Ev elektriği öldürür mü?

Doğrudan faz ve nötr uçlara temas halinde çok tehlikelidir. 1-2 saniyenin üzerinde maruz kalma durumu ciddi sonuçlara yol açabilir. Özellikle kalp rahatsızlığı olanlar için risk daha fazladır. Öte yandan sadece faz ucuna temas edilirse ve vücudunuzun herhangi bir bölgesi başka bir insana veya toprağa iletim yapacak şekilde temas halinde ise çarpılma hissi nispeten daha zayıf olacaktır. Çünkü bu durumda elektrik iletiminde kayıp oluyor. Eğer ayağınızdaki terlik/ayakkabı yeterince iyiyse toprağa iletim daha da zayıf olacağı için çarpılma hissi hiç olmayabilir bile. Yine de sağlık durumuna bağlı olarak risk vardır.

Ben defalarca çarpıldım. En son geçen seneydi. Türkiye'deki standart ev elektriğiydi (230V - 50Hz). Bir elimin parmağına faz kablosu diğer elime nötr değmişti. Hepi topu 1 saniye sürdü ama hatırladığım en şiddetli çarpılmalardan birisiydi. Bir parmağımda kablonun değdiği yerde küçük bir yanık dahi oldu.

Yukarıda kafa karıştırıcı veya yanlış bilgiler verilmiş. Onlara da değineyim. Öncelikle statik-dalgalı tabirlerini kullanan vatandaş ne dedi anlamadım. Sanırım doğru akım ve alternatif akım farkından bahsediyor. Eğer öyleyse bile ev elektriği hakkında yanılıyor. Türkiye'de diğer ülkelerin tamamında olduğu gibi alternatif akım kullanılır. Evlerdeki prizlere kadar böyle gelir. Bu elektrik akımı periyodik bir dalgadır ve sinüs/kosinüs fonksiyonu ile ifade edilir. Ülkeler arası değişen iki şey bu dalganın genliği ve frekansıdır. Genlik, farklı ülkelerde 110V ile 250V arası değişir. Frekans ise genellikle 50 veya 60 Hz olur. Türkiye'de Avrupa'ya benzer şekilde 230V/50Hz kullanılır. Bunun anlamı elektrik akımının değişken gerilim değeri altında aktığıdır. Yani 230V sabit değildir. Zamanla azalır, sıfırlanır hatta ters yönde artar ve -230V değerine ulaşınca tekrar ivmeli bir hızla tersine döner. +230V değerine tekrar döndüğü bu zaman aralığı o kadar hızlıdır ki saniyede 50 defa gerçekleşir. (50Hz) Bu alternatif akımdır. Üretimi ve taşınması daha verimli olduğu için tüm ülkelerde bu akım türü kullanılır. Evlerde doğru akıma muhtaç olan cihazlar, yani elektrikli ısıtıcı, AC motor vb. basit cihazlar haricinde hemen her karmaşık yapılı elektronik cihaz bünyesinde bulunan veya kendisine takılan adaptör yardımı ile doğru akıma çevrilmiş olan elektriği kullanırlar.

Diğer konu ise sigortalar. Sigortalar asla çarpılma konusunda bizi korumaz. Onların vazifesi evin içinde dolaşan hattın olası bir kısa devre durumunda veya hattın kaldırabileceğinden daha fazla cihaz çalıştırmanız durumunda bu kabloların aşırı ısınmaya bağlı erime ve yangın çıkarma tehlikesini ortadan kaldırmaktır. Kendinizi korumak için kaçak akım rölesi kullanmalısınız. Dışarıdan ilk bakışta sigortaya benzeyen bu elemanların çalışma mantığı daha farklıdır. Üzerinde hem faz hem nötr bağlantısı olur. Evde elektrik akarken an be an bu kablolar arasındaki akım farkına bakar. Eğer sistemde kaçak yoksa her iki kabloda da aynı akım değeri ölçülür. Çünkü bir koldan akan elektrik öbür taraftan geri gelecektir. Eğer bir yerde kaçak varsa, faz kablosunundan giden akımın bir kısmı sistemin dışında başka yere akar ve bu röle diğer kabloda farklı akım değeri ölçer. Bu durumda kaçak olduğunu anlar ve elektiriği keser. Yani siz temas ettiniz, sizin vücudunuzdan başka bir yere elektrik aktı. Bunu algılayıp anında elektriği kesiyor. Bunu o kadar hızlı yapıyor ki siz neredeyse çarpıldığınızı hissetmiyorsunuz. Bunun için bir eşik değeri vardır. Mesela 50-300 mA gibi. Bu değerin üzerinde fark görünce keser. Normal sigortaya göre pahalı olsa da öyle uçuk bir fiyatı yoktur. Maalesef makul fiyatlı bir koruma yöntemi olsa da son 15-20 yılda yapılanlar haricinde Türkiye'deki evlerin büyük bir kısmında yoktur.
 
Merhaba. Peki, ev (şebeke) elektriğinin evlerde öldürebilme şartlarına tekrar geri dönelim. Elektrik direklerindeki kuşlar yalnız faz teline tünediğinde çarpılıp ölemezler, hem faz hem de nötr direk tellerine kazara temas ederlerse hemen çarpılır ve ölürler. Ev elektriğinde defalarca çocukluktan beri çarpıldım, ama ölmedim.

Evlerde tahta tabure veya tahta bir merdivenin üzerinde avizeyi bağlarken açık kalıp gelen faz ucuna temasla, bu nedenle kuşlar gibi yerden topraklanma alınmadığından yalnızca tek uçlara temasta olanlar çarpılamazlar, nötr ve faza ayni parmakla, elle ayni anda temas ederlerse elleri bir süreliğine çok acımış olur, ayaklarından kuvvetli topraklanma olmadan kalp üzerinden çok tehlikeli AC akımları geçmeden insan yine ölememiş olur. İnsanın kesin ölebilmesi için elektrikli bir idam sehpasındaki gibi bir sandalyeye oturtulup, bu iletimin çok iyi olması için de suyla başı, üzeri iyice ıslatılıp başından, kol ve ayaklarından yeteri kadar 220-230 volt AC'nin kasten uygulanıp verilmesi gerekir, yani evlerde ölmek o kadar kolay bir iş değil. (kalp ritmi aksaklığı, kalp hastaları olanlar ise bazen elektroşokla bile kolayca ölebilir, onlar bunun çok dışındadır, Tanrı onları korusun!)

Ancak yeni evlenmiş genç karı-koca, mutfaktaki bulaşık makinesinin kaçak yapan suyuna ayaklarıyla temas edip, tam o zamanda da makine ON/OFF anahtarı prize takılı ve açık olup bu suya, ayaklarına iletimle kaçak akımlar geldiğinde her ikisi de ölmüşlerdi, çok kötü bir medya haberi olarak aklımda kalmıştı. Yani ancak bu kadar kötü senaryoda, hem su tesisatı bozulup bir kaçak yapacak, hem elektrik ayni anda kaçak yapacak, hem de eve yeni gelenler bu elektrik kaçak yapan suya ayaklarıyla basıp bu olumsuz durumu hiç bilmeden temas edecekler, bu kadar fazla şeyin ayni anda olabilmesi gerekiyor, evde kolayca ölebilmek için.

Edison AC akıma karşı büyük bir savaş verebilmek için, örneğin sokaktaki başıboş gezen bazı köpeklere 220-240 volt AC veriyor, onları hunharca öldürüyor ve DC daha az tehlikesizdir, AC ise öldürücüdür, Tesla'yı dinleyip AC'ye sakın geçmeyin diyerek böyle bağırıyordu. General Electric ve Edison'un şirketleri arasında böylesine korkunç rekabet vardı, o zamanlar, bunu çok iyi de biliyorsunuz.

Çok yüksek frekanslı AC akımlarına karşı insan vücüdu tümüyle hissiz veya duyarsızdır, sadece 50-60 HZ. 'de, 220-240 voltta belirli volt/ampere, maruz kalınan süre de uygunsa ölüm riski gerçekleşebilir, çok yüksek frekanslı AC akımlara maruz kalınmada bu tehlike hiç yoktur, ancak parmağa bir kıvılcım atlarken kıvılcım eldeki parmağı der üstünden kolayca yakabilir, bu amaçla bir gösteri (show) yapanlar (hiç çarpılamayan adam!) kıvılcım atlayacak parmaklarına bu amaçla metal bir yüksüğü de takarlar.

Ölüm riskini evlerde daha azaltmak için ; 220-240 volt 50/60 HZ yerine bazı ülkeler 110-120 volt AC 50/60 HZ. de kullanabilir, ama amperin ayni alıcı cihaz, makina, vb. için daha düşük voltta 2 kat fazlasıyla taşınması dezavantajıyla bu uygulama sadece bazı ülkelerde fiilen uygulamada kalmıştır.

Elektriğin riskli olan voltaj sınırı: 65 volt AC/DC voltajları, bu kritik voltaj sınırından sonra çok tehlikeli ve çok riskli olmaya başlar.

Sonuç olarak en kötü senaryolar; evde banyo küveti suyla doluyken ve içinde iken elektrikli cihazların içine düşmesi, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, vb. suyu ve elektriği birlikte kullanan makinelerin (elektrikli termosifonlar da buna dahildir) su ve elektrik kaçağının birlikte olması ve buna temas edilmesi, ıslak vücuda hem koldan hem ayaklardan 220-240 volt gibi şebeke voltajı teması en tehlikelisi ve en ölümcül riskli olanlarıdır. Kolay gelsin.
 
Son düzenleme:

Yeni konular

Geri
Yukarı