ları varken bir zahmet havacı da bilmesin böyle bir ortamda.

Çarpıtmadım. Sizin yazdığınızdan bunu anladım...

Pythgoras dedi:

Helikopterlerin pervanesi olmaz, palleri olur.

Genişletmek için tıkla...

Şimdi teknik terim artistliğine girmeyelim, ne demek istediğimi çok iyi biliyorsun sen

Pythgoras dedi:

Öncelikle helikopter başlıca sizin teorinizi yanlışlıyor. Palleri airfoil yapıya sahip olmayan, dikdörtgen kesite sahip bazı model helikopterler sizin teorinize göre uçamıyor o zaman. Çünkü pal kesitinin üst kenarı da alt kenarı da eşit uzunlukta.

Genişletmek için tıkla...

Bana sadece bir helikopter nasıl havalanır onu anlat lütfen. Kesin ve net bildiğin şekilde. Dolandırmadan.

Pythgoras dedi:

Türkiye'de daha uçağın nasıl uçtuğundan bihaber akışkanlar mekaniği prof.'ları varken bir zahmet havacı da bilmesin böyle bir ortamda.

Genişletmek için tıkla...

Ben havacı demiyorum zaten onlara

Pythgoras dedi:

Çarpıtmadım. Sizin yazdığınızdan bunu anladım...

Genişletmek için tıkla...

Yanlış ama maalesef.

2018'in konusu neden şimdi karşıma çıktı ve neden ben daha yeni okudum güzel bir anlatım olmuş.

painkiller dedi:

Şimdi teknik terim artistliğine girmeyelim, ne demek istediğimi çok iyi biliyorsun sen

Bana sadece bir helikopter nasıl havalanır onu anlat lütfen. Kesin ve net bildiğin şekilde. Dolandırmadan.

Ben havacı demiyorum zaten onlara

Yanlış ama maalesef.

Genişletmek için tıkla...

Bu kadar saldırganlaşmanız neyin ne olduğunu gösteriyor ama yine de ne üslubumu bozarım ne de hevesimi. Ben saygılı bir tartışma ortamından yanayım, tercih sizin. Yine sizden siz olarak da bahsedeceğim...

Dolandırma haha estağfurullah Helikopterler de yine uçağın prensibinde uçar. Fixed-Wing olan uçaklarla, Rotary-Wing olarak adlandırılan heliler de gayet durumu öz olarak anlatır. Motorlarının, rotorlara açısal bir hız kazandırmasıyla paller de dönmeye başlar. Bu dönme havalanmak için kullanılır. Pallerin kesit açıları kontrol edilebilir. Pallerin açılarıyla Swashplate adında bir parça mekanik olarak tesir eder. Pallere (+) Pitch açısı (her iki pale de verilen açı çeşidi-açı tabi hücum açısı olarak da adlandırılır) verilerek artık dediğim gibi hava moleküllerine dikey yönde ivmelendirme işlemiyle heli uçar ya da iniş gösterir. Tabi yine etki=tepki prensibinden motorun uyguladığı kuvvetin tersi yönünde de bir tepki kuvveti elde edilir. Bu tepki kuvveti Main Shaft merkezine olan uzaklıkla çarpılarak bir momenti oluşturur. Bu moment rotor hallerinin tersi yönünde heliyi çevirmeye çalışır. Bu döndürme de Gyroscope (ivme ölçer) ile saptanarak kuyruk rotoruyla giderilmeye çalışılır. Umarım anlatabilmişimdir...