Allah'ın her şeye gücü yetiyorsa neden birinin ona kulluk etmesine ihtiyaç duyuyor?

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Zamanında araştırdım ama ikna olmadım. Ortalama olarak 160 yıllık bir hikaye olan bu teoirlerden yola çıkanlar kendi rahatlığı için birçok farklı teoriler ortaya koydular.
Bir şey bildiğin yok öncelikle, araştırmadığın zaten belli evrim teori demenle bunu net anlaşılıyor. Daha teorinin ne demek olduğunu bilmeyen birinin evrim hakkında fikir sahibi olması mümkün değil. Teori nedir, kanun nedir onu öğrenin önce. Evrim ve Evrim Teorisi aynı şeyler değildir. Evrim bir doğa yasasıdır, evrim teorisi de bu yasanın nasıl, neden oluştuğunu açıklar.
Yasa -> Gozlemlenebilir, surekli tekrarlanan olgu.
Teori -> Yasayi aciklayan konsept.
Yercekimi yasasi ve yercekimi teorisi iki farkli sey.
Bir yasayi aciklamaya calisan birden fazla teori olabilir, her ikisi de belirli olculerde dogru olabilir.
Yine yercekiminden gidersen Newton'un ve Einstein'in iki farkli aciklamasi var bu konuda. Her ikisi de konsepti aciklar.
Teori ve yasa birbirine donusmez. Yasa kesindir ancak calisma mekanizmasi aciklamaz. Teori mekanizma aciklamaya yeltenir ve asla kesinlik ifade etmez. Kesinlik ifade etmemesinin sebebi zayif bir iddia olmasindan kaynaklanmaz; bilimin calisma mekanizmasindan kaynaklanir. Bilimde her teori yanlis olabilir ve hicbir teori kesin olamaz. 500 sene once bilinen cogu sey yanlisti, bugun de oyle. Zamanla degisecek ve bunu yine bilim yapacak, gokten indigi sanilan kitaplar degil.
Hiçbir hipotez kanıtlanınca teori, hiçbir teoride kanıtlanınca yasa olmaz.

Ortalama olarak 160 yıllık bir hikaye olan bu teoirlerden yola çıkanlar kendi rahatlığı için birçok farklı teoriler ortaya koydular. Sonuç her zaman hüsran ile bitti.
Hüsranla biten tek bir şey var o da siz dincilerin 160 yıldır tepetaklak olması. Hodri meydan hade buyrun kendinize güveniyorsanız milyarlarca kişisin evrimi çürütün de görelim. Öyle klavyeden sallayarak, yok evrim gerçek değil demekle olmuyor bu işler. 160 yıldır evrimi çürütebilecek tek bir bilimsel makale yok, evren yasaları değişmediği sürece de evrim var olmaya devam edecek. Evrim güncellenebilir, bugün doğru bildiğimiz yarın yanlış olabilir ama şu bir gerçek ki canlılar değişiyor ve bu tartışılmaz bir noktadır.


Aklı başında bir insan etrafına canlılara, doğaya baktığında kendi kendine tesadüfen oluşamayacağını çok kolay bir şekilde anlayabilir.
Yine her zaman karşılaştığımız evrimden bir haber olan insanların uydurması. Evrim tesadüfen oluştuğumuzu söylemez.
Özellikle evrimden anlamayan kitle evrimi tesadüfi gerçekleşen bir olay olarak biliyor, her şeye tesadüfen oldu diyorlar böyle bir dünya yok. Bu insanlara göre evrimin her şeyi tesadüf, tesadüfler üzerinden evrimi anlatılıyorlar gibi gerçek dışı iddaalarda bulunuyorlar.

Bir şeyin tesadüfen oluşması o şeyin gerçekliğini azaltan bir şey değildir. Evren'de birbirine bağlı olmadan neden-sonuç dizgilerinin denk gelmesinden ötürü tesadüfi durumlar olmuştur, her zamanda olmuştur, olmaya da devam edecektir.

Bak mesela araba sürüyorsun yanından başka bir araç geçiyor araçtan fırlayan bir şey senin açık olan camından arabanın içinden geçip gelip sana değiyor, bunun gerçekleşme oranı ne, çok düşük ama imkansız değil. Bu örnekler daha da çoğaltılabilir. Tesadüflikte böyle bir şeydir imkansız değildir. Yeterli bilgilere sahip olmamak ve ön yargıya sahip olduğunuzdan dolayı bu tür yorumlar yapıyorsunuz.

Evrim kaotik bir süreçtir, tesadüf ile kaotik aynı şeyler değil. Doğa yasaları tesadüfi değildir, geçmişte vardı, şimdide var, gelecekte de olacak. Evrim dediğin şey de bir doğa yasasıdır netice olarak.

Doğa ve Fizik yasalarının neden bugünkü gibi hareket ettiklerini bilmiyoruz. Bunu bilmek için büyük patlamadan öncesini bilmemiz gerekiyor tüm yasaları tanımlayabilmek için.

Bu yasalarla da var olduktan sonra herhangi bir şekilde kontrol edilmezler, bilinçsiz bir biçimde hareket ederler. Bu yasalar sürekli kendilerini aynı şekilde tekrar ettiği için belli bir düzen yaratacak güce sahip oluyorlar.

Doğa yasaları tesadüfi değildir sonuçları tesadüfidir. Mesela bir elmanın yere mi düşeceği, kafanıza mı düşeceği tesadüfidir. Örnekler çoğaltılabilir.

Evrim sandığınız gibi tesadüfi ve rastlantısal olarak gerçekleşmez.

Evrim kademe kademe, sürekli olarak, çok yavaş bir şekilde ilerleyen bir süreçtir.

Evrimde hiç mi tesadüflük yok var elbette. Mutasyonlar ve genetik sürüklenme tesadüfi gerçekleşir. Ama çıkıp evrim rastgele, tesadüfi oluşan bir süreç diyemezsiniz. Yukarıdaki elma örneği gibi tesadüfi olaylarda meydana geliyor bu süreçte. Evrimde beklenmedik, öngörülemez şekilde meydana gelen durumlar olabiliyor. Bunlar doğanın bir gerçeğidir.

Eğer ki evrim her şeyi tesadüflerle açıklasaydı bugün bilim dünyasında kabul gören bir teori olamazdı. Yüzbinlerce evrim hakkında makale, ders kitapları vb. şeyler yayınlanamazdı.

Evrimin tasarımcısı yok çünkü. Evrim kördür, geleceği göremez, krizleri önleyemez. Evrim her şeye kadir değildir. Daha çok deneme yanılmaya dayanan krizleri yatıştıran bir işleyişe sahiptir. Hiçbir DNA molekülü mesajın bir bölümü değiştiğinde sonuçlarını öngörecek kadar bilge değildir, evrim öngörmez.

1630131270904.png


Mağaralarda yaşayan tetra balığı olarak da bilinen Astyanax mexicanus gözleri olmasina rağmen doğuştan kör doğar. Bu balığın göz çukurları halen bulunmaktadır ancak bu çukurlar arasinda gözler asla içinde oluşmaz. Karanlık mağaralardaki sularda yaşayan bu türün, gözlere ihtiyacının olmamasından ötürü, zaman içerisinde giderek körelmiştir.

Bu türün varlığı bile kusursuz yaratıcı fikrini çürütmeye yeter de artar. Kusursuz bir yaratıcı doğuştan kör yaratacağı varlığa ne diye göz versin.

1630131363878.png



Omurgalı hayvanlarda böyle bir sinir mevcut. Bu sinir bloğu beyinden gırtlağa kadar uzanıyor. Bu sinirin olayı ne değinelim biraz.

Beyinden çıkan bu sinir ile gırtlak arasında en fazla 5-10 CM var. Sinir gırtlağa kısa yoldan varmak yerine görseldeki zürafa gibi kısa yoldan gitmiyor metrelerce dolaşıp kalbin etrafından dönüp, tekrardan yukarı çıkıp beyne ulaşıyor.

Neden böyle yapıyor kısa yol varken uzun yolu seçiyor sebebi evrim. Bir tasarımcı yapsaydı eğer böyle bir yol izlemezdi elbette.

Gırtlak siniri 400 milyon yıl önce balık benzeri canlılarda beyinden kalbin yakınındaki solungaçlara bağlantı sağlamak için evrimleşmişti. O zamanlar sinir bloğu kısa yolu izliyordu, uzun yolu değil.

1630131400926.png



Tiktalik benzeri balıklar karaya çıktı, milyonlarca yılda karada boyunları uzadı, gırtlak sinirleri kalp civarındaki atardamarlardan dolaştığı için uzayan boyunlara adapte olmak zorunda kaldı. Böylece 5-10 CM'lik mesafeyi 5 metre dolaşır hale geldiler. İnsanda da bu sinir var ve kısa yolu seçmez uzun yolu seçer.

Bir tasarımcı daha önceki çizim tahtasına geri dönebilir, önceki tasarımını çöpe atıp daha mantıklı bir çizim yapabilir. Evrim ise daha önceki çizim tahtasına geri dönemez. Tasarımcının öngörüsü vardır, ancak evrimin öngörüsü yoktur.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Uzay ve zamanın dar ölçeğinde, her birimiz bütün atalarımızın ve yaşamlarındaki anahtar olaylar olan zaman ve şansın sonucuyuz. Daha da küçük, mikroskobik ölçekte, genetik miramızı, sperm hücrelerinin rastlantısal kaderine borçluyuz.

İnsan, bütün kibriyle, üstün bir yaratıcının müdahalesine layık olduğuna inanır. Daha alçakgönüllü ve daha doğru olan ise, insanın hayvanlardan yaratıldığıdır.
 
Son düzenleme:
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı