Hayata yönelik tavsiye

Katılım
26 Nisan 2020
Mesajlar
9.633
Makaleler
49
Çözümler
12
İyi akşamlar,
Belki ben en fazla bilgisayar vs laptop, toplama kasa, laptop, tablet ve telefon konusu açan benimdir. 🤪 Onaylatma sorunum var. Risk almayı pek sevmiyorum. Bir şeyi dokuz doğurtuyorum. Onca konu açtım ve en doğru karar toplama kasa diye düşündüm. Ne için olduğu belli, yazılım. Beni kırmayıp bana yardım edenlere teşekkür ederim. Şu sonuca vardım; masaüstü daha çok uygulama kaldırıyor. Mesela kırpma yapalım diyeceğiz fakat kare, yuvarlak falan değil, serbest çizim. WhatsApp, Telegram, Discord vb. gibi uygulamalar telefonda çalışıyor ancak ben bilgisayarda daha iyi çalıştığı taraftarıyım. Neyse ana konuya geleyim.

Dediğim gibi sıfır hata almak istiyorum. Derslerde de öyle yaptım. Sonuç hüsran. Ruh sağlığım bozuldu. Tabi bir de beyindeki kimyasallarda etkili oldu. İşte kafayı bozduk ve 4 yıldır tedavi görüyorum. %40 engelli raporu aldım. Ki benim açtığım konular arasında bu da var. Doktor bana üstüne basa basa işte çalış diyor. İşe girdim. 2 tane müdür var ve birisi bana bakmakla görevli. Asıl müdür bana mutfağa girip bulaşık yıkamamı istedi ve kızdı. Öbür sefer diğer müdür geldi beni mutfakta gördü ve yine azar yedim. Dışarı mopla çekerim biri aferin der diğeri kızar. Pastanede çalışıyordum. Doktor stres oluyorsan bırak dedi. Bıraktık, yine stres. Evde oturmak bana resmen işkence geliyor(ailemle problemim yok. Tam tersine yanımdan ayrılmıyorlar). Metin2 oynamaktan başka yaptığım bir şey yok.

Kısaca özet geçtim. Bu konuyu nasıl yapacağım? Çok alınganım. Sanki beyin okuma yetim varmış gibi kesin benim arkamdan konuşuyorlar diye düşünüyorum. Kafamda sürekli düşünceler dönüyor. Ne güzel para biriktirip bilgisayar alacaktım. Neyse başka bir iş denk gelir belki şansıma. 1500 TL para gelecek. Yaş oldu 20. Ruh sağlığım yüzünden okul okuyamadım. Belki daha sonra okurum fakat şu anlık düşünmüyorum. Alaylı yazılımcı olup keyfime bakacağım. Belki projelere ortak olur para kazanırım diye düşündüm.

Bu şekilde yapmayı düşünüyorum. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?

Not: Mizah yaparak anlatırsanız sevinirim. Lütfen medeni bir şekilde mizah yapın, kırmadan.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Biraz klişe bir tavsiye olacak ama kitap oku. Mutlaka ama mutlaka kitap oku. Belki zaten okuyan birisindir ama okumak gerçekten insana sakinlik ve birçok olumlu bakış açısı kazandırıyor.
Eğer müslümansan dinine sarıl, dinler genel olarak -bence- insanlara sabır gücü veriyor, affetmeyi ve yaşama sevincini kazandırıyor. Ayrıca Mevlana diyor ki:
Ümitsizlikten sonra nice ümitler, karanlıkların sonunda nice güneşler var.
 
Biraz klişe bir tavsiye olacak ama kitap oku. Mutlaka ama mutlaka kitap oku. Belki zaten okuyan birisindir ama okumak gerçekten insana sakinlik ve birçok bakış olumlu bakış açısı kazandırıyor.
Aksiyon, gerilim, polisiye ve bilgisayar hakkında kitap okumayı severim. Bir filme 5 dakika bakıp sıkılıyorum fakat bilgisayar deyince bu 30-40 dakikalara rahat çıkıyor. Aksiyon dizilerine bayılırım.
 
Aksiyon, gerilim, polisiye ve bilgisayar hakkında kitap okumayı severim. Bir filme 5 dakika bakıp sıkılıyorum fakat bilgisayar deyince bu 30-40 dakikalara rahat çıkıyor. Aksiyon dizilerine bayılırım.
Elbette ki tercih meselesi ama aksiyon ya da fantastik tarzda kitapların belirli bir yaştan sonra insana fazla bir şey kattığını düşünmüyorum. Eskiden Tarık Buğra kitapları okuyamazdım; hem sıkıcı hem dili ağır gelirdi. Agatha Christie kitaplarına yöneldim, polisiye okumayı daha çok seviyordum. Ama bana hayal gücü dışında fazla bir şey katmadığını fark ettim. Sonra Sabahattin Ali'yle tanıştım; Tarık Buğra'nın tarzında konuları ele alıyordu ama dili, üslubu, anlatım tarzı bana daha fazla hitap ediyordu. Ve bana, hayata bakış açıma, olumsuzluklar karşısında direnmeme, kısacası mental gücüme olağanüstü şeyler kattı. Fakat ne yazık ki şu sıralar derslerin yoğunluğu yüzünden kitaplardan bir hayli uzaklaştım; vaktim varken boş şeyler yerine çok daha fazla okumalıydım. Gel gör ki geçmiş tekrar gelmiyor.
 
Elbette ki tercih meselesi ama aksiyon ya da fantastik tarzda kitapların belirli bir yaştan sonra insana fazla bir şey kattığını düşünmüyorum. Eskiden Tarık Buğra kitapları okuyamazdım; hem sıkıcı hem dili ağır gelirdi. Agatha Christie kitaplarına yöneldim, polisiye okumayı daha çok seviyordum. Ama bana hayal gücü dışında fazla bir şey katmadığını fark ettim. Sonra Sabahattin Ali'yle tanıştım; Tarık Buğra'nın tarzında konuları ele alıyordu ama dili, üslubu, anlatım tarzı bana daha fazla hitap ediyordu. Ve bana, hayata bakış açıma, olumsuzluklar karşısında direnmeme, kısacası mental gücüme olağanüstü şeyler kattı. Fakat ne yazık ki şu sıralar derslerin yoğunluğu yüzünden kitaplardan bir hayli uzaklaştım; vaktim varken boş şeyler yerine çok daha fazla okumalıydım. Gel gör ki geçmiş tekrar gelmiyor.
Benim edebiyat kitaplarına karşı ilgim yok. Tutunamayanlar okuyayım dedim ve çok sıkıcı geldi. Mümin Sekman, Reşat Nuri Güntekin kitaplarını da okudum sarmadı. Kişisel gelişim kitaplarını da denedim. Adını hatırlamadığım bir yazar var. Sherlock Holmes gibi bir şeydi. Onu sevdim.

Atatürk'çüyüm(amacım siyaset değil) ve Nutuk kitabını da denedim. 50 sayfa civarı okudum ve onu da bıraktım. Soluksuz okuduğum kitaplar belli(Polisiye, aksiyon ve gerilim).
 
Uyarı! Bu konu 5 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Technopat Haberler

Yeni konular

Geri
Yukarı