Evrim, Adaptasyon ve Doğal seçilim

Pulsefire

Hectopat
Katılım
13 Şubat 2016
Mesajlar
26
Makaleler
2
Daha fazla  
Cinsiyet
Erkek
Öncelikle doğal seçilim kavramıyla başlayalım. Bir nevi eleme şeklidir. Bir ortama uyum sağlayamayanları eleyip, ortama adapte olanların yaşamaya devam etmesidir. Örnek vermek gerekirse kutuplarda beyaz ayıların rengi kar ile aynı olduğu için çok iyi kamufle olup avlarını onlar fark etmeden yakalayabilirler. Fakat siyah bir ayıyı karlar içinde görmek çok kolay olacağı için gören canlılar kaçar, siyah ayı yiyecek bulamaz ve ölür. Yani kutuplarda beyaz ayılar çoğalmaya devam ederken siyah ayılar geldiği gibi ölürler. Bu yüzden kutuplarda kutup ayısı dediğimiz beyaz renkli ayılar yaşar.
Adaptasyon ise canlının bulunduğu çevreye uyum sağlamasıdır. Örnek vermek gerekirse "Sokotra" ağacı sadece yemende bulunan bir ağaç türüdür. Çok sıcak yerlerde yaşar ve bulunduğu yerlerde genelde sadece kendisi yaşayabilir. Bu ağacın özelliği tıpkı bir şemsiye gibi dalları olmasıdır. Tohumları yere düştüğünde, ağacın yaprakları onu tıpkı güneşli bir günde şemsiyenin insanı koruduğu gibi korur. Bu sayede bitki fotosentez yapabilecek olgunluğa kolaylıkla yetişebilir.
Evrimde bu 2 terim ile bağıntılıdır.
Evrim canlı türlerinin nesilden nesile kalıtsal değişime uğrayarak ilk halinden farklı özellikler kazanması sürecidir. Bu süreç 100 yıl gibi kısa bir süre değil,
milyonlarca hatta milyarlarca yıl süren süreçlerdir. Hemen toplumun yanlış bildiği bilgileri düzelterek başlıyayım.
İnsanlar (homo) maymunlardan gelmiyor. İnsan ve maymun " " dediğimiz bir türden itibaren birbirinden ayrı olarak gelişmiş canlılardır. Yani maymun bizim babamız değil, kuzenimizdir. Sadece maymun mu ? hayır tabii ki de. Tüm insansılar (orangutan, goril, şempanze, bonobo ve insan) bir primattan türemiştir.Fosilleri ile bulunmuş, çözülen bir çok "Evrim Ağacı" var mesela Balinaların evrimi. hala evrimsel olarak körelmiş bir biçimde balinaların arka bacağı bulunur. Çünkü milyonlarca yıl önce karada yaşayan 4 ayaklı bir memeliydi. Ve evet, bu yüzden balinaların bir balık gibi yüzgeci değil, bir insan veya bir kaplan gibi akciğeri vardır. Havadaki oksijene muhtaçtır.
Aynı şekilde su samurları ile tatlı su fokları birbirinin çok yakın akrabalarıdır.
Birazda kendimiz ile ilgili bilgi verelim.
"İlk insan" diyebileceğimiz hayvan türü Latince olarak "Homo Habilis" olarak adlandırılır ve 2.3 milyon yıl önce yaşamıştır. Son derece ilkeldir, öyle ki daha dik bile duramaz. Homo habilisden sonra "Homo Erectus" gelir, isminde anlaşılabileceği üzere bu "insan"ımız dik durabilmektedir. 2 milyon yıl önce yaşamıştır. Böyle 13 farklı "insan" türü var. Biraz günümüze yaklaşalım ve bizim(Homo sapiens sapiens) in en yakın akrabası olan Homo Neandertallere gelelim. neandertallerin soyu buzul çağında, yaklaşık 0.03 milyon yıl önce sona erdi. Bu insanlar Avrupa Kıtasında yaşadılar. Doğal olarak zekaları da soğukla mücadele etmek için evrildi. Alet yapabilir,avladığı hayvanların kürkünü giyebilecek kadar zekiydi. Yani bildiğimiz "mağara adamı" aslında modern insan yani homo sapiens değil neandertallerdir.
Bu türün sonu biraz acıklıdır.
Biz, yani homo sapiens sapiens, Afrika kökenli, tamamen siyahi bir topluluktuk. Yıllar geçtikte homo sapiensin nüfusu çoğaldı, güçlendi. Artık Afrika kıtasından çıkıp Avrupa'ya doğru yöneldi. Avrupa'da yaşayan homo neandertallerin yaşam alanlarını küçülttüler, savaştılar, hatta evlenip çocuk yaptılar ve en sonunda koca bir insan türünü yok ettiler.. Öyle ki şu anda insanların %6'sında neandertal geni olduğu düşünülmektedir.
Aynı şekilde kuşların kanadı da, memelilerin kollarıyla veya ön bacakta diyebilirsiniz, aynı yapıdadır. Çünkü tüm hayvanlar birbiri ile akrabadır.

