Kendimi Çok Kötü Hissediyorum

@Leo Corte Cevabınız için çok teşekkür ederim. Dediklerinizi dikkate alacağım. Saygılar.

@TpszTelevizyon Lise 2'ye geçtim, 15 yaşındayım.

Çok güzel...
Benim Lise 1 berbattı. Hiç oturup konuşacağım arkadaşım yoktu. Lise 2 de alan seçiyoruz ben sayısal seçtim. Lise 2 de en iyi arkadaşımı kazandım 1 kişi yetti. Sonra 1 kişi daha... Şu an Üniversite 2 Makine okuyorum. Liseden kalan benle birlikte 5 kişi olarak kaldık. 1 Kız 4 erkek memlekete gelince buluşuruz konuşuruz. Okullar başlayınca telefondan wp grubundan sohbet ederiz.

Kafa dengi adam aramak akıl işi değil. Üniversite 2 de çok iyi anlaştığım kişiler var ama hiç biri kafa dengim değil. Lise de buldum onları ben. Belki sende Üniversite de bulursun.


Kırmızı çizgi arasını okumadan geçebilirsiniz. Yakın zamanda olan bir günül mevzumu anlattım. Anlatmak istedim...


------------------------------------------
Üniversite de bir kafa dengimi buldum o da kız çıktı. Ona bakında kendimi görüyordum ve ben de lisede çevremden daha farklı bir yapıda düşünüp bazı şeylerin erken farkına vardım. Hiç bir kızla takılmak, eğlenmek için sevgili olmak istemedim. Aradığım kişiyi bulayım tam olsun dedim. Tabi arkadaş kapsamında kız arkadaşlarım var ama normal yani onlar yanımda mutlu olsa bile ben standart takılırım mesela...
Aradığım kişiyi buldum, hoşlandığımı söyledim... Kabul edilmedim. :eek::D Bu bana koydu mu? Koymaktan ziyade '' Olsaydı güzel olurdu'' diye aklımda kalan bir soru işareti bıraktı. Şu an arkadaşız. İkimizde birbirimizi değerli olarak görüyoruz. En azından benim tarafımdan... Nedenleri vardı. Baş harfi ''İ''.

Eğer olsaydı severdim, çok fazla severdim. Hayatında alamayacağı güveni, sevgiyi verirdim. Zaten ben birine bağlanınca diğer tüm kızların canı cehenneme moduna geçiyorum. Yok ona niye baktın gibi bir kavgamız dahi olmazdı. Renkleri, zevkleri, yaşantısı, görüşleri siz olan birisini düşünün... İster istemez etkileniyorsunuz. :)

Ve onu mutlu etmek için elimden geleni yapardım. Onun beni mutlu etmesi için sadece sarılsa bile yeter, o an Dünya'nın en mutlu adamı olurum ben zaten... :) Ve en kötü günlerimizde bile yalnız bırakmayacağım biriydi kendisi. Aradığımı buldum sandığım.

Ama şunu biliyorum. Birbirimizi aslında ben hoşlandığımı söyledikten sonra daha da tanımaya başladık. O an her şeyimi ortaya koyarak ona karşı sevgimi neler yapabileceğimi söylerdim. Ama şu bir gerçek ve ben bunun farkındayım ki, birinin kalbine zorla giremezsiniz. En başta olmadıysa zorlamanın bir manası yok.

Aslında Ben Murphy Kanunlarını çok severim genelde başıma gelir çünkü...

''Olmuyorsa zorlayın, kırılırsa zaten değişmesi gerekir.''

İşte 2. kez karşısına çıktığınızda kırılma ihtimalini göze alamadım. Bir çok nedeni olabilir.

-------------------------------------------------

Yani sana kısaca şunu söylemek gerekirse zamana bırak hiç arkadaşın çıkmasa bile umursama... Mesela ben yalnız başıma o kadar çok vakit geçirdim ki herkes yalnız kalınca sıkılır bunalır. Bende öyle bir şey olmaz. Çok nadir olur. Bu da beni güçlü kılar.

Yalnız yaşamayı öğren, sen tanışmaya çalışma onlar senle tanışmak istesin. Zaten birine güvenirsem ben tanışmak isterim. Kızla öyle tanışmıştım. Güvenimi kazanmıştı dikkatimi çekti. :) İlk gördüğüm anı tarihi zamanı mekanı ve sonrası her anı her konuşma aklımda. İstemsiz bilinç altım takip etmiş zaten.

Kırmızı arası hikayeyi anlatmamın sebebi ise bir kızla çok iyi anlaştığında benim gibi aceleci davranmaman. 2. si ise hiç birinizi tanımıyorum ama yazıp paylaşınca rahatlıyorum. Bu muhabbeti 2 kişi biliyor şu an birde bu forumdakiler... :)




Son olarak Üniversiteye liseden yalnız gelenler var. Etrafındakileri arkadaş bilip yalnız kaldığını anlayanlar var. Arkadaş bulanlar var. Kafa dengini bulanlar var. Anlamayanlar hala etrafındakileri arkadaş sananlar var bu daha kötü. İnsanların hal ve davranışından çok gözlemler çıkardım zamanında. O yüzden kimle tanışıp tanışmamam gerektiğini güvenmem gerektiğini önceden kestirebiliyorum. Bir arkadaşımın güvenmediği arkadaşını gördüğümde söyleyemiyorum çünkü sen kötü adam olursun böyle bir durumda... Fakat benim söyleyemediğimi zaman gösteriyor. :)

Buradan da birine çabuk güvenmemeni, arkadaş olarak gözükebileceklerini unutma. Dostluk arkadaşlığın ilerlemesi ile kazanılıyor. Karşılıklı güven ile.



Söylemeyi unutmadan çıkar ilişkisi en nefret ettiğim şey. Asıl arkadaşlık dostluk karşılıksız yardımlaşma ile olur. Bir beklenti olmadan daha ziyade kötü günlerinde...

Üniversitede dostu düşmanı not alışverişinde tanıyorsun. :) Bazısı var illa karşılık ister bazısı var eline geçeni atar. Mesela benim elime geçen notu gerekirse hiç bir karşılık gelmesin umrumda değil. Gözüm kapalı iyi anlaştıklarıma ve dediğim kıza(daha iyi anlaşıyorum) atarım. :)

Bu not sadece basit bir örnekti ama doğru aklında bulunsun. :)

Daha yazmak istediğim o kadar çok şey var ki her an aklıma gelen. Biliyorum çok karışık bir yazı oldu ama her aklıma geleni yazarsam da bu böyle sayfalarca devam eder o yüzden burada noktalıyorum.

Kendin ol, yalnız kalmaya alış, kendini mutlu et, internette forumlarda oyunlarda insanlarla iletişime geç illa yanında olmaları gerekmiyor, çıkar ilişkisinden uzak dur, tanışacağın yeni insanları iyi tanı herkes ile arkadaş olmaya çalışma. Yoksa daha çok üzülürsün.
 
Son düzenleme:
Çok güzel...
Benim Lise 1 berbattı. Hiç oturup konuşacağım arkadaşım yoktu. Lise 2 de alan seçiyoruz ben sayısal seçtim. Lise 2 de en iyi arkadaşımı kazandım 1 kişi yetti. Sonra 1 kişi daha... Şu an Üniversite 2 Makine okuyorum. Liseden kalan benle birlikte 5 kişi olarak kaldık. 1 Kız 4 erkek memlekete gelince buluşuruz konuşuruz. Okullar başlayınca telefondan wp grubundan sohbet ederiz.

Kafa dengi adam aramak akıl işi değil. Üniversite 2 de çok iyi anlaştığım kişiler var ama hiç biri kafa dengim değil. Lise de buldum onları ben. Belki sende Üniversite de bulursun.


Kırmızı çizgi arasını okumadan geçebilirsiniz. Yakın zamanda olan bir günül mevzumu anlattım. Anlatmak istedim...


------------------------------------------
Üniversite de bir kafa dengimi buldum o da kız çıktı. Ona bakında kendimi görüyordum ve ben de lisede çevremden daha farklı bir yapıda düşünüp bazı şeylerin erken farkına vardım. Hiç bir kızla takılmak, eğlenmek için sevgili olmak istemedim. Aradığım kişiyi bulayım tam olsun dedim. Tabi arkadaş kapsamında kız arkadaşlarım var ama normal yani onlar yanımda mutlu olsa bile ben standart takılırım mesela...
Aradığım kişiyi buldum, hoşlandığımı söyledim... Kabul edilmedim. :eek::D Bu bana koydu mu? Koymaktan ziyade '' Olsaydı güzel olurdu'' diye aklımda kalan bir soru işareti bıraktı. Şu an arkadaşız. İkimizde birbirimizi değerli olarak görüyoruz. En azından benim tarafımdan... Nedenleri vardı. Baş harfi ''İ''.

Eğer olsaydı severdim, çok fazla severdim. Hayatında alamayacağı güveni, sevgiyi verirdim. Zaten ben birine bağlanınca diğer tüm kızların canı cehenneme moduna geçiyorum. Yok ona niye baktın gibi bir kavgamız dahi olmazdı. Renkleri, zevkleri, yaşantısı, görüşleri siz olan birisini düşünün... İster istemez etkileniyorsunuz. :)

Ve onu mutlu etmek için elimden geleni yapardım. Onun beni mutlu etmesi için sadece sarılsa bile yeter, o an Dünya'nın en mutlu adamı olurum ben zaten... :) Ve en kötü günlerimizde bile yalnız bırakmayacağım biriydi kendisi. Aradığımı buldum sandığım.

Ama şunu biliyorum. Birbirimizi aslında ben hoşlandığımı söyledikten sonra daha da tanımaya başladık. O an her şeyimi ortaya koyarak ona karşı sevgimi neler yapabileceğimi söylerdim. Ama şu bir gerçek ve ben bunun farkındayım ki, birinin kalbine zorla giremezsiniz. En başta olmadıysa zorlamanın bir manası yok.

Aslında Ben Murphy Kanunlarını çok severim genelde başıma gelir çünkü...

''Olmuyorsa zorlayın, kırılırsa zaten değişmesi gerekir.''

İşte 2. kez karşısına çıktığınızda kırılma ihtimalini göze alamadım. Bir çok nedeni olabilir.

-------------------------------------------------

Yani sana kısaca şunu söylemek gerekirse zamana bırak hiç arkadaşın çıkmasa bile umursama... Mesela ben yalnız başıma o kadar çok vakit geçirdim ki herkes yalnız kalınca sıkılır bunalır. Bende öyle bir şey olmaz. Çok nadir olur. Bu da beni güçlü kılar.

Yalnız yaşamayı öğren, sen tanışmaya çalışma onlar senle tanışmak istesin. Zaten birine güvenirsem ben tanışmak isterim. Kızla öyle tanışmıştım. Güvenimi kazanmıştı dikkatimi çekti. :) İlk gördüğüm anı tarihi zamanı mekanı ve sonrası her anı her konuşma aklımda. İstemsiz bilinç altım takip etmiş zaten.

Kırmızı arası hikayeyi anlatmamın sebebi ise bir kızla çok iyi anlaştığında benim gibi aceleci davranmaman. 2. si ise hiç birinizi tanımıyorum ama yazıp paylaşınca rahatlıyorum. Bu muhabbeti 2 kişi biliyor şu an birde bu forumdakiler... :)




Son olarak Üniversiteye liseden yalnız gelenler var. Etrafındakileri arkadaş bilip yalnız kaldığını anlayanlar var. Arkadaş bulanlar var. Kafa dengini bulanlar var. Anlamayanlar hala etrafındakileri arkadaş sananlar var bu daha kötü. İnsanların hal ve davranışından çok gözlemler çıkardım zamanında. O yüzden kimle tanışıp tanışmamam gerektiğini güvenmem gerektiğini önceden kestirebiliyorum. Bir arkadaşımın güvenmediği arkadaşını gördüğümde söyleyemiyorum çünkü sen kötü adam olursun böyle bir durumda... Fakat benim söyleyemediğimi zaman gösteriyor. :)

Buradan da birine çabuk güvenmemeni, arkadaş olarak gözükebileceklerini unutma. Dostluk arkadaşlığın ilerlemesi ile kazanılıyor. Karşılıklı güven ile.



Söylemeyi unutmadan çıkar ilişkisi en nefret ettiğim şey. Asıl arkadaşlık dostluk karşılıksız yardımlaşma ile olur. Bir beklenti olmadan daha ziyade kötü günlerinde...

Üniversitede dostu düşmanı not alışverişinde tanıyorsun. :) Bazısı var illa karşılık ister bazısı var eline geçeni atar. Mesela benim elime geçen notu gerekirse hiç bir karşılık gelmesin umrumda değil. Gözüm kapalı iyi anlaştıklarıma ve dediğim kıza(daha iyi anlaşıyorum) atarım. :)

Bu not sadece basit bir örnekti ama doğru aklında bulunsun. :)

Daha yazmak istediğim o kadar çok şey var ki her an aklıma gelen. Biliyorum çok karışık bir yazı oldu ama her aklıma geleni yazarsam da bu böyle sayfalarca devam eder o yüzden burada noktalıyorum.

Kendin ol, yalnız kalmaya alış, kendini mutlu et, internette forumlarda oyunlarda insanlarla iletişime geç illa yanında olmaları gerekmiyor, çıkar ilişkisinden uzak dur, tanışacağın yeni insanları iyi tanı herkes ile arkadaş olmaya çalışma. Yoksa daha çok üzülürsün.

Cevabınız için çok teşekkürler. Hayatım boyunca sadece çocukluğumda dışarı çıkar arkadaşlarımla oynardım. Bir yerden sonra kesilmeye başladı. Belli bir noktadan sonra tamamen kesildi. Hep evde oturur, internette ya da oyunda olurdum. Sanırım yapabileceğim en mantıklı hareket sizin dediğiniz. Saygılar.
 
Uyarı! Bu konu 8 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı