İnceleme Divinity 2: Developer's Cut (Dragon Knight Saga) Detaylı inceleme

Bu RPG hakkında önce de inceleme yazmıştm. Bu sefer detaylı bir inceleme yazmak istedim. Bu oyunun türkçe incelemesini fazla bulamazsınız. Technopat'ta da başka bir arkadaş inceleme yazmıştı. Hatta bir tane Merlinin Kazanı'nda var. Başka da yok. Bir de ben.

Hikaye
Geçen sefer hikaye ile ilgili pek bir şey yazmamıştım ama bu sefer detaylı bilgi vereceğim. Bunu aynı zamanda bir rehber olarak da okuyabilirsiniz. Şunu belirtmem gerek Divinity 2: Developer's Cut(Dragon Knight Saga) hikayesi bütün Divinity evrenindeki hikayenin sonudur ve devamı yazılmadı. Oyunu bitirince göreceksiniz zaten her şey tam olarak bitmedi bunun devami gelecek. Hepinizin bildiği D: Original Sin 2 bu oyundan önceki zamanları anlatmaktadır. Ama şunu belirtmek gerek hikayeye çok çok fazla önem veriyorsanız Divine ve Beyond Divinity oyunlarının hikayelerine bir göz atın derim ama oyundakı kitaplarla hikaye, karakterler hakkında bilgi edinebiliyorsunuz. Oyun Rivellon'da geçiyor. Oyuna bir Dragon Slayer olarak başlıyoruz. Ama tam olarak Dragon Slayer değiliz. Birkaç ritüel yapmamız gerek. Bunun için Kaptan Rhode'un önderliğinde Farglow'a geliyoruz. İki kişinin yanına gidip bizlere bir Dragon Slayer'in sahip olması gereken güçler veriliyor. Buradakı klas seçme pek de önemli değil nedenini oynanış kısmında yazdım. Tabii buradaki ritüelleri tamamladıktan sonra Broken Walley'e gidiyoruz. Amaç son kalan Dragon Knight olan Talana'yı öldürmek. Broken Valley'deki insanlardan sorarak Ejderha Şovalyesinin yerini buluyoruz. Son bir görevle ritüeli tamamlayacakken son anda Kaptan Rhode hanım Ejderha Şovalyesi avına bizi göndermekten vazgeçiyor. Tabii ki bunun için mantıklı sebepleri vardı Rhode'un ama aynı zamanda mantıksız. Ya madem bunu göndermeyecektiniz ne diye getirdiniz? Bundan sonra Dragon Slayer arkadaşımız durur mu? Durmaz. İşte bundan sonra işler baştan aşağı değişiyor. Şunu da söylemek gerek ki bu oyunda hem ejderha olarak oynayacağınızı bilerek oynuyorsunuz. Bu hikaye size bir Ejderha Avcısının nasıl Ejderha Şovalyesine dönüş hikayesinden ziyade çok başka bir hikaye de anlatmaktadır. Yani ana konu bu değil. Divinity oyunlarını oynayanlar Damian, Lucian, Bellegar ve Maxos gibi karakterleri tanırlar. Hikayenin en önemli bölümlerinden biri sizin ilk Ejderha Şovalyesi olduğunuz sahne. Ego Draconis'in sonunda bu sahneyi sorgulayacaksınız büyük ihtimalle. Bilmiyorum belki de tahmin edeceksiniz orada neler olduğunu. Çok büyük bir şey yok aslında ancak orada bir mevzu var.

