Almanya 4 gün yaptıklarım

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bence moderatörler banlamamalı böyle insanları. Çünkü gerçekten yaratıcılar. Ama bu yeteneklerini Wattpad veya gerçek hayatta dizilere, filmlere senaryo yazmaları veyahut kitap yazmaları daha mantıklı olur diye düşünüyorum.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yaklaşık 4.5 gündür batı Almanya'dayım.
Yaşım 25.

Aile birleşimi yoluyla oturum hakkını elde etmiştim.

Yaşadığım yer nispeten küçük bir şehir 3 4 bin nufuslu ama gerekli tüm mecralar mevcut.
Alış veriş merkezleri, mağazalar, postane, banka vs sadece hastane yok oda 30 km falan uzaklıkta.
Deichmann falan burada var mesela Lidlın devasa bir marketi var. Penny var DM say say bitmez. Almanlar daişmann diyor Türkiye'de Daihmann demeye alıştık biraz zor oldu düzeltmem.

Daihmann diye Avusturyalılar söylüyormuş. Almanlar ich=iş Avusturyalılar ich= ih diye okuyor. Fark bundan kaynaklı.

Uçakta gece geldiğim için pek bir şehir yapılaşmasını inceleme şansım olmadı ama malum günümüz teknoloji devri Google Earth'ten bakılabiliyor.

Almanlar şehirlerini bizim gibi balık istifi şeklinde kurmamışlar. Yatay mimari ve
Öbek öbek bir şehirleşme yolunu seçmişler.

Benim yaşadığım çevre böyle öbek öbek şehirlerin birbirlerine uzaklığı 3er 5 er km ve evler ekseri tek kat 2 kat ve 3 kat olarak yapılanmış 4 kat çok nadir gördüm yok denecek kadar az.
Bu yüzden eğer ki yaşadığımız şehirde bir ihtiyacımızı karşılayamıyor isek başka bir şehre gidiyoruz araba ile 5 dakika 10 dakikada ve ihtiyacımızı öyle karşılıyoruz.

Benim yaşadığım şehir safi tipik Almanların yaşadığı bir yer suriyeli hiç görmedim yok galiba. Çok nadir Afrika azınlık var.
Türk çok ama Almanlar tam alman ve eski geleneksel Almanlardan oluşuyor.
Almanlar biraz biraz soğuk ve katı pek güldüklerine rastlamadım Ama çok disiplinliler ve çok saygılılar. Ve çok kuralcılar. Konuşmaları bile çok ciddi.
Yaşadığım bir olayı anlatayım alışverişten gelmiştik arabayı bizim evin garajına koyduk poşetleri eve çekerken cadde üzerine arkamıza bir tane yaşlı alman durdu ama yolu kapatmadı yolda hala trafik akıyordu ama bariz oraya park yasaktı.
Karşı evden bir tane yaşlı alman çıktı 30 metreden bağırdı -"oraya neden park ediyorsun polisi çağıracağım oraya park etmek yasak gibisinden bir şeyler söyledi. -"

Öbür almanda cevap olarak "bugün iyi uyanmadın mı"gibisinden cevaplar verdi çok şaşırdım sonra baya bağırıştılar sustular 😂

Trafik konusunda asla taviz yok geçiiş üstünlüğü yayaya ait ben türkiyedeyken hep arabaya yol veriyordum ki vermek zorundayım yoksa sakat kalabilirim.
Burada da öyle yapmayı denedim fakat olmadığını çaktım çünkü araba sizi görünce 50 metrede bile olsa yavaşlıyor. Ve siz geçiyorsunuz
Yaşadığım bir olay yine araba viraj dönecekti arkasında falan araba yoktu ben eşimle beraber durdum baktım adamda durdu eliyle geç işareti yaptı bize biz geçtik evimize gittik.
Yani yaya her zaman öncelik durumunda.
Bizim şehir lokasyon olarak 3-4 bin nufuslu fakat dediğim gibi sık sık şehirler olduğu için 50 km çapta belki 300 bin insan var 150 km çapta 5 milyon insan var. Çünkü Köln Frankfurt düsseldorf Dortmund buralar bize 100 km.

Doğaya karşı bir korumacılık var çevre çok önemli herkes yollara ve otlara iyi bakıyor.
Dayım gilin Köyünün içinde giderken yolda ağaçlar gördüm bildiğin yolun sol şeridini Ya da sağ şeridini işgal etmiş ağaçlar belki 30 40 yıllık ağaçlar 4 metre falan boyunda ama birsürü var belli mesafelerle. Dedim bu ağaçlar niye yolun ortasında duruyor? Devlet koruyor dedi.
Etrafınıda taş örmüşler. 😂 Araba ağacın yanından geçiyor yoluna devam ediyor. No problem.
Bizim Türkiye'de kaldırımda ki ağaçları kestiklerini gördüm çok defa 😂

Gel gelelim ekonomiyeee.
Arkadaşlar öncelikle şunu söyleyim
Burada nüfus yaşlı olduğu için deli gibi işciye ihtiyac var.
Ve benim şaşırdığım her küçük şehirde en az 5 6 fabrika var. Bizim burada köylerde bile 3 4 fabrika var Ya da büyük kargo depoları var.
Bugün Türk marketine giderken 25 km yol yaptık sadece yol kenarında belki en az 10 15 fabrika gördüm.

Adamlar her yere fabrika açmışlar artık sormaktan bıktım bu ne bu ne diye soruyorum.
Dayım gilin köyünde 200 hane falan var adam oraya trafik levha fabrikası açmış dev gibi.
Daha nice fabrikalar var.
Burada bir diğer dikkat ettiğim şey rüzgar türbinleri evet her yer rüzgar türbini ve devasa büyüklükte.
Şaşırdığım nokta ise verimlilikleri idi inanamadım gözlerime.
Arkadaşlar akşam üzeri yol kenarında rüzgar türbinini gördüm deli gibi dönüyordu Bu da deli gibi enerji anlamına geliyor.
Ki keza yol kenarında devasa güneş tarlaları vardı.
Şaşırdığım bir diğer nokta ise arkadaşlar burada her yer orman müthii derecede verimli topraklar var ve boş arazi var fakat ekilmiyor. Hayret ettim.
Evet belki Türk kafasıyla düşünüyorum her yer bomboş fakat bir sürü ot var. Daha sonra baktım buralar meraymış ve burada inekler otluyor.
İnanılmaz besili inekler var 500 600 KG et çıkar ve ben yem verdiklerini pek düşünmüyorum çünkü ot çok fazla.
Giyim ucuz ama marka alırsan pahalı Türkiye'de olduğu gibi.
Ayakkabılar marka alırsan pahalı mesela 60 70 € ama orijinal ayakkabı alıyorsun sonuçta. Ha ben marka giymeceğim dersen muadil 10 numara ayakkabılar var 15 20 €.
Aynı şekilde son derece kaliteli Sweatshirtler kapşonlarda öyle markasızlar 7 € falan.
Benim marka takıntım yok. O yüzden sıkıntı olmuyor.
Şu anlık Türkiye'den getirdiğim Nike fila ayakkabılar var onları giyiyorum. Onlar burada pahalı.
Arkadaşlar şunu söyleyim marka varsa karşısısında da mutlaka ucuz bir muadili var yani bu yüzden hiç sıkıntı yok.
Mesela ben terlik alacaktım Deichmanndan banyo için.
Baktım 2 3 çeşit var 2 tanesi hosuma gitti öbürü markasını unuttum ama kaliteli bir şey 12 € idi öbürü kappa 8 € idi ben kappa aldım.

Evet bir diğer nokta alışveriş gıda.
Arkadaşlar yine şok olduğum bir nokta gıda çok ucuz.
Sadece burada yetişmeyen bazı ürünler çok pahalı ama ekseriyetle çoook ucuz.
Hanıma dedim ki 500 Euro yeter mi market için tabii Türkiye'de gözümüz korkmuş oda dedi yeter.
İlk alışverişi Lidl'dan dünyanın alışverişini yaptık fiş geldi bir baktım 109 € 😂
Ben 400 500€ gözden çıkarmıştım.
Çok kalem var sayılacak ama bir tane örnek vereyim muz en kalitelisi 0.80 cent 3 kilo aldım 2 kişiyiz ben ve eşim yiyemiyoruz kararıyor.
Bir çok kalem böyle 1 Euro ve altı fiyatlara satılıyor.
Burada Alman'lar genelde asitsiz mineralli su içiyor bizde onlardan alıyoruz koli koli normal sudan pek farkı yok.
Ben şişeleri atacaktım eşim atma dedi niye dedim bunlar depozitolu dedi dandik bir plastik şişe iade edince sana adet başı 0.25 cent iade ediyorlar 😂 100 tane iade etsen 25€ onunla tekrar istediğin alışverişi yapabilirsin mesela.



Türk marketi alman marketine göre daha pahalı.
Türk marketinden 225 € alışveriş yapmışız
Alman marketinden dünyanın eşyasını almamıza rağmen 109 €
Tabii biz mutfak alış verişini yeni yaptığımız için ilk ay biraz çok abandık çünkü temel gıda maddeleri aldık ama şunu söyleyim.
2 kişilik bir aile ne kadar yerse yesin lüks olarak.
300 Euro anca yer o bile fazla.
Biz öbür ay 250 € falan gıda alışverişi yapacağımızı tahmin ediyoruz.
Türk marketinden:
  • 3 KG kırmızı et
  • 3 KG kıyma
  • 3 KG tavuk eti aldık
56€ ödedik.
Her şey çok hesaplı salamlar sucuklar bedava.
100 gr pastırma 2€.
Sebzeleri alman marketinden alıyoruz çünkü çok kaliteli ve taze ürünler var ve çok ucuz.
Yani arkadaşlar 1600€ maaşı olan bir birey çok rahatlıkla ailesini geçindirir ve rahat yaşar.

Bu bölge için konuşuyorum arabanız yok ise bir ayağınız yok gibi. Bizim burada taksi maksi toplu taşıma yok.
Bu yüzden:
Ben ilk etap 4 kapılı Opel Corsa benzinli arıyorum şu an yaklaşık piyasası 1000 ile 1500€ arası. 2 kapılıları 600 700 falan.

İşim hazır biraz sağlığım iyi değil diş apsesi falan var bu yüzden 2 hafta sonra başlayacağım 1600 1700 civarı maaş var en az.
Bundan sonra Almanya'da Ek iş imkanı yığınla var. İster git pizza dağıt ister kargo da paket taşı.
Saatliği 10€ kemiksiz net.
Bununla beraber 2bin € civarı falan gelir hesaplıyorum sadece kendimin.
Eşimde çalışıyor 1200 şu an onun maaşı.
Zaten 8 saat çalışıyorsun. Ve bir ekleme yaparsak 5 bin üstü maaşın varsa Ultra lüks bir hayatın oluyor 1 2 seneye Porsche alır burada insan. O yüzden Almanya'da gelir dengesini çok güzel oturtmuşlar kimse kolay kolay 5 bin€ kazanamıyor. Kazanırsın ama zor.

Başkaa başkaaaaa evimiz kira ama merkezde cadde üzeri 480 € kirası var zeminden tek katlı ama 2 daire var ev sahibi Türk, üstte Bulgaristan Türk'ü bir aile oturuyor.

Doğalgazlı küçük bir şey stüdyo daire gibi 50 55m2.
Banyosu mutfağı salonu var bir tane de yatak odası var.
2 kişiyiz zaten bize yetiyor.

Çok kasıntıya gerek yok Türkiye'de de böyleydim 3 5 ay sonra daha büyük bir eve çıkarız 3 oda 1 salon şu an tadilatta orası bekliyoruz oranın kirası da 500€ fakat yakıt falan ödemeyeceğiz. Ev sahibine ait yakıt. Buna sıcak kira deniliyor.

Almanya'da böyle bir sistem var soğuk kira ve sıcak kira diye ikiye ayırmışlar kiralık evleri.
Şuan oturduğumuz ev soğuk kira.
Yani biz kira ödüyoruz ve doğalgaz ve su bize ait.
Fakat sıcak olursa bunu ev sahibi karşılıyor kiracı sadece kira ödüyor.
Durum böyle.

Telefon takıntısı olan bir birey değilim lüks takıntım hiç yok.
Bunun için buradan 2 yıldır cillop gibi kullandığım ve 1 kere bozulan ve yeni anakartını değiştirdiğim bir Note 4 telefonum vardı bunu buraya kullanırım diye getirmiştim.
Bunun için kart alayım dedim akrabalar telefon al dedi niye dedim daha ucuza alırsın dediler nasıl? Dedim.

Buradan atladık 10km ilerideki bir Vodafone bayiine sahibi genç bir Türk idi.
Bunun için ben konuşup soru sorabildim rahat rahat.

Zaten eşim doğuştan Almanya'da doğduğu için Almancası Almanlar gibi sıkıntı olmuyor şimdilik.

Sordum kart ne kadar falan eğer sadece kart alırsam ve 4 GB paket yaparsam aylık 20€ imiş.
Fakat ben telefon aldım Note 9 ve yanında aylık sınırsız Almanya içi konuşma her yöne ve 17 GB interneti var 2 sene boyunca 52 € ödeyeceğim.

Zaten internet faturası ödesem bu kadar öderdim benim için telefon bedavaya geldi.
8 Euro'da eşya sigortası varmış onu da yaptırdım eğer ki benim hatamdan bile olsa telefonu düşürüp kırsam telefon ücretsiz yapılıp tekrar geliyorumuş.

Toplam aylık 60€ geldi.
Telefonum cuma günü geliyor insallah.
Note 4'ü de teyze oğluyla anneme göndereceğim 10 gün sonra kullansın diye böylece onun telefonuda model yükselmiş olacak bir taşta iki kuş 😂

Yani arkadaşlar sosyal yönden ve annemi babamı özlemem yönünden biraz sıkıntılarım olacak fakat durum vaziyet şu an böyle.

Editlerim aklıma geldikçe.

1. Edit:

Ha bu arada en dikkat ettiğim şey en çok trafikte Volkswagen var hatchback arabalar trafikte çok fazla.
Mercedes tabii baba araba bunun jip olan GLK'ya çok biniyorlar.
BMW çok nadir gördüm 😂😂😂 galiba bizim Türk mütahit çocuklarına yetiştirmekten burada araba kalmadı.

Audi'yi de sık sık görüyorum.

Yaşlı Almanlar Mercedes'e biniyor genelde 80 model Mercedes binen alman gördüm

30 yaş üstü almanlar genelde sıfır hatchback araba kullanıyorlar.
Zaten bir çok evin kapısında bir normal iş arabası oluyor Opel Corsa tarzı bitanede normal binek aracı var. Arabada sıkıntı yok.
Dün köyün birinde Nissan GTR gördüm 😂😂

Edit edit:

Arkadaşlar kitaplar burada çok ucuz Almancamı geliştirmek için bir roman aldım kitaptan anlarım kalitesini de anlarım bu kitabı Türkiye'den alsaydım en az 20 TL vermek zorundaydım
Burada sadece 2€ 😂


Dün 30 Haziran olduğu için alamadık bugün alacağız
İlk arabamız olduğu için senelik sigortası yüksekmiş ilerleyen senelerde kaza yapmazsak bu oran düşüyormuş.

Türkiye'de halimi merak edenler oluyor Türkiye'de en hard biçimde ticaret yapmış ve insanları tanımış biriyim çek senet her türlü üç kağıdı gördüm her türlü dolandırıcıyı gördüm bizatihi kendim dolandırıldım 😂

Bundan mütevellit insanları artık göz bebeğinden karakterini okuyabiliyoruz.

Çok şükür tefeciye falan bulaşmadım. Ama hala almam gereken 15binlik senedim var son ödemesi 6 ay sonra insallah öderler onu da.

Bu arada ailemden kalan gayrimenkul olarak X milyon TL bir maddi değerli arsalarında tek varisiyim
Ama ben buna ömür bağlamadım neden acaba?
Aşağıda yorumda yazdım.

Ben Türkiye'de 30 bin TL maaş almak yerine gelirim burada 3bin€ yu yeğlerim. Çünkü ticarette insanlara güven ortamının olmadığı bir yerde ben o parayla ticaret yapamam.



4.5 günlük yeni edit:

Yarın 5. Günüm dün komple evdeydim pek bir yere çıkmadık bugün ise anmeldung(ikametgah) yaptırmak için buradaki resmi daireye gittik yani nufüs müdürlüğü gibi bir yer oradan kayıt yaptırdık.

Burada ikametgah için ev sahibinin imzası gerekiyorumuş onun için geciktik.
İkametgaha bakan bayan memur benim Türk kimliğimi eline aldı şaşırdı yeni kimlik olduğu için galiba ilk defa görmüş baya inceledi buradaki Türk'ler zaten az o yüzden şaşırdı yanındaki diğer memura gösterdi bak yeni kimlik falan dedi.

Galiba bu sefer bizi kıskandılar😂
Sonra dinimizi sordu bu bana ilginç geldi.
Müslim dedik.

Tip olarak mavi- yeşil gözlü sarışınım belki o yüzden sormuş olabilir diye düşünüyorum.

Buradaki çoğu devlet memurunun hippi gibi tipleri var bazıları uzun saç bazıları uzun sakal piercing küpe takanlar var badem bıyıktan sonra alışmak zor.
Yine de badem bıyığı tercih ederim. 😂

Burada da diğer dikkat ettiğim nokta bekleme yerinde sıra beklerken gelen almanlar -haallooo Ya da -morgeeen diyor tanımasa bile giderken de kim olursa olsun -schüsssss diyor
Almanlar soğuk ama Bir de bu yanları var.


Burayı halledip çıktıktan sonra 150 km ötede ki ismini bilmediğim bir şehire kendime internetten bulduğumuz arabayı almak için gittik.
Yol bildiğimiz alman otobanı Türk otobanına kıyasla bariz yollar daha eski ama bakımlı ve yollar tertemiz.

Gittiğimizde aracı satan şahıs 40 küsür yaşlarında bir suriyeliymiş nerelisin dedik damascus şam dedi almancası güzeldi savaştan önce geldiği belli oluyordu belki en az 20 yıldır Almanya'da yaşıyor.

Aracı bayan kullanıyormuş daha önce ama bu satıyor.
Araç 2003 model Opel Corsa benzin 4 kapı 1.0 motor 153bin km'de internete koyduğu fiyat 1150€ bizim dayı gitmeden 950€'ye pazarlığı kapatmış bana söylemedi sonradan süpriz oldu bana da ayrıca aracın benzin deposu da yarımdı 😂
Suriyeli adama parayı verdik baktım 2017- 2018 model bir Audi station wagon arabanın kapısını açtı bize arabanın evraklarını verdi. Adamın kendi şahsi aracıydı. Kafamdaki suriyeli algısı zamanla burada değişecek gibi hissediyorum çünkü burada gelir dağılımı hak edene çok güzel ulaşıyor.
Neyse.
Aldık döndük çeyrek depo benzin yakıyor 150 km'de.
100 km'de yaklaşık 6 7 litre benzin yakıyormuş hesabımıza göre burada benzin ortalama 1.5 € bazı yerlerde 1.7€ bizim burada 1.48 €.
11 litre yakmış olsak 16.5€ ile 150 km yol yapmışız demektir.
Araç içi gerçekten çok temizdi.
Arabayı getirmek için geçici kırmızı plaka taktık 50€ maliyeti var.
Arabayı üzerime sigorta yaptırdım Türk ehliyetim olduğu için ve ilk sigortam olduğu için risk primim %100 açıldı Bu da 3 aylık 390€ sigorta ücretine tekabül ediyor
Eğer alman ehliyetim olsaydı %80 olarak açılacaktı.
Bu ücret ilerleyen yıllarda düşüyor.
Şuan benim kardeşim 3 aylık 200€ ödüyor ben 2 katı ödeyeceğim 😂
30 € plaka parası verdim hemen presleyip veriyorlar.
40€'da açılış parası gibi bir ücret ödedim.
Bir de tek seferlik vergi kesecekler onun miktarını bilmiyorum 120 130€ tahmini.


Burada noter falan yok gidiyorsun sana bir kağıt veriyor aracın bilgilerini içeren, arabayı alıp çıkıp geliyorsun.
Sadece aracı sigortalıyorsun.
Gelire oranla bence sakıncası yok.
Bizim bura komple orman olduğu için geyik çok var arabaların önüne çok atlıyorlarmış.
Galiba geyikler içinde sigorta var teyze oğlu onu da sana yaptıralım dedi çünkü geyik önüne atlarsa araba pert olur dedi.
Onunda maliyeti aylık 15€ falanmış.
Onu düşüneceğim.


Arkadaşlar burada belli bir takvim günü oluyormuş o gün herkes çöpünü sarı poşetlere koyup 1 gece önceden dışarıya bir noktaya bırakıyorlarmış çöpçü gelip götürüyormuş bu uygulama benim çok hoşuma gitti.

Diğer bir nokta ise buradaki işcilerin tamamı paydos yemeğini evden hazırlayıp iş yerine götürüyorlar.
Evi yakın olan evine gidip yiyor.
Çok nadir oranda dışarda yiyorlarmış mecbur kalırlarsa.
Burada iş yerine yemek götürmek bir kültürmüş.
Eskiden bizim memurlar yapardı.

Türkiye'de ben çocukken benim memur babamda götürürdü. Daha sonra Türkiye kapitalistleşince bu kültür kayboldu şimdi götürsen dalga geçer ezerler galiba.
İşte bak dünyanın en sağlam ekonomilerinden birine sahip Almanya'da işciler yemeğini iş yerine evden götürüyor.

Yeri geliyor folyoya sarıyorlar yeri geliyor saklama kaplarına koyup götürüyorlar.
Bu erdemli davranışı ben çok sevdim.
Sağlıcakla kalın.

Yeni edit:

Burada Suriyelileri hiç kimse sevmiyor ne Almanlar ne de Türk'ler.
Alınan vergileri suriyelilere yediriyorlarmış öyle söylüyorlar.
Devlet formalite icabı boş durmasınlar diye bunlara yolları süpürttürüyorlarmış ve 3K€ yakın maaş veriyormuş.
Vergi yok ailelerini Almanya'ya çok kolay getirebiliyorlar.
Sosyal hakları çok fazla ve bir yere gittikleri zaman sıra beklemiyorlarmış Bu da Suriyelilere karşı bir antipati oluşturmuş.


Edit
Köy yolları bile 1. kalite asfalt yağ gibi akıyor namussuz.
Bütün köy ve kasabaların içinde radar var 50km hız sınırı var.
Eğer geçersen yüzünün fotoğrafını çekip postayla yolluyorlar.
100€ cezası varmış.
Otobanda bir radar gördüm teyze oğlu bu radarın değeri 1M € dedi ne kadar doğru bilmiyorum.

Normal yollarda hız sınırı 70.

Postacılık hizmeti aşmış kendini. Bak gelişmiş demiyorum aşmış.
Bütün her şey posta ile hallediliyor.
Hergün posta kutumuzu kontrol ediyoruz.
En geç 1 -2 günde posta geliyor.


Alt yapı tamamen bitmiş sadece makyaj dekorasyon yapılıyor.
Yeni ev yapımı çok nadir Evler eski olduğu için bol bol tadilat işi var. Evler 50 100 yıllık ama kaya gibi.

=Edit eşya konusu=

Şöyle bir şey daha var örneğin eşya aldığımız zaman € kuruna aldığımız için örneğin TR'de bir yatak alacağız 1500TL Almanya'da yatak alacağız 1500€.
Ama bu oranda da kalite yükseliyor şöyle.
Mesela bizim yatak buranın standardı olan 1200€'luk bir yatak bildiğimiz standart bir yatak Almanya'ya göre. Ama bu yatak TR'de 7 8 bin TL eder ki haliyle lüks sınıfına girer.
Yani bura standardına göre otomatikmen kaliteli bir yatakta yatmış oluyorsun ki öyle hemen fark belli oluyor.
Aynı şekilde çoğu banyolarda özeliklede banyonuz genişse jakuzi koymak normal ve standart bir olay haline gelmiş.
Çünkü ucuz ama Türkiye'de lüks.
Koltuklar dolaplar mutfak eşyaları TV'ler aynı olay geçerli.
Kısaca Burada standart olan çoğu eşya ve ürün TR'de lüks sayılmakta.
Okumaya üşendim.
 
Türkiye'de Amerikan rüyası yaşayan bir üye vardı. Profil resmini falan ABD bayrağı yapmıştı. ABD'yi geziyorum diye konu vs. açıyordu.

Bu da onun gibidir Allah bilir. Oğlum ne gerek var böyle fake konulara :D Profilini de gizlemiş :D
 
İleride imkanım olursa bende oralara kaçmayı düşünüyorum. Bunun için tabiki yabancı dilde çok önemli. Kursa falan gideceğim. En yaşanacak şehir Almanya diye düşünüyorum. Umarım geri gelmezsiniz ve gelmeyin de zaten :)
 
Yaklaşık 4.5 gündür batı Almanya'dayım.
Yaşım 25.

Aile birleşimi yoluyla oturum hakkını elde etmiştim.

Yaşadığım yer nispeten küçük bir şehir 3 4 bin nufuslu ama gerekli tüm mecralar mevcut.
Alış veriş merkezleri, mağazalar, postane, banka vs sadece hastane yok oda 30 km falan uzaklıkta.
Deichmann falan burada var mesela Lidlın devasa bir marketi var. Penny var DM say say bitmez. Almanlar daişmann diyor Türkiye'de Daihmann demeye alıştık biraz zor oldu düzeltmem.

Daihmann diye Avusturyalılar söylüyormuş. Almanlar ich=iş Avusturyalılar ich= ih diye okuyor. Fark bundan kaynaklı.

Uçakta gece geldiğim için pek bir şehir yapılaşmasını inceleme şansım olmadı ama malum günümüz teknoloji devri Google Earth'ten bakılabiliyor.

Almanlar şehirlerini bizim gibi balık istifi şeklinde kurmamışlar. Yatay mimari ve
Öbek öbek bir şehirleşme yolunu seçmişler.

Benim yaşadığım çevre böyle öbek öbek şehirlerin birbirlerine uzaklığı 3er 5 er km ve evler ekseri tek kat 2 kat ve 3 kat olarak yapılanmış 4 kat çok nadir gördüm yok denecek kadar az.
Bu yüzden eğer ki yaşadığımız şehirde bir ihtiyacımızı karşılayamıyor isek başka bir şehre gidiyoruz araba ile 5 dakika 10 dakikada ve ihtiyacımızı öyle karşılıyoruz.

Benim yaşadığım şehir safi tipik Almanların yaşadığı bir yer suriyeli hiç görmedim yok galiba. Çok nadir Afrika azınlık var.
Türk çok ama Almanlar tam alman ve eski geleneksel Almanlardan oluşuyor.
Almanlar biraz biraz soğuk ve katı pek güldüklerine rastlamadım Ama çok disiplinliler ve çok saygılılar. Ve çok kuralcılar. Konuşmaları bile çok ciddi.
Yaşadığım bir olayı anlatayım alışverişten gelmiştik arabayı bizim evin garajına koyduk poşetleri eve çekerken cadde üzerine arkamıza bir tane yaşlı alman durdu ama yolu kapatmadı yolda hala trafik akıyordu ama bariz oraya park yasaktı.
Karşı evden bir tane yaşlı alman çıktı 30 metreden bağırdı -"oraya neden park ediyorsun polisi çağıracağım oraya park etmek yasak gibisinden bir şeyler söyledi. -"

Öbür almanda cevap olarak "bugün iyi uyanmadın mı"gibisinden cevaplar verdi çok şaşırdım sonra baya bağırıştılar sustular 😂

Trafik konusunda asla taviz yok geçiiş üstünlüğü yayaya ait ben türkiyedeyken hep arabaya yol veriyordum ki vermek zorundayım yoksa sakat kalabilirim.
Burada da öyle yapmayı denedim fakat olmadığını çaktım çünkü araba sizi görünce 50 metrede bile olsa yavaşlıyor. Ve siz geçiyorsunuz
Yaşadığım bir olay yine araba viraj dönecekti arkasında falan araba yoktu ben eşimle beraber durdum baktım adamda durdu eliyle geç işareti yaptı bize biz geçtik evimize gittik.
Yani yaya her zaman öncelik durumunda.
Bizim şehir lokasyon olarak 3-4 bin nufuslu fakat dediğim gibi sık sık şehirler olduğu için 50 km çapta belki 300 bin insan var 150 km çapta 5 milyon insan var. Çünkü Köln Frankfurt düsseldorf Dortmund buralar bize 100 km.

Doğaya karşı bir korumacılık var çevre çok önemli herkes yollara ve otlara iyi bakıyor.
Dayım gilin Köyünün içinde giderken yolda ağaçlar gördüm bildiğin yolun sol şeridini Ya da sağ şeridini işgal etmiş ağaçlar belki 30 40 yıllık ağaçlar 4 metre falan boyunda ama birsürü var belli mesafelerle. Dedim bu ağaçlar niye yolun ortasında duruyor? Devlet koruyor dedi.
Etrafınıda taş örmüşler. 😂 Araba ağacın yanından geçiyor yoluna devam ediyor. No problem.
Bizim Türkiye'de kaldırımda ki ağaçları kestiklerini gördüm çok defa 😂

Gel gelelim ekonomiyeee.
Arkadaşlar öncelikle şunu söyleyim
Burada nüfus yaşlı olduğu için deli gibi işciye ihtiyac var.
Ve benim şaşırdığım her küçük şehirde en az 5 6 fabrika var. Bizim burada köylerde bile 3 4 fabrika var Ya da büyük kargo depoları var.
Bugün Türk marketine giderken 25 km yol yaptık sadece yol kenarında belki en az 10 15 fabrika gördüm.