 

Dosya Ekleri

  • whales-graph.jpg
    64 KB · Görüntüleme: 253
Son düzenleyen: Moderatör:
Konuyla tam alakalı olmasada şunu eklemek istiyorum. Primat olduğumuzdan bir şüphem yok ama acaba dünya bizim gerçekten evrildiğimiz gezegen mi ? En temel besin maddelerinin başında ağaclardaki meyveler geliyor. Sürekli şeker ağırlıklı beslendiğimizde bu vücudumuz için zararlı etkenleri aktive ediyor. Temel besin maddelerinden bir kaçı (Karbonhidrat / Glikoz,Fruktoz ) aslında bizi yavaşca öldürmekte olan zehirlerden başka birşey değil. Ama aynı besinleri böceklere verdiğinizde, ortalama yaşamlarını maksimum sağlık seviyesinde tamamlayabiliyorlar. Bu açıdan düşünürsek ya primatlar etobur ve bir şekilde yarı etobur olarak kendilerini zorlayarak evrildiler yada evimiz burası değil.
 
Evet, kesin olarak Dünya evrildiğimiz gezegendir diyebiliriz. En eski insan türü olan homo habilisin bulunan fosil kalıntıları 2.3 milyon yaşında olduğunu söylüyor. Şimdi diyebiliriz ki bu canlı 2.3 milyon yıl önce "yıldızlar arası" bir seyahat yaptı. Bu mümkün mü dür ? Teknik olarak hayır. Bu canlı bırakın yıldızlar arası seyahatı dik bile duramıyor. kaldıki durduk yerde homo habilis çıkmıyor, şempanze ve bonobolarla paylaştığımız ortak atadan geliyor. Ki bu canlı homo habilisten bile çok daha ilkel bir vücuda sahip. Bu geriye gidiyor ve gidiyor, diyebilirsinizki ozaman maymun familyası (bakın şempanze değil maymun, yani insan bonobo şempanze orangutan goril vs) bunların atası dediğim seyaheti yaptı. Fakat maymunlar da 2 ye ayrılıyor eski dünya maymunları yani kuyruksuz maymunlar ve yeni dünya maymunları yani kuyruksuz olanlar. Eski dünya maymunlarıda kendi içinde 2 ye ayrılıyor ıslak ve kuru maymunlar. Neyse çok uzattım yani demeye çalıştığım şey her canlı birbiriyle akraba ve sürekli birbirinden farklılaşıp evriliyorlar.. Canlıların bu kadar evrilmesi için milyonlarca yıl geçmesi gerekir.
Üstteki örneğe bir benzeri olarak bildiğimiz gibi insan memeli bir canlıdır. Şimdi insan farklı bir gezegenden geldi demek tüm memelilerin ortak atasının farklı bir gezegenden gelmiş olması demektir. Ki bu ortak ata milyonlarca yıl önce yaşamıştır. Memeliler arasında insan gibi zeki bir canlı milyonlarca yıl önce yaşaması çok ama çok düşük bir ihtimaldir. İnsanın beslenme düzeni ile ilgili söylebeliceğim şeyler ise İnsanlar avcı toplayıcı bir türdü. Avcı toplayıcılık zamanında insan çok sağlıklı idi. Beslenme düzeni vs hepsi avcı toplayıcılığa uygundu. Sonra tarım devrimi oldu ve insanlar yerleşik hayata geçmeye başladı. Tahmin edebileceğimiz gibi insan vücudu modern yaşam için evrimleşmedi. O yüzden modern hastalıklar toplumda çok yaygın, nedir bunlar kanser,ayak mantarı, sırt ve bel ağrıları vs. Size Hayvanlardan tanrılara sapiens kitabını okumanızı öneririm.
 
Doğal seçilim ve adaptasyonun en güzel örneği bence kutup ayılarıdır. Kutup ayılarının evrilmesi bir gereklilik yüzünden başlamıştır. Yani siyah veya kahverengi ayılar avlanma imkanı bulamadıkları için gün geçtikçe açlıktan ölmek zorunda kalırken bulunulan ortama adapte olmak için doğan türlerin rengi gitgide açılmaktaydı. Tabi bu dediğim bir haftalık olay değil
 
Glikoliz olayı yani glikoz'un parçalanması olayı tüm canlılarda aynıdır ve aynı enzimler görev yapar. Tüm canlılarda aynı enzimlerin olması tüm canlıların ortak proteinleri üretmesi ve bu da tüm canlıların birbiri ile aynı ortak genleri taşıması anlamına geliyor. Bence bu bile bütün canlıların ilkel tek hücreli canlıdan geldiğinin kanıtı olabilir. Aynı şekilde tüm canlıların hücre zarı yapısının aynı olması, protein üretimi mekanizmasının aynı olması veya tüm canlıların aynı tarzda DNA-RNA'lardan oluşması bunu destekliyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…