Oyun/oynanış
Oyuna başladığınızda çok ta detaylı olmayan karakter yaratma ekranı çıkıyor karşımıza. Sadece saçı, sakalı ve sesimizi değişebiliyoruz. Umarım karakter yapma ekranına pek önem vermiyorsunuz çünkü bir oyuncu bunun detaylı olmamasını sebep göstererek oyunu oynamayı bıraktığını söylemişti. Görülmemiş bir şey gerçekten. Bundan sonra oyun başlıyor. Oyun ne çok kısa ne de çok uzun tam ortası. Ana görevlerin yanı sıra oyunda tabii ki yan görevler var. Adettendir görevler tamamlandığında bunun için size ödüller veriliyor. Bu ödüllerin içinde mutlaka para ve XP oluyor hatta size bunlar zaten veriliyor. Onun yanı sıra ayrıca XP, para ve başka ödüller de veriliyor istediğinizi almakta serbestsiniz ancak 1 tane alabilirsiniz ama ilereleyen zamanlarda ala bileceğiniz ödül sayısı 2 oluyor. Oyundaki mizah harika. Dialoglarda bunu gerçekten hissedeceksiniz bazı dialoglar gerçekten gülümsettiği gibi güldürüyor da. Oyunda bulmacalar da var bazen zor bulmacalarla da karşılaşa biliyorsunuz ama ben bulmaca kısmını sevmiştim. Oyundaki görevlerden bahsedecek olursak oyun ağzına kadar dolu demek isterdim amma değil maalesef. Ne çok ne az amma sizi temin ederim hepsi çok güzel. Söylediğim gibi ne çok ne az, yeterli ve sizi sıkmayacak kadar var.
Oyunda charmlar var ve biz bu charmları üzerimize giye bildiğimiz eşyalara( ve silahlara monte ederek(eğer charm slotu varsa)etkinleşdire biliyoruz. Charmlar ile hasarı, zırh derecelerini ve statları artırabilirsiniz. Oyunda iliksirlerinizi hazirlayan Alchemist(simyager) bulunuyor. Tabii bu iliksirleri hazırlayabilmeleri için sizde bu iliksirlerin formülleri ve formüllerde belirtilen malzemelerin olması gerekiyor. Bu malzemeler tabii ki genellikle bitkiler. Bitkileri de açık dünyada gezdiğinizde bulacaksınız zaten ve tüccarlarda da bulabilirsiniz.
Oyunun ortalarından önce yanınızda size savaşlarda yardım edecek Necro-Monster denilen yaratık bulunuyor. Ego Draconis versiyonunda onunla konuşmak ta mümkün idi ancak sonra kaldırdılar oyundan nedense. Bunun için Naberius adında bir necromancerin size verdiği bu yaratıklarla ile ilgili görevi yapmanız gerek. Tabii bu yaratıkları da beden parçalarını bulap Necromancerlar vasıtasıyla güçlendirmeniz mümkün. Kafa kısmı onun skillerini belirliyor, diğer kısımları ise hasarları, canı falan.
Oyunun ortalarında Battle Toweri ele geçirdiğinizde de artık bir kuleniz olmuş olacak. Bu kulede kendinize ait Alchemist, Enchanter, Necromancer ve Traineriniz olacak. Trainer ne işe yarıyor. Şimdi skilleri ilk etapta 5ci seviyyeden yukarı çıkaramazsınız. Trainer bu skilleri geliştirip skilleri para karşılığında 10-15ci seviyyeye kadar çıkarabilmemizi sağlıyor.
Kulede size ağırlik yapacak olan eşyaları bıraka bileceğiniz bir sandık olacak. Hatta kuleden uzak bile olsanız envanterinizden sandığa gönderebiliyorsunuz kalkıp kuleye gitmeye gerek yok. Kulede 3 askeriniz bulunmakta bu askerler sizin ihtiyacınız olan bitki, mücevher ve değerli taşlar getiriyorlar. Bu askerleri güçlendirmeniz gerekebilir. Çünkü bazen gidip geri döndüğünde yaralı ve eli boş dönüyor. Bu ihtimali azaltmak için güçlendirmenizde fayda var.
Gelelim esas oynanışa

Savaş Sistemi
Oyunda 3 ana klas var: Warrior, Ranger, Mage. Bu oyunda klas seçmek çok farklı yani en başta seçmiyorsunuz klasınız seçtiğiniz skillere göre şekilleniyor ve isterseniz sadece bir klasın skilleri üzerinden ilerlersiniz, isterseniz de skilleri karıştırarak aynı zamanda hem Warrior hem Ranger veya hem Warrior hem Mage veya hem Warrior hem Mage hem de Ranger ola biliyorsunuz ve bu harika bir şey en azından bana göre. Bunu doğru kullanırsanız oyun daha eğlenceli hale geliyor ve savaşlarda daha başarılı oluyorsunuz. Oyunda her seviye atladığınızda size skillerinizi ve statlarınızı artırma şansı veriliyor ancak 1 skill seviyyesi ve 5 stat artırabilirsiniz daha fazla artırmak için skill ve stat kitapları bulup artırabilirsiniz kitaplar maksimum 2 artırma şansı veriyor.
Şimdi skillerden biraz çok detaylı bahsetmek istiyorum çünkü oyunun önemli bir parçası. Oyunda skilleri seçerken çok dikkatli olmak gerekir. Ama önce savaş mekaniklerinden bahsetmek istiyorum. Savaş mekanikleri iyi 2009a göre baya iyi, vuruş hissiyatı pek yok ama bana göre oyun en iyi savaş mekaniklerinden birine sahip. Ben bugün bile hala güzel buluyorum. Bunun sebebi skiller. Skiller oyundakı savaşı eğlenceli ve daha ilginç hale getiriyor. Skiller active ve passive olmak üzere ikiye ayrılıyor. Zaten oyunda skillere tıkladığınızda her biri için orada bilgiler var ancak ben yine de bir kaçını örnek vererek bahsetmek istiyorum.

Active skiller daha çok fiziksel olarak yaptığımiz, gorebildiğimiz veya aktifleşdire bildiğimiz skiller. Mesela Warrior'lar için Whirlwind skilli var ki bu Warrior'da bulunması gereken bir skill. Bu skill sizin etrafınızda bulunan düşmanlara hasar vermekle kalmayıp bazen onları geri itmemizi sağlıyor. Sonra mesela Battle Rage var ki bu aktif edilidiğinde 10 dakikalığına sizin melee damage'inizi arıtır ve savunmanızı düşürür ancak bu skillin seviyyesini her artırdığınızda savunmanın azalması ortadan kalkar. Defansive Posture var ki bu Battle Rage'in tam tersini yapıyor. Yani savunmanızı artırıp, hasarı azaltıyor. Bu da aynı şekilde seviyye arttıkca azalma ortadan kalkıyor. Bu anlattigim skiller Warrior icin olan skiller. Bu türde skiller Ranger'da da Mage'de de var. Son bahsettiğim iki skill türünde skilleri aynı anda kullanamazsınız birini aktif hale getirdiğinizde diğeri deaktif olur.
Passive skilleri... Nasıl söylesem... Şey gibi... stat artırma gibi düşünün, daha çok hasar, savunma ve başka güçlerinizi artırabildiğiniz skiller barındırıyor. Passive skiller Daha çok Dragon Slayer bölümünde bulunuyor. Mesela savaş ile ilgili her tür silah için ayrı passive skiller var ve bunların seviyelerini artırarak bu silahlarla yaptığınız saldırıların verdiği hasarı artırabilirsiniz. Bu sizin kullandığınız silahlara bağlı. Mesela oyun boyunca uzunkılıç kullanacaksanız Two-handed Weapon Exertise'a yüklenmeniz önerilir. Life Leech skilli ile düşmanınızı vurduğunuzda sadece yaralamakla kalmaz, aynı zamanda yavaş yavaş yaşam enerjisini vücudundan çeker ve skillin seviyesini artırdığınızda belki de her vuruşta kendi enerjinize eklersiniz. Savunma ile ilgili passive skillerden biri olan Evade ile savaş sırasında size vurulan birçok darbelerden kaçınıp bir anlık yok olmanızı sağlıyor. Passive skillerle XP kazancınızı artırabilirsiniz, lockpick skilli var ki bu skill anahtarla açılamayan sandıkları açma fırsatı sağlıyor.
Skill ağacında Priest bölümü var ama ben onu çok kullanmadım. Ancak orada daha çok canavar çağırma büyüleri, görünmez olmak, rakipleri kör etmek falan gibi skiller bulunuyor. Örnek vermem gerekirse mesela Fear diye bir active skill bulunuyor orada. Bu skill sayesinde düşmanlarınızı öyle bir hale getiriyorsunuz ki sizinle savaşmayı bırakıp bir süre etrafta koşmaya başlıyorlar. Bu skill daha çok sizin karşılaşacağınız bosslarda bulunmaktadır. Düşman tarafda olduğunda çok sinir bozucu bir skill gerçekten.
Silahlar kılıç, balta, çekiç(bu silahları çift olarak da kullanabilirsiniz),yay ve uzunkılıç. Her silahın klassik olarak kendine göre özellikleri bulunmakta. Kılıç, balta gibi silahlarin Melee ve ya Melle ve Magic Damage'leri var, yaylarında Ranged Damage'in yanı sıra Magic Damageleri ola biliyor. Tabii bunu seçerken de seçtiğiniz skillere bakmanız gerek. Mage skilleri kullanıyorsanız tabii ki magic Damage'i fazla olanı kullanmak daha mantıklı. Bunu belki de söylememe gerek yoktu ancak yine de söyledim. Silahları,zırhları ve giyebildiğiniz eşyaları enchanterlar vasıtasıyla güçlendirmeniz mümkün. Bazı zırhlarda veya silahlarda hazır büyüler oluyor ve siz bu büyüleri enchanter vasıtasıyla çıkarıp yeni bir büyü ilave ettirebilirsiniz.

Ve en güzel kısım ejderhaya dönüşebilmek. Ejderhaya dönüşüp sadece uçmuyorsunuz ejderhanın da kendine göre skilleri var bunları artırıp oyundaki ejderha ile yaptığınız saldırıları daha da güçlendire biliyorsunuz. Ejderha skillerini artırmak için Dragon Skill Book adlı kitapları bulup etkinleştirmeniz gerek. Ejderha temalı oyunlar içerisinde bu oyuna gerçekten ejderha temalı diyebiliriz çünkü bu diğer oyunlardan biraz farklı. Onu farklı yapan şeyin ne olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Ejderha ile saldırabileceğiniz çoklu sayıda duşman ejderhalar ve size ateş eden Damian'ın devasa silahları var.


Bir RPG'de Armor bana göre çok önemlidir. Oyundaki Armor'lar benim şimdiye kadar oynadığım RPG'ler arasındaki en iyileri. Yani kim tasarlamışsa ellerine sağlık. Fakat bununla ilgili tek sorun mağazalarda Armor'ları set olarak satmıyorlar bazen zırhın üst kısmımı alıyorsun alt kısmı veya eldiveni yok. Başka satıcılara gidip bakıyorsun orada oluyor çoğu zaman. Bana göre çok aptal bir mağaza sistemine sahip. Müzikler harika. Benim en sevdiğim müziklere sahip bir oyun bu. Sık sık açıp dinlerim.


Önemli bir konuya değinmek istiyorum. D:OS2'ye Divinity 2 demeyelim. Yanlış. Türkiyede de var bu oyuna böyle diyenler. O yüzden hatırlatmak istedim. Divinity 2 benim şu an incelemesini yaptığım oyun. Bu oyundan özellikle çoğu Original Sin oyuncularının haberi olmamasını anlayamıyorum. Bir oyuncu "acaba bunun eski oyunları nasıldı" deyip eski oyunlara bakmaz mı? En azından hikayesinin öncesini merak edip bakmaz mı arkadaş? Original sin oyuncularının oldukları gruplarda falan harbiden bu oyundan haberi olmayanlar gördüm. Hatta Divinity serisinde Original Sinden başka oyunu olmadığını sananlar var.
Sorularınız varsa sorabilirsiniz. Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkürler.

Severek oynadığım bir oyundu. Oynamasını herkese öneririm.