Adamlar her yere fabrika açmışlar artık sormaktan bıktım bu ne bu ne diye soruyorum.
Dayım gilin köyünde 200 hane falan var adam oraya trafik levha fabrikası açmış dev gibi.
Daha nice fabrikalar var.
Burada bir diğer dikkat ettiğim şey rüzgar türbinleri evet her yer rüzgar türbini ve devasa büyüklükte.
Şaşırdığım nokta ise verimlilikleri idi inanamadım gözlerime.
Arkadaşlar akşam üzeri yol kenarında rüzgar türbinini gördüm deli gibi dönüyordu Bu da deli gibi enerji anlamına geliyor.
Ki keza yol kenarında devasa güneş tarlaları vardı.
Şaşırdığım bir diğer nokta ise arkadaşlar burada her yer orman müthii derecede verimli topraklar var ve boş arazi var fakat ekilmiyor. Hayret ettim.
Evet belki Türk kafasıyla düşünüyorum her yer bomboş fakat bir sürü ot var. Daha sonra baktım buralar meraymış ve burada inekler otluyor.
İnanılmaz besili inekler var 500 600 KG et çıkar ve ben yem verdiklerini pek düşünmüyorum çünkü ot çok fazla.
Giyim ucuz ama marka alırsan pahalı Türkiye'de olduğu gibi.
Ayakkabılar marka alırsan pahalı mesela 60 70 € ama orijinal ayakkabı alıyorsun sonuçta. Ha ben marka giymeceğim dersen muadil 10 numara ayakkabılar var 15 20 €.
Aynı şekilde son derece kaliteli Sweatshirtler kapşonlarda öyle markasızlar 7 € falan.
Benim marka takıntım yok. O yüzden sıkıntı olmuyor.
Şu anlık Türkiye'den getirdiğim Nike fila ayakkabılar var onları giyiyorum. Onlar burada pahalı.
Arkadaşlar şunu söyleyim marka varsa karşısısında da mutlaka ucuz bir muadili var yani bu yüzden hiç sıkıntı yok.
Mesela ben terlik alacaktım Deichmanndan banyo için.
Baktım 2 3 çeşit var 2 tanesi hosuma gitti öbürü markasını unuttum ama kaliteli bir şey 12 € idi öbürü kappa 8 € idi ben kappa aldım.

Evet bir diğer nokta alışveriş gıda.
Arkadaşlar yine şok olduğum bir nokta gıda çok ucuz.
Sadece burada yetişmeyen bazı ürünler çok pahalı ama ekseriyetle çoook ucuz.
Hanıma dedim ki 500 Euro yeter mi market için tabii Türkiye'de gözümüz korkmuş oda dedi yeter.
İlk alışverişi Lidl'dan dünyanın alışverişini yaptık fiş geldi bir baktım 109 € 😂
Ben 400 500€ gözden çıkarmıştım.
Çok kalem var sayılacak ama bir tane örnek vereyim muz en kalitelisi 0.80 cent 3 kilo aldım 2 kişiyiz ben ve eşim yiyemiyoruz kararıyor.
Bir çok kalem böyle 1 Euro ve altı fiyatlara satılıyor.
Burada Alman'lar genelde asitsiz mineralli su içiyor bizde onlardan alıyoruz koli koli normal sudan pek farkı yok.
Ben şişeleri atacaktım eşim atma dedi niye dedim bunlar depozitolu dedi dandik bir plastik şişe iade edince sana adet başı 0.25 cent iade ediyorlar 😂 100 tane iade etsen 25€ onunla tekrar istediğin alışverişi yapabilirsin mesela.



Türk marketi alman marketine göre daha pahalı.
Türk marketinden 225 € alışveriş yapmışız
Alman marketinden dünyanın eşyasını almamıza rağmen 109 €
Tabii biz mutfak alış verişini yeni yaptığımız için ilk ay biraz çok abandık çünkü temel gıda maddeleri aldık ama şunu söyleyim.
2 kişilik bir aile ne kadar yerse yesin lüks olarak.
300 Euro anca yer o bile fazla.
Biz öbür ay 250 € falan gıda alışverişi yapacağımızı tahmin ediyoruz.
Türk marketinden:
  • 3 KG kırmızı et
  • 3 KG kıyma
  • 3 KG tavuk eti aldık
56€ ödedik.
Her şey çok hesaplı salamlar sucuklar bedava.
100 gr pastırma 2€.
Sebzeleri alman marketinden alıyoruz çünkü çok kaliteli ve taze ürünler var ve çok ucuz.
Yani arkadaşlar 1600€ maaşı olan bir birey çok rahatlıkla ailesini geçindirir ve rahat yaşar.

Bu bölge için konuşuyorum arabanız yok ise bir ayağınız yok gibi. Bizim burada taksi maksi toplu taşıma yok.
Bu yüzden:
Ben ilk etap 4 kapılı Opel Corsa benzinli arıyorum şu an yaklaşık piyasası 1000 ile 1500€ arası. 2 kapılıları 600 700 falan.

İşim hazır biraz sağlığım iyi değil diş apsesi falan var bu yüzden 2 hafta sonra başlayacağım 1600 1700 civarı maaş var en az.
Bundan sonra Almanya'da Ek iş imkanı yığınla var. İster git pizza dağıt ister kargo da paket taşı.
Saatliği 10€ kemiksiz net.
Bununla beraber 2bin € civarı falan gelir hesaplıyorum sadece kendimin.
Eşimde çalışıyor 1200 şu an onun maaşı.
Zaten 8 saat çalışıyorsun. Ve bir ekleme yaparsak 5 bin üstü maaşın varsa Ultra lüks bir hayatın oluyor 1 2 seneye Porsche alır burada insan. O yüzden Almanya'da gelir dengesini çok güzel oturtmuşlar kimse kolay kolay 5 bin€ kazanamıyor. Kazanırsın ama zor.

Başkaa başkaaaaa evimiz kira ama merkezde cadde üzeri 480 € kirası var zeminden tek katlı ama 2 daire var ev sahibi Türk, üstte Bulgaristan Türk'ü bir aile oturuyor.

Doğalgazlı küçük bir şey stüdyo daire gibi 50 55m2.
Banyosu mutfağı salonu var bir tane de yatak odası var.
2 kişiyiz zaten bize yetiyor.

Çok kasıntıya gerek yok Türkiye'de de böyleydim 3 5 ay sonra daha büyük bir eve çıkarız 3 oda 1 salon şu an tadilatta orası bekliyoruz oranın kirası da 500€ fakat yakıt falan ödemeyeceğiz. Ev sahibine ait yakıt. Buna sıcak kira deniliyor.

Almanya'da böyle bir sistem var soğuk kira ve sıcak kira diye ikiye ayırmışlar kiralık evleri.
Şuan oturduğumuz ev soğuk kira.
Yani biz kira ödüyoruz ve doğalgaz ve su bize ait.
Fakat sıcak olursa bunu ev sahibi karşılıyor kiracı sadece kira ödüyor.
Durum böyle.

