Girit Adası Türklere mi ait yoksa Yunanlılara mı?

Puding Bey

Hectopat
Katılım
16 Haziran 2018
Mesajlar
739
Çözümler
2
qa2nbh.jpg


Arkadaşlar merak edip araştırdım ve son 1 haftadır da karşıma çıkmaya başladı. Resmi olan antlaşmaları araştırdım, madde madde gezdim ve bir haberi okuyunca şu yazıları gördüm:

"30 MAYIS 1913 LONDRA ANTLAŞMASI
Birinci Balkan Savaşından sonra Osmanlı Devleti ile Yunanistan, Bulgaristan, Karadağ ve Sırbistan arasında 30 Mayıs 1913’te Londra Antlaşması imzalandı. Girit Adası, 1913 Londra Antlaşması’nın 4. Maddesi ile Müttefik Devletlere (Yunanistan, Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan) verildi. Antlaşmaya göre Girit Adası üzerinde dört devletin paylı mülkiyeti vardır. Yunanistan’ın Girit Adası üzerinde tek başına ferdi mülkiyeti yoktur.
1913 Londra Antlaşması ile Yunanistan'a Girit Adasının dörtte biri verilmiştir. Girit Adası’nın sadece dörtte biri Yunanistan’a aittir. Girit Adasının etrafındaki 14 ada ile adacık ve kayalıklar Osmanlı Devleti’nin egemenliğinde kalmıştır. "

Burada gördüğünüz gibi Osmanlı Devleti'ne kaldığı yazıyor, fakat devamını okuyunca işler değişiyor.


7thNp2.jpg


10 AĞUSTOS 1913 BÜKREŞ ANTLAŞMASI
İkinci Balkan Savaşı’ndan sonra Romanya, Yunanistan, Karadağ, Sırbistan ve Bulgaristan arasında 10 Ağustos 1913’te Bükreş Antlaşması imzalandı. Bulgaristan, 1913 Bükreş Antlaşması ile Girit Adası üzerindeki dörtte birlik hakkından feragat etti. Bu antlaşma, Yunanistan’ın Girit Adası üzerinde tek başına ferdi mülkiyetinin olmadığını gösteren somut bir belgedir.
Bulgaristan, Antlaşmanın 5. Maddesi ile Girit Adası üzerindeki dörtte birlik hakkından feragat etmiştir. Yani Bulgaristan, Girit Adası üzerindeki hakkından vazgeçmiştir. Ancak bu feragat Yunanistan lehine yapılmamıştır. Üstelik bu antlaşma Yunan Başbakanı Venizelos tarafından da bizzat imzalanmıştır.
Yunanistan lehine feragat (vazgeçme) yapılmadığı için, Bulgaristan’ın Girit Adası üzerindeki dörtte birlik payı aslına rücu olmuştur. Yani anılan pay Osmanlı Devleti’ne geri dönmüştür.

Arkadaşlar bu da gördüğünüz gibi bir teyit, fakat devamında da anlaşıldığı üzere gene teyit ediliyor...


14 KASIM 1913 ATİNA ANTLAŞMASI

Bükreş Antlaşması’ndan sonra Osmanlı Devleti ile Yunanistan arasında 14 Kasım 1913’te Atina Antlaşması imzalandı. 1913 Atina Antlaşması’nın 15. Maddesi ile Osmanlı Devleti ve Yunanistan, 30 Mayıs 1913 Londra Antlaşması hükümlerini 5. Maddesi de dâhil olmak üzere uygulayacakları konusunda anlaştı. Bu antlaşma ile Girit Adası’nın dörtte birinin Yunanistan’a ait olduğu bir kez daha teyit edilmiştir.
Kurtuluş Savaşının kazanılmasından sonra Türkiye ile İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya ve Sırp-Hırvat-Sloven Devleti arasında 24 Temmuz 1923’de Lozan Antlaşması imzalandı.
1923 Lozan Antlaşması’nın 12. Maddesi ile antlaşmaya taraf olan toplam sekiz ülke tarafından, 1-14 Kasım 1913 Atina Antlaşması’nın 15. Maddesinin uygulanacağı teyit edildi. Anılan teyit ile 30 Mayıs 1913 Londra Antlaşmasının uygulanacağı kayıt altına alınmıştır. 1913 Londra Antlaşması ile Yunanistan’a Girit Adası’nın dörtte biri verilmişti.
1923 Lozan Antlaşması’nın 12. Maddesi ile başta Türkiye, Yunanistan ve İngiltere olmak üzere toplam sekiz devlet tarafından, Girit Adası’nın sadece dörtte birinin Yunanistan’a ait olduğu teyit edilmiştir. Girit Adası üzerinde Bulgaristan, Yunanistan, Sırbistan ve Karadağ olmak üzere toplam dört devletin paylı mülkiyet hakkının olduğu bir kez daha kayıt altına alınmıştır.

72IYlI.jpg


LOZAN ANTLAŞMASI
Bulgaristan, Lozan Antlaşması’na taraf değildir. Ancak, 10 Ağustos 1913 Bükreş Antlaşması ile Girit Adası üzerindeki dörtte birlik hakkından yazılı olarak feragat eden Bulgaristan, Lozan Antlaşması sonrasında da Girit Adası üzerindeki hakkından fiili olarak feragat etmiştir.
Sırbistan ve Karadağ da, Lozan Antlaşmasından sonraki süreçte Girit Adası üzerindeki dörtte birlik haklarından fiili olarak feragat etmişlerdir. Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ tarafından yapılan feragat (vazgeçme), Yunanistan lehine yapılmamıştır. Yunanistan lehine feragat (vazgeçme) yapılmadığı için Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ’ın Girit Adası üzerindeki toplam dörtte üçlük payı aslına rücu olarak Türk toprağı olmuştur.
Girit Adasının hukuki statüsünü belirleyen uluslararası antlaşmalar ve uluslararası hukuka göre Girit Adası’nın dörtte üçü ve adanın etrafındaki 14 ada ile adacık ve kayalıklar, Osmanlı Devleti’nin küllî halefi olarak Türkiye Cumhuriyeti’ne aittir.

ADALAR DERHAL BOŞALTILMALI
Yunanistan, Girit Adası’nın dörtte üçü ile hâlihazırda Adanın etrafında işgal altında tuttuğu Gavdos, Dhia, Dionisades, Gaidhouronisi ve Koufonisi olmak üzere toplam 5 Türk Adasını derhal boşaltarak Türkiye’ye teslim etmelidir. Ayrıca yine Ege Denizi’nde işgal ettiği diğer 13 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığını da derhal boşaltarak Türkiye’ye teslim etmelidir.
Yunanistan, Girit Adası’nın Türk bölgesinde kalan Heraklion Hava Üssü dahil olmak üzere bütün askeri birliklerini ve 1999 yılında Adanın Türk bölgesine yerleştirdiği S-300 hava savunma füze bataryalarını da derhal tahliye etmelidir.


Yani Girit adasının 4/3'ü bize ait, ama hükumetin bir şey yaptığı yok. Peki sizce Girit ve yanında bulunan 17 (yanlışsa düzeltin) adayı alabilir miyiz?
Avrupa birliği yaptırım uygular mı, herhangi bir şekilde çöküş yaşar mıyız?

Herkes düzgünce kendi fikrini yazarsa çok iyi olur.
-Umut SAKICI
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Fakat antlaşmalar var, Avrupa'ya sunsak kabul etmeleri ihtimali çok yüksek. Neden hakkımız olmayanı almayalım ki? Sonuçta dedelerimiz bu topraklar için savaşmış o kadar.
Tarihçilerin, bu mevzu ile ilgili yorumuna pek rastlamadım. Bildiğiniz makale ya da video var mıdır?
 
Tarihçilerin, bu mevzu ile ilgili yorumuna pek rastlamadım. Bildiğiniz makale ya da video var mıdır?
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.

