Laubaliliği samimiyet sanan insanlar

kullanilmiyorr dedi:

İnsanların zevklerini sorgulamak size düşmez. Ayrıca bahsettiğiniz kişi gerçek hayatta yayındaki gibi davranmadığını 1000 kere söyledi. İnsanları eğlendirmek için yapıyor ve eğlendirebiliyor ki her gün binlerce izleniyor.

@astronautinocean neden kızgın attınız? Doğruları söylemem zorunuza mı gitti?

Genişletmek için tıkla...

Binlerce izleyen binlerce sinek.

Dedi ve Enes Batur izlemeye gitti.

astronautinocean dedi:

Tek yaptığı canlı yayında anırmak ve özürlü gibi hareketler yapmak olan bir adama gülüyorsan sana iyi eğlenceler. Eki Görüntüle 992513
Bir daha görüşmemek üzere

Genişletmek için tıkla...

astronautinocean dedi:

Tek yaptığı canlı yayında anırmak ve özürlü gibi hareketler yapmak olan bir adama gülüyorsan sana iyi eğlenceler. Eki Görüntüle 992513
Bir daha görüşmemek üzere

Genişletmek için tıkla...

Enes batur izledi bunu deyip

Hiçbir işe yaramayan zatları komik bulmayı, baştacı yapmayı sever bizim millet. Çöp tenekesi bile daha faydalı bunlardan.

Yerinde küfürden bir şey olmaz da böyle her saniyeyede küfür yapan adamdan da samimiyyet beklemem.

Arkadaşlar arası samimiyet oluştuktan sonra pekte problem olmaz ama cılkını çıkarılması benim de hoşuma gitmiyor.

294144 dedi:

Yok yere küfreden, ağzından sokak argosunu düşürmeyen, garip bir ses tonu ile konuşan, hal ve hareketine dikkat etmeyen ve ucu açık tutumlarda bulunmaktan çekinmeyen; cıvık, laubali, kaba, karşılıklı insan ilişkilerinde rasyonelliği sağlayamayan yılışık insanlar genelde sempatik ve samimi diye adlandırılıyor

Genişletmek için tıkla...

Bu tarz insanlarla konuşmam ve uzak dururum. Bence samimi değil itici.

Karakterim gereği o tarz insanlardan uzak dururum, muhattap olmam, kaale bile almam.

Bence bir insanın kiminle, nasıl konuşacağı bizi çok da alakadar etmez. Şahsen yanıma gelip küfürlü ve argolu bir şekilde konuşan birine kendimi yakın hissederken, ertesi gün hissetmeyebilirim. Ya da tam tersi çok beyefendi birine kendimi yakın hissederken, ertesi gün yine o kişiye karşı da yakın hissetmeyebilirim. Bence birinin nasıl konuştuğundan çok, ne konuştuğu ve ne düşündüğü daha önemli. Bunu nasıl dile getirdiği de çok umurumda değil açıkçası.

Paraya, mala, mülke ve bilimum geçici alış-veriş aracına sahip olunması üzerinden bir itibar derecesi belirlenmesi sebebi ile buna ulaşmaktaki yollarda uygulanan yöntemlerin göz ardı edilmesi birleşince, "ilgi çeken, gelir getiren her yol mübahtır" şeklinde bir sonuç ortaya çıkıyor. Diğeri ilgi çekmiyor, direkt elle tutulur bir karşılıga tekabül etmiyor. Bu yüzden de amacı sadece rahat bir hayat sürmekten ibaret olanlar tarafindan pek de tercih edilmiyor.

Halbuki saygı korunduğu müddetçe bağlılıklar daha da kuvvetlenir ve insan, tek başına bir hiçtir. Ne kadar çok kişi ile düzgün bir hareket sağlanırsa, orada işler o kadar kolay halledilir ve bu da hayat içindeki zorluluklarin büyük bir kısmının bertaraf edilmesine vesile olur. Ama şu "bireycilik" denilen terane sayesinde; ahlak, kişinin nefsine tabii bir hale hapsolmuş durumda ve bu da dert ettiğiniz sorunlara sebep oluyor.