Telefon takıntısı olan bir birey değilim lüks takıntım hiç yok.
Bunun için buradan 2 yıldır cillop gibi kullandığım ve 1 kere bozulan ve yeni anakartını değiştirdiğim bir Note 4 telefonum vardı bunu buraya kullanırım diye getirmiştim.
Bunun için kart alayım dedim akrabalar telefon al dedi niye dedim daha ucuza alırsın dediler nasıl? Dedim.

Buradan atladık 10km ilerideki bir Vodafone bayiine sahibi genç bir Türk idi.
Bunun için ben konuşup soru sorabildim rahat rahat.

Zaten eşim doğuştan Almanya'da doğduğu için Almancası Almanlar gibi sıkıntı olmuyor şimdilik.

Sordum kart ne kadar falan eğer sadece kart alırsam ve 4 GB paket yaparsam aylık 20€ imiş.
Fakat ben telefon aldım Note 9 ve yanında aylık sınırsız Almanya içi konuşma her yöne ve 17 GB interneti var 2 sene boyunca 52 € ödeyeceğim.

Zaten internet faturası ödesem bu kadar öderdim benim için telefon bedavaya geldi.
8 Euro'da eşya sigortası varmış onu da yaptırdım eğer ki benim hatamdan bile olsa telefonu düşürüp kırsam telefon ücretsiz yapılıp tekrar geliyorumuş.

Toplam aylık 60€ geldi.
Telefonum cuma günü geliyor insallah.
Note 4'ü de teyze oğluyla anneme göndereceğim 10 gün sonra kullansın diye böylece onun telefonuda model yükselmiş olacak bir taşta iki kuş 😂

Yani arkadaşlar sosyal yönden ve annemi babamı özlemem yönünden biraz sıkıntılarım olacak fakat durum vaziyet şu an böyle.

Editlerim aklıma geldikçe.

1. Edit:

Ha bu arada en dikkat ettiğim şey en çok trafikte Volkswagen var hatchback arabalar trafikte çok fazla.
Mercedes tabii baba araba bunun jip olan GLK'ya çok biniyorlar.
BMW çok nadir gördüm 😂😂😂 galiba bizim Türk mütahit çocuklarına yetiştirmekten burada araba kalmadı.

Audi'yi de sık sık görüyorum.

Yaşlı Almanlar Mercedes'e biniyor genelde 80 model Mercedes binen alman gördüm

30 yaş üstü almanlar genelde sıfır hatchback araba kullanıyorlar.
Zaten bir çok evin kapısında bir normal iş arabası oluyor Opel Corsa tarzı bitanede normal binek aracı var. Arabada sıkıntı yok.
Dün köyün birinde Nissan GTR gördüm 😂😂

Edit edit:

Arkadaşlar kitaplar burada çok ucuz Almancamı geliştirmek için bir roman aldım kitaptan anlarım kalitesini de anlarım bu kitabı Türkiye'den alsaydım en az 20 TL vermek zorundaydım
Burada sadece 2€ 😂


Dün 30 Haziran olduğu için alamadık bugün alacağız
İlk arabamız olduğu için senelik sigortası yüksekmiş ilerleyen senelerde kaza yapmazsak bu oran düşüyormuş.

Türkiye'de halimi merak edenler oluyor Türkiye'de en hard biçimde ticaret yapmış ve insanları tanımış biriyim çek senet her türlü üç kağıdı gördüm her türlü dolandırıcıyı gördüm bizatihi kendim dolandırıldım 😂

Bundan mütevellit insanları artık göz bebeğinden karakterini okuyabiliyoruz.

Çok şükür tefeciye falan bulaşmadım. Ama hala almam gereken 15binlik senedim var son ödemesi 6 ay sonra insallah öderler onu da.

Bu arada ailemden kalan gayrimenkul olarak X milyon TL bir maddi değerli arsalarında tek varisiyim
Ama ben buna ömür bağlamadım neden acaba?
Aşağıda yorumda yazdım.

Ben Türkiye'de 30 bin TL maaş almak yerine gelirim burada 3bin€ yu yeğlerim. Çünkü ticarette insanlara güven ortamının olmadığı bir yerde ben o parayla ticaret yapamam.



4.5 günlük yeni edit:

Yarın 5. Günüm dün komple evdeydim pek bir yere çıkmadık bugün ise anmeldung(ikametgah) yaptırmak için buradaki resmi daireye gittik yani nufüs müdürlüğü gibi bir yer oradan kayıt yaptırdık.

Burada ikametgah için ev sahibinin imzası gerekiyorumuş onun için geciktik.
İkametgaha bakan bayan memur benim Türk kimliğimi eline aldı şaşırdı yeni kimlik olduğu için galiba ilk defa görmüş baya inceledi buradaki Türk'ler zaten az o yüzden şaşırdı yanındaki diğer memura gösterdi bak yeni kimlik falan dedi.

Galiba bu sefer bizi kıskandılar😂
Sonra dinimizi sordu bu bana ilginç geldi.
Müslim dedik.

Tip olarak mavi- yeşil gözlü sarışınım belki o yüzden sormuş olabilir diye düşünüyorum.

Buradaki çoğu devlet memurunun hippi gibi tipleri var bazıları uzun saç bazıları uzun sakal piercing küpe takanlar var badem bıyıktan sonra alışmak zor.
Yine de badem bıyığı tercih ederim. 😂

Burada da diğer dikkat ettiğim nokta bekleme yerinde sıra beklerken gelen almanlar -haallooo Ya da -morgeeen diyor tanımasa bile giderken de kim olursa olsun -schüsssss diyor
Almanlar soğuk ama Bir de bu yanları var.


Burayı halledip çıktıktan sonra 150 km ötede ki ismini bilmediğim bir şehire kendime internetten bulduğumuz arabayı almak için gittik.
Yol bildiğimiz alman otobanı Türk otobanına kıyasla bariz yollar daha eski ama bakımlı ve yollar tertemiz.

Gittiğimizde aracı satan şahıs 40 küsür yaşlarında bir suriyeliymiş nerelisin dedik damascus şam dedi almancası güzeldi savaştan önce geldiği belli oluyordu belki en az 20 yıldır Almanya'da yaşıyor.

Aracı bayan kullanıyormuş daha önce ama bu satıyor.
Araç 2003 model Opel Corsa benzin 4 kapı 1.0 motor 153bin km'de internete koyduğu fiyat 1150€ bizim dayı gitmeden 950€'ye pazarlığı kapatmış bana söylemedi sonradan süpriz oldu bana da ayrıca aracın benzin deposu da yarımdı 😂
Suriyeli adama parayı verdik baktım 2017- 2018 model bir Audi station wagon arabanın kapısını açtı bize arabanın evraklarını verdi. Adamın kendi şahsi aracıydı. Kafamdaki suriyeli algısı zamanla burada değişecek gibi hissediyorum çünkü burada gelir dağılımı hak edene çok güzel ulaşıyor.
Neyse.
Aldık döndük çeyrek depo benzin yakıyor 150 km'de.
100 km'de yaklaşık 6 7 litre benzin yakıyormuş hesabımıza göre burada benzin ortalama 1.5 € bazı yerlerde 1.7€ bizim burada 1.48 €.
11 litre yakmış olsak 16.5€ ile 150 km yol yapmışız demektir.
Araç içi gerçekten çok temizdi.
Arabayı getirmek için geçici kırmızı plaka taktık 50€ maliyeti var.
Arabayı üzerime sigorta yaptırdım Türk ehliyetim olduğu için ve ilk sigortam olduğu için risk primim %100 açıldı Bu da 3 aylık 390€ sigorta ücretine tekabül ediyor
Eğer alman ehliyetim olsaydı %80 olarak açılacaktı.
Bu ücret ilerleyen yıllarda düşüyor.
Şuan benim kardeşim 3 aylık 200€ ödüyor ben 2 katı ödeyeceğim 😂
30 € plaka parası verdim hemen presleyip veriyorlar.
40€'da açılış parası gibi bir ücret ödedim.
Bir de tek seferlik vergi kesecekler onun miktarını bilmiyorum 120 130€ tahmini.


Burada noter falan yok gidiyorsun sana bir kağıt veriyor aracın bilgilerini içeren, arabayı alıp çıkıp geliyorsun.
Sadece aracı sigortalıyorsun.
Gelire oranla bence sakıncası yok.
Bizim bura komple orman olduğu için geyik çok var arabaların önüne çok atlıyorlarmış.
Galiba geyikler içinde sigorta var teyze oğlu onu da sana yaptıralım dedi çünkü geyik önüne atlarsa araba pert olur dedi.
Onunda maliyeti aylık 15€ falanmış.
Onu düşüneceğim.


Arkadaşlar burada belli bir takvim günü oluyormuş o gün herkes çöpünü sarı poşetlere koyup 1 gece önceden dışarıya bir noktaya bırakıyorlarmış çöpçü gelip götürüyormuş bu uygulama benim çok hoşuma gitti.

Diğer bir nokta ise buradaki işcilerin tamamı paydos yemeğini evden hazırlayıp iş yerine götürüyorlar.
Evi yakın olan evine gidip yiyor.
Çok nadir oranda dışarda yiyorlarmış mecbur kalırlarsa.
Burada iş yerine yemek götürmek bir kültürmüş.
Eskiden bizim memurlar yapardı.

Türkiye'de ben çocukken benim memur babamda götürürdü. Daha sonra Türkiye kapitalistleşince bu kültür kayboldu şimdi götürsen dalga geçer ezerler galiba.
İşte bak dünyanın en sağlam ekonomilerinden birine sahip Almanya'da işciler yemeğini iş yerine evden götürüyor.

Yeri geliyor folyoya sarıyorlar yeri geliyor saklama kaplarına koyup götürüyorlar.
Bu erdemli davranışı ben çok sevdim.
Sağlıcakla kalın.

Yeni edit:

Burada Suriyelileri hiç kimse sevmiyor ne Almanlar ne de Türk'ler.
Alınan vergileri suriyelilere yediriyorlarmış öyle söylüyorlar.
Devlet formalite icabı boş durmasınlar diye bunlara yolları süpürttürüyorlarmış ve 3K€ yakın maaş veriyormuş.
Vergi yok ailelerini Almanya'ya çok kolay getirebiliyorlar.
Sosyal hakları çok fazla ve bir yere gittikleri zaman sıra beklemiyorlarmış Bu da Suriyelilere karşı bir antipati oluşturmuş.


Edit
Köy yolları bile 1. kalite asfalt yağ gibi akıyor namussuz.
Bütün köy ve kasabaların içinde radar var 50km hız sınırı var.
Eğer geçersen yüzünün fotoğrafını çekip postayla yolluyorlar.
100€ cezası varmış.
Otobanda bir radar gördüm teyze oğlu bu radarın değeri 1M € dedi ne kadar doğru bilmiyorum.

Normal yollarda hız sınırı 70.

Postacılık hizmeti aşmış kendini. Bak gelişmiş demiyorum aşmış.
Bütün her şey posta ile hallediliyor.
Hergün posta kutumuzu kontrol ediyoruz.
En geç 1 -2 günde posta geliyor.


Alt yapı tamamen bitmiş sadece makyaj dekorasyon yapılıyor.
Yeni ev yapımı çok nadir Evler eski olduğu için bol bol tadilat işi var. Evler 50 100 yıllık ama kaya gibi.

=Edit eşya konusu=

Şöyle bir şey daha var örneğin eşya aldığımız zaman € kuruna aldığımız için örneğin TR'de bir yatak alacağız 1500TL Almanya'da yatak alacağız 1500€.
Ama bu oranda da kalite yükseliyor şöyle.
Mesela bizim yatak buranın standardı olan 1200€'luk bir yatak bildiğimiz standart bir yatak Almanya'ya göre. Ama bu yatak TR'de 7 8 bin TL eder ki haliyle lüks sınıfına girer.
Yani bura standardına göre otomatikmen kaliteli bir yatakta yatmış oluyorsun ki öyle hemen fark belli oluyor.
Aynı şekilde çoğu banyolarda özeliklede banyonuz genişse jakuzi koymak normal ve standart bir olay haline gelmiş.
Çünkü ucuz ama Türkiye'de lüks.
Koltuklar dolaplar mutfak eşyaları TV'ler aynı olay geçerli.
Kısaca Burada standart olan çoğu eşya ve ürün TR'de lüks sayılmakta.
Anlat bakalım Ziyaaa.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

Yeni konular

Geri
Yukarı