İlkokulda başıma gelen olay

Enteresanlık değil bence ama anlatayim, ilkokul 1.sınıfa gidiyorum o zamanlar neyin ne olduğunu ayırt edemiyorum, zaten herkes bilir bunu öğretmenler ister metreyle ister cetvelle çocukların eline cezalandırmak için ister sert ister vurmuş olmak için vurur. Bizim hocamız da öyleydi.
Neyse işte hoca beni 1 dersliğine mi ne yokken sınıf başkanı yaptı dedi ki ödevleri yapmışlar mı kontrol edersin tamam hocam dedim başladım teftişe.
7-8 kişi ödevlerini yapmamıştı bende gittim bazılarının kulaklarını çektim bazılarının ellerini kaldırttım cetvelle şak!
Sonra hoca geldi sınıfa ne yaptın sen? Ne yapıyorsun sen? Öy-öyetmenim. Kaç kişiye vurdun? Vurduğum kişiler el kaldırır. Öğretmen "aç elini!" *avucumun içini açıyorum* "yukarıya kaldır!"
Çok sert bir şekilde ellerime sırayla vurur. "gözümden düştün! Geç yerine." hoca beni aslında sınıfın en başarılısı olarak görüyordu. Garip. Ben sadece onu ve önceki hocaları örnek aldığım için böyle yapmıştım :d.

Biz de az cetvel yemedik be.


Ben de çim adamı evde unuttuğum için dayak yemiştim.

Bizim bir arkadaş resim çizmediği için tokat yemişti. Burnu kanadı. İlkokul bu arada. Ve daha nice insan dışı şiddet olayları.

hellaboutthat dedi:

Bizim bir arkadaş resim çizmediği için tokat yemişti. Burnu kanadı. İlkokul bu arada. Ve daha nice insan dışı şiddet olayları.

Genişletmek için tıkla...

Ben hep cetvel yemiştim acıtıyor ama sıkıntı olmuyor. Ama tokat gerçekten koyuyor, parçalanıyorsun resmen.
7. sınıfta haksız yediğim tokat matematikten soğumama neden olmuştu, o yüzden matematiği sevemedim...

Ancak ufak caydırıcı cezalar olmayınca azgın çocuklar yetişti. Ben çocukken ağzıma almayı aklımdan bile geçirmeyeceğim şeyleri velet yüzüme doğru korkmadan söylüyor.
Aile tolerans gösterince alışıyor işte.

Sınıfta erik dalı açmış oynuyorduk. O kadar eğlenmişiz farkında değiliz tabii ben yoruldum geçtim kenara. Ortada 3 5 kişi kalmış nasıl ciğer varsa hala oynuyorlar. Sırtı kapıya dönük olan biri düğünde gördüğü silah atma olayını taklit etti. Sanki cebinde silah varmış gibi çıkardı . Bir de "dan, dan" diye bağırıyor enayi. O sırada müdür yardımcısı sınıfa girdi. 1 dk boyunca kesintisiz bütün sınıfla bakıştı. Bizim yaz dizilerinde olan o bakışma sahnelerinden farksızdı. Göbekte ileride bir adamdı -biracı göbeği- sonra döndü hafif peltek sesiyle:
'İtsiniz oğlum hepiniz itsiniz' dedi. Sonra yaylana yaylana yürüyerek gitti.

İşte Türk eğitim gerçeği daha neler neler varda bu sadece bir tanesi.