armoredtrain
Centipat
1. Deva'nın tepe kadrosu zamanında AKP ile aynı masaya oturdu. Onlarla aynı masaya oturan onlardandır.
2. Siz ciddi misiniz? Laflarımı çarpıtmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz. Ben siyasetçinin görevi parti liderinin dediğini yapmasıdır falan demedim. Başka tabanlardan oy toplayabilmek için parti görüşüne zıt siyasetçiler toplanmasından rahatsız olduğumu dile getirdim. Yoksa siyasetçi istediği gibi kendi partisinde partinin görüşüne uygun açıklamalar yapabilir ve yapmalıdır da. Sizin mantığınıza göre sosyalist/komünist bir partide bir siyasetçi parti lideriyle aynı görüşte olmama ayağına çıksın liberalizmi savunsun o hâlde. Son olarak ben tek bir kişi üzerinden partinin görüşüne falan ulaşmaya çalışmıyorum. Partilerin sırf başka tabandan oy toplayabilmek için kendi görüşleriyle taban tabana zıt siyasetçileri kadrolarına katmalarından hoşnut değilim. Mesela Mansur Yavaş nasıl ülkücü kökenli bir siyasetçi olup merkez sol bir parti CHP'den aday olabilir? Bana mantıklı gelmeyen bu işte.
3. Hayır, bir siyasetçi elin Kürtçü haber kanalının haberini baz alıp da TSK'nin mücadele biçimini, sınır ötesi operasyonlarını sorgulayamaz. Adamlar her gün biz sıcak yataklarımızda rahat uyuyalım diye kelle koltukta gezecekler, bizim siyasetçi beyefendimiz de terör sempatizanı bir haber kanalının haberini baz alıp benim askerime dil uzatacak, yok ya? Kimsenin savaşa taraf olduğu falan yok, yine çarpıtmışsınız. Türkiye savaşta falan değildir, Türkiye sadece terörle mücadele etmektedir. Savaşta olan ülke görmek istiyorsanız bkz. Rusya. Son olarak da teröristle barışçıl çözüm falan olmaz, bkz. Çözüm süreci. Teröristin anladığı tek dil, kafasına bomba yağmasıdır. Askerimiz de onlarla anladığı dilden konuşuyor.
4. Benim verdiğim giyim kuşam basit bir örnekti. Elbette başka alanlar da var fakat giyim kuşam insanların tamamen kendi bilecekleri bir konu falan değil. Fransa'da, Belçika'da, Hollanda'da ve Almanya'nın bazı eyaletlerinde toplu alanda laiklik ilkesi gereği nasıl peçe ve burka giyimi yasaklandıysa Türkiye'de de yasaklanacak. Demek ki neymiş, laiklik insanların nasıl giyineceğine karışabiliyormuş. Zorunlu din eğitimi de çok yanlış bir şey çünkü her şey çok taraflı anlatılıyor. Diyanetin varlığının devamına tek bir sebep bile bulamıyorum. Laik bir ülkede din işlerini idare eden bir devlet kurumu olmaz. Özel vakıflar din işlerini idare eder, devlet ise bu kurumların dini suistimal edip etmediğini sıkı bir şekilde denetler. Tahminimce Atatürk'ün Diyanet'i kurma motivasyonu halkın tepkisini biraz olsun azaltmaktı. Yani Diyanet görevini yerine getirdi, artık kapatılması gerekmektedir.