Dostum video da kanıtlar var. :)
 
Fakat antlaşmalar var, Avrupa'ya sunsak kabul etmeleri ihtimali çok yüksek. Neden hakkımız olmayanı almayalım ki? Sonuçta dedelerimiz bu topraklar için savaşmış o kadar.
Hakkın olanı alacak gücün yoksa kimse senin geçmişteki haklarını umursamaz. Sen şimdiki lobisizliğin ve itibarsızlığın yüzünden olmayan bir soykırımı Dünya'ya kabul ettiremiyorsun, gelsin tarafsız tarihçiler araştırsınlar çağrısının umursanmasını bile sağlayamıyorsun. Kalkıp Girit gibi stratejik konumu önemli bir adayı mı alacaksın? Bu arada Girit ile ilgili konuyu da daha önce hiç araştırmadım ama %100 hakkın bile olsa şu anda alabilecek durumun yok. Bırak Girit'i geri almayı, elindeki kayalıkların ve adaların bile şu anda elinden hukuksuzca alınmasına bile ses çıkaramıyorken Avrupa bu başvuruya sadece güler... Bir de Girit değil, bizim asıl yararımıza olacak adalar Midilli - Sakız - Samos - Rodos - Kos - Lipsos gibi karasularımıza çok yakın olan adalar. Sırf bunlara sahip olamadığımız için uluslararası hukuktaki 12 millik sınıra bile sahip olamıyoruz, 6 mil düzeyine düşürmemiz gerekiyor bu hakkımızı.

Ayrıca bence boşver Girit ile işimiz olmasın. Akdeniz'de 8 ve üzeri büyüklükte deprem yaratacak tek dalma/batma noktasının hemen kıyısında yükselmiş bir ada orası. Es kaza alırız sonra 8.5'luk bir deprem olur üstüne zarara gireriz falan. Bizde bu şans varken olur mu olur. :D
 
Son düzenleme:
Şu videoyu izlemenizi öneririm:
Bu içeriği görüntülemek için üçüncü taraf çerezlerini yerleştirmek için izninize ihtiyacımız olacak.
Daha detaylı bilgi için, çerezler sayfamıza bakınız.
 
Hakkın olanı alacak gücün yoksa kimse senin geçmişteki haklarını umursamaz. Sen şimdiki lobisizliğin ve itibarsızlığın yüzünden olmayan bir soykırımı Dünya'ya kabul ettiremiyorsun, gelsin tarafsız tarihçiler araştırsınlar çağrısının umursanmasını bile sağlayamıyorsun. Kalkıp Girit gibi stratejik konumu önemli bir adayı mı alacaksın? Bu arada Girit ile ilgili konuyu da daha önce hiç araştırmadım ama %100 hakkın bile olsa şu anda alabilecek durumun yok. Bırak Girit'i geri almayı, elindeki kayalıkların ve adaların bile şu anda elinden hukuksuzca alınmasına bile ses çıkaramıyorken Avrupa bu başvuruya sadece güler... Bir de Girit değil, bizim asıl yararımıza olacak adalar Midilli - Sakız - Samos - Rodos - Kos - Lipsos gibi karasularımıza çok yakın olan adalar. Sırf bunlara sahip olamadığımız için uluslararası hukuktaki 12 millik sınıra bile sahip olamıyoruz, 6 mil düzeyine düşürmemiz gerekiyor bu hakkımızı.

Ayrıca bence boşver Girit ile işimiz olmasın. Akdeniz'de 8 ve üzeri büyüklükte deprem yaratacak tek dalma/batma noktasının hemen kıyısında yükselmiş bir ada orası. Es kaza alırız sonra 8.5'luk bir deprem olur üstüne zarara gireriz falan. Bizde bu şans varken olur mu olur. :D
Hükumet değişse, adam gibi milliyetçi bir adam ülkenin başına gelse her türlü alırız.
Bu arada deprem olsa bir şey olmaz. Japonya da her gün deprem oluyor.
Bir de o adayı alırsak eğer turizm gelirlerimiz artabilir.
 
Hükumet değişse, adam gibi milliyetçi bir adam ülkenin başına gelse her türlü alırız.
Bu arada deprem olsa bir şey olmaz. Japonya da her gün deprem oluyor.
Bir de o adayı alırsak eğer turizm gelirlerimiz artabilir.
Hükümet ile değil de zihniyet ile alakası olduğunu düşünüyorum çünkü Kardak adası için bile uzun süre sesini çıkarmayan Türkiye, bunun için de bir şey yapmaz. En başta bilinçli olmak lazım, o da eğitimle olacak iş. Yani 4-5 kuşak sonra bunun etkisini görebiliriz diyeceğim de o zamana kadar Yunanistan, karasularını iyice arttırarak Ege’nin tamamına sahip olur.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı