Sayın Recep BALTAŞ'ın dergileri benimkilerden az imiş. Ancak taşınmamdan dolayı (Taşınma olayımı arkadaşımız SON GOKU bilir) hanımın gazabına uğramışlar ve hepsi çöpe gitmiştir. Hiçbirşeye üzülmem de, amatör radyo, TRAC, dergilerimin gittiğine üzülürüm.
Bu günlere nasıl geldiğimiz sorusuna gelirsek. Her kaçık insan gibi, gençliğimde ben de müzik dinleme hevesindeydim. Ama o devirlerde değil müzik seti, bir teyp bile almak çoğu kişiler için lüx sayılabilecek bir şey idi. Tabii ki onca para verip alamayacağımız iyi bir müzik aletini, okuduğumuz okul bilgileriyle birleştirerek kendim yapmaya çalışırdım. Bu çaba sonucunda, ister istemez, transistör nedir, direnç nedir, şu entegre çıkmış müthiş birşey, şu firma şunu çıkartmış ödül almış gibi haberler ve konuşmalarla yetişip okul döneminden sonra teknik eleman olarak işe başlamıştım.
İşe başladığımın birkaç sene sonrası COMMODORE 64 adı verilen ve insanı deli eden aygıtlar çıktı. Zor koşullarda alabildiğim bu aletten sonra, gerek oyun oynama hevesi, gerekse bir bilgisayar içerisinde neler oluyor acaba merakı ile günümüzde hala geçerli olan mikrobu almış oldum.
Takribi 30 yıllık, elektronik ve bilgisayar uğraşılarımın dışında, amatör radyoculuk, fotoğraf sanatı, film çekim ve montaj yöntemleri gibi konularla uğraşaraktan bu güne geldik.
Belirtmem gerekirse, çoğu arkadaşımızın anladığı üzere bilim sadece bilgisayar ve donanımları değildir. Marangozlukta bile bir bilim ve ustalık vardır. Benim yetişme tarzımın en belirgin tema'sı bu olmuştur.
NOT: Son goku, bahsetmiş olduğun uçak oyununun adı RIVER RAID'dir. Internetten araştırırsan eski günlere dönebilirsin.