Her şeyin gittikçe bulanıklaşması

PhantomDancer!

Hectopat
Katılım
5 Şubat 2020
Mesajlar
103
Makaleler
1
Arkadaşlar size de oluyor mu?

  • Her sabah kalktığındaki o birkaç depresif dakikanın tüm gününüze mâl olması.
  • Gün içinde sokakta geçerken herkesin gelir durumu, alım gücü ve ekonomi konuşmalarına kulak şahidi olduğunuzda göğüs kafesinizden midenize kadar yavaş yavaş inen ağrılar.
  • Geçmiş olayların içinde hapsolma hissiyatı ile birlikte gelen kronik hafif bilinç kayıpları.
  • Gelecek üzerinde düşünmenin rahatsızlık verici derecede korkutucu olması.
  • Bütün insanların yüzlerinin asık olduğunu gördüğünüzde bunun istemsiz bir şekilde size de yansıması ve bunu fark ettiğinizde kendinizden nefret etmeniz.
  • Son zamanlarda insanların tahammül seviyelerinin "belirli" nedenlerden ötürü asgari düzeye düşmesiyle birlikte insanın insana saygısının azaldığını fark etmek.
  • İnternette gezinirken saçma sapan mülteci haberlerine rastlayıp insanlık gururunu sorgulamanın yükümlülüğünü almak zorunda hissetmek hemen ardından vicdanının daha fazla dayanamadığını anladığın anda gözlerinin dolması.
  • Eskiden ulaşmanın oldukça zor olduğu ev, araba, gibi şeylerin şu anda alabilme imkanının olmadığını fark etmenin ardından nefes kontrolü tekniğini uygularken çıldırmamaya çalışmak...

Evet arkadaşlar bu durumlardan bahsediyorum. Kaçınızın hayatlarını tahmin edebildim?
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Arkadaşlar size de oluyor mu?

  • Her sabah kalktığındaki o birkaç depresif dakikanın tüm gününüze mâl olması.
  • Gün içinde sokakta geçerken herkesin gelir durumu, alım gücü ve ekonomi konuşmalarına kulak şahidi olduğunuzda göğüs kafesinizden midenize kadar yavaş yavaş inen ağrılar.
  • Geçmiş olayların içinde hapsolma hissiyatı ile birlikte gelen kronik hafif bilinç kayıpları.
  • Gelecek üzerinde düşünmenin rahatsızlık verici derecede korkutucu olması.
  • Bütün insanların yüzlerinin asık olduğunu gördüğünüzde bunun istemsiz bir şekilde size de yansıması ve bunu fark ettiğinizde kendinizden nefret etmeniz.
  • Son zamanlarda insanların tahammül seviyelerinin "belirli" nedenlerden ötürü asgari düzeye düşmesiyle birlikte insanın insana saygısının azaldığını fark etmek.
  • İnternette gezinirken saçma sapan mülteci haberlerine rastlayıp insanlık gururunu sorgulamanın yükümlülüğünü almak zorunda hissetmek hemen ardından vicdanının daha fazla dayanamadığını anladığın anda gözlerinin dolması.
  • Eskiden ulaşmanın oldukça zor olduğu ev, araba, gibi şeylerin şu anda alabilme imkanının olmadığını fark etmenin ardından nefes kontrolü tekniğini uygularken çıldırmamaya çalışmak...

Evet arkadaşlar bu durumlardan bahsediyorum. Kaçınızın hayatlarını tahmin edebildim?
3 tane çıktı bende. Belki biraz da benim çok kafayı takma kafayı yersin felsefemden dolayı olabilir.
 
Arkadaşlar, gerçekten ülkecek çok gergin, çok tedirgin, çok mutsuz ve çok tükenmiş durumdayız.
Nedenleri zaten aşikar o yüzden üzerinde durmayacağım. Kime sorsak ilk fırsatta yurt dışına giderim diyor, şimdi size soruyorum kim gitmek istemiyor kim ısrarla ülkesinde kalmak ister?

Ama ben biraz çözüm odaklı olmak istiyorum ve yapabileceğimiz birkaç şeyden bahsedeceğim:
1. en başta öz güven arkadaşlar. Özgüveni geliştirmenin neyse ki çok basit yolları mevcut. Mesela erken kalkmak, uzun bir yürüyüşe çıkmak, yeni bir insanla tanışmak, etkinliklere katılmak (ki bazıları ücretsiz de olabiliyor gidin onlara katılın), yapamadığımız bir ev işini, yapamadığımız bir yemeği yapmayı öğrenmek, kitap okumak, mümkünse spor yapmak (her şey olabilir bu)... Yani bu kadar basit şeyler bile özgüveni artırıyor arkadaşlar. Hiç öyle hafife almayın ben de çok ağır bunalım dönemleri atlattım ve şimdi gerçekten hayatın her bir saniyesinden keyif almaya çalışıyorum.
2. olumlamalar yapmak. Gerçekten bunlar işe yarıyor azar azar da olsa olumlamalar yapın, şükretmeyi bilin. Ben de sürekli şükretmeye çalışıyorum ve gerçekten karakterime yansıdığını görebiliyorum.
Bu kadar yeterli zaten büyük kısmını özgüvende anlattım. Belki çoğunuza klişe gelecek ama gerçekten böyle. Bir de elinize kağıt kalem alın veya bilgisayarda Word dosyası açın kendinize yazılar yazın, illaki hayalleriniz hedefleriniz tutkularınız vardır. Her şeyi yazın yazmak o kadar iyi geliyor ki anlatamam. Her şey tozpembe zaten değil hayatta evet ben de markete girince çok soğuyorum. Alıyorum 4 5 parça şey, ödediğim para 130 140 lira o kadar moralim düşüyor ki bazen... Ama yapacak bir şey yok bunun için bir yukarıdaki saydıklarımı yapacağız ve bir şeyleri değiştirmekten (oy) korkmayacağız. Umarım Z kuşağı olarak gerçekten ülkeye güzel bir katkı sağlarız.
Arkadaşlar, gerçekten ülkecek çok gergin, çok tedirgin, çok mutsuz ve çok tükenmiş durumdayız.
Nedenleri zaten aşikar o yüzden üzerinde durmayacağım. Kime sorsak ilk fırsatta yurt dışına giderim diyor, şimdi size soruyorum kim gitmek istemiyor kim ısrarla ülkesinde kalmak ister?

Ama ben biraz çözüm odaklı olmak istiyorum ve yapabileceğimiz birkaç şeyden bahsedeceğim:
1. en başta öz güven arkadaşlar. Özgüveni geliştirmenin neyse ki çok basit yolları mevcut. Mesela erken kalkmak, uzun bir yürüyüşe çıkmak, yeni bir insanla tanışmak, etkinliklere katılmak (ki bazıları ücretsiz de olabiliyor gidin onlara katılın), yapamadığımız bir ev işini, yapamadığımız bir yemeği yapmayı öğrenmek, kitap okumak, mümkünse spor yapmak (her şey olabilir bu)... Yani bu kadar basit şeyler bile özgüveni artırıyor arkadaşlar. Hiç öyle hafife almayın ben de çok ağır bunalım dönemleri atlattım ve şimdi gerçekten hayatın her bir saniyesinden keyif almaya çalışıyorum.
2. olumlamalar yapmak. Gerçekten bunlar işe yarıyor azar azar da olsa olumlamalar yapın, şükretmeyi bilin. Ben de sürekli şükretmeye çalışıyorum ve gerçekten karakterime yansıdığını görebiliyorum.
Bu kadar yeterli zaten büyük kısmını özgüvende anlattım. Belki çoğunuza klişe gelecek ama gerçekten böyle. Bir de elinize kağıt kalem alın veya bilgisayarda Word dosyası açın kendinize yazılar yazın, illaki hayalleriniz hedefleriniz tutkularınız vardır. Her şeyi yazın yazmak o kadar iyi geliyor ki anlatamam. Her şey tozpembe zaten değil hayatta evet ben de markete girince çok soğuyorum. Alıyorum 4 5 parça şey, ödediğim para 130 140 lira o kadar moralim düşüyor ki bazen... Ama yapacak bir şey yok bunun için bir yukarıdaki saydıklarımı yapacağız ve bir şeyleri değiştirmekten (oy) korkmayacağız. Umarım Z kuşağı olarak gerçekten ülkeye güzel bir katkı sağlarız.

Bakın daha az önce yarım kilo muz sipariş ettim (17.50 lira) ve sadece 2 tane geldi. Evet aşırı demoralizasyona sebebiyet veriyor ama yapacak bir şey yok.
 
Son düzenleme:

Geri
Yukarı