ya sansür attım aslında ancak paintten, geri çekerken sansürü kaydetmemişim üstünü karalamıştım kusura bakmayın. full ayarda origins ve kart 200tl..Küfürlere ufak bir sansür atsak iyi olurmuş da neyse
Çalıştığım işten dolayı bana bir bisiklet lazımdı (fotoğrafçıda çalışıyorum işim gece bitiyor evim uzak dolmuş olmuyor.). Letgoda bir bisiklet gördüm. Sözde çiziği bile olmayan 0 ayarında sadece lastiği kabak bir bisiklet. 400 TL'ye Salcano NG650. Dedim ben kabakta olsa alır yaptırırım varsa yoksa 30 TL olsun. Adama teklif sundum oda telefonla takas olur yazmıştı. Samsung J7 Prime vardı elimde ekranı kırık. Adam görelim bakarız dedi. Anlaşmayla onla bunla (Letgo üzerinden.) telefon +50 TL'ye anlaştık ama kabul etmedim tabii görmeden olmaz. Gördüm ben pek anlamadığımdan bisikletin kozmetik olarak çok çok bi sıkıntısı yoktu işimi görürdü. 50 TL üstümde değilde kartımda olduğu için adama peşinen dedim ki parayı çekmeye gideceğim ama yolda tanıdığım bir bisikletçiyede soracağım peşinen kabul etmiyorum diye. (Tabii ki mallık edip bisikleti aldım telefonu verdim.). Bisikletçiye gittiğimde (yakın arkadaşım baya) bana sadece elini sürmeden yüklü bir miktar masrafı olduğunu ve masraflarını tek tek saydı almamamı söyledi. Bende adamı aradım dedim böyle böyle telefonumu geri istediğimi söyledim. Adam bana bağırmaya başladı yok efendim kabul etmeyeceksin niye veriyorsun ben çocuğumla telefonu ilçeye götürdüm 2 hafta önceden inmez dedi. Bekleriz dedim vs. konuştuk adam ilk 50 tl masrafını karşılamayı önerdi sonra kendi ağzı ile 200 250 TL'lik masrafını kabul etti. En son telefonu bayramdan sonra verebileceğini söyledi kabul ettim. (Teee ramazan bayramı tabii ki.). Bekledim hiç rahatsız etmedim tabii bayramdan sonra yapıştım yakasına. Bana gene bağırmaya başladı (Düzgün konuşmaktan yoksun bir insan evladı tabii ki.) dedim abi bağırmakla biyere varamayacağız düzgünce konuşabilirmiyiz diye adam bana sesini kes beni dinle çocuk tarzı bir söylemde bulundu. Benim kafa orada tabii ki gitti (elbette ki hakaret ve küfür yok işin içinde.) bende ne geldiyse bağırıyorum söyleniyorum. En son kapattım telefonu kuzenim yanımdaydı. Bana telefonun faturası ve kutusu sendeyse şikayet edebileceğimi söyledi (Tabii ki o iş sanırsam öyle olmuyormuş veya polis beni biraz kaale almadı.). Adam tekrar beni aradığında söyledim telefon elime geçmediği taktirde karakola gideceğim diye. Adam biraz ikna oldu(!) tabii. İşte verecem telefonu felan (yazmaktan yoruldum kısa keseceğim.) gün o gündür hala verecek. En son dün karakola gittim elbette ki polis 2 taraf arası anlaşmazlık olduğunu kendilerinin birşey yapamayacağını dile getirdi (Elimde ses kayıtları , letgo konuşmaları vs. olmasına rağmen.). Kısacası telefondan umudu kestim. Böyle uzuuuuun 4 aylık bir hikaye işte.Nasıl kaptırdın?
Tecrübe oldu işte bundan sonra daha dikkatli olacağım elbette ki.
adama söyle dava açıcam ver telefonu diye. eğer olmazsa letgo hesabından satışı varsa farke hesapla çağır biryere bir güzel dövelim izmirdeysen. birde polislerin çoğu... direk dava aç.Çalıştığım işten dolayı bana bir bisiklet lazımdı (fotoğrafçıda çalışıyorum işim gece bitiyor evim uzak dolmuş olmuyor.). Letgoda bir bisiklet gördüm. Sözde çiziği bile olmayan 0 ayarında sadece lastiği kabak bir bisiklet. 400 TL'ye Salcano NG650. Dedim ben kabakta olsa alır yaptırırım varsa yoksa 30 TL olsun. Adama teklif sundum oda telefonla takas olur yazmıştı. Samsung J7 Prime vardı elimde ekranı kırık. Adam görelim bakarız dedi. Anlaşmayla onla bunla (Letgo üzerinden.) telefon +50 TL'ye anlaştık ama kabul etmedim tabii görmeden olmaz. Gördüm ben pek anlamadığımdan bisikletin kozmetik olarak çok çok bi sıkıntısı yoktu işimi görürdü. 50 TL üstümde değilde kartımda olduğu için adama peşinen dedim ki parayı çekmeye gideceğim ama yolda tanıdığım bir bisikletçiyede soracağım peşinen kabul etmiyorum diye. (Tabii ki mallık edip bisikleti aldım telefonu verdim.). Bisikletçiye gittiğimde (yakın arkadaşım baya) bana sadece elini sürmeden yüklü bir miktar masrafı olduğunu ve masraflarını tek tek saydı almamamı söyledi. Bende adamı aradım dedim böyle böyle telefonumu geri istediğimi söyledim. Adam bana bağırmaya başladı yok efendim kabul etmeyeceksin niye veriyorsun ben çocuğumla telefonu ilçeye götürdüm 2 hafta önceden inmez dedi. Bekleriz dedim vs. konuştuk adam ilk 50 tl masrafını karşılamayı önerdi sonra kendi ağzı ile 200 250 TL'lik masrafını kabul etti. En son telefonu bayramdan sonra verebileceğini söyledi kabul ettim. (Teee ramazan bayramı tabii ki.). Bekledim hiç rahatsız etmedim tabii bayramdan sonra yapıştım yakasına. Bana gene bağırmaya başladı (Düzgün konuşmaktan yoksun bir insan evladı tabii ki.) dedim abi bağırmakla biyere varamayacağız düzgünce konuşabilirmiyiz diye adam bana sesini kes beni dinle çocuk tarzı bir söylemde bulundu. Benim kafa orada tabii ki gitti (elbette ki hakaret ve küfür yok işin içinde.) bende ne geldiyse bağırıyorum söyleniyorum. En son kapattım telefonu kuzenim yanımdaydı. Bana telefonun faturası ve kutusu sendeyse şikayet edebileceğimi söyledi (Tabii ki o iş sanırsam öyle olmuyormuş veya polis beni biraz kaale almadı.). Adam tekrar beni aradığında söyledim telefon elime geçmediği taktirde karakola gideceğim diye. Adam biraz ikna oldu(!) tabii. İşte verecem telefonu felan (yazmaktan yoruldum kısa keseceğim.) gün o gündür hala verecek. En son dün karakola gittim elbette ki polis 2 taraf arası anlaşmazlık olduğunu kendilerinin birşey yapamayacağını dile getirdi (Elimde ses kayıtları , letgo konuşmaları vs. olmasına rağmen.). Kısacası telefondan umudu kestim. Böyle uzuuuuun 4 aylık bir hikaye işte.
Bisiklet ne oldu? Yaptırdınız mı?Çalıştığım işten dolayı bana bir bisiklet lazımdı (fotoğrafçıda çalışıyorum işim gece bitiyor evim uzak dolmuş olmuyor.). Letgoda bir bisiklet gördüm. Sözde çiziği bile olmayan 0 ayarında sadece lastiği kabak bir bisiklet. 400 TL'ye Salcano NG650. Dedim ben kabakta olsa alır yaptırırım varsa yoksa 30 TL olsun. Adama teklif sundum oda telefonla takas olur yazmıştı. Samsung J7 Prime vardı elimde ekranı kırık. Adam görelim bakarız dedi. Anlaşmayla onla bunla (Letgo üzerinden.) telefon +50 TL'ye anlaştık ama kabul etmedim tabii görmeden olmaz. Gördüm ben pek anlamadığımdan bisikletin kozmetik olarak çok çok bi sıkıntısı yoktu işimi görürdü. 50 TL üstümde değilde kartımda olduğu için adama peşinen dedim ki parayı çekmeye gideceğim ama yolda tanıdığım bir bisikletçiyede soracağım peşinen kabul etmiyorum diye. (Tabii ki mallık edip bisikleti aldım telefonu verdim.). Bisikletçiye gittiğimde (yakın arkadaşım baya) bana sadece elini sürmeden yüklü bir miktar masrafı olduğunu ve masraflarını tek tek saydı almamamı söyledi. Bende adamı aradım dedim böyle böyle telefonumu geri istediğimi söyledim. Adam bana bağırmaya başladı yok efendim kabul etmeyeceksin niye veriyorsun ben çocuğumla telefonu ilçeye götürdüm 2 hafta önceden inmez dedi. Bekleriz dedim vs. konuştuk adam ilk 50 tl masrafını karşılamayı önerdi sonra kendi ağzı ile 200 250 TL'lik masrafını kabul etti. En son telefonu bayramdan sonra verebileceğini söyledi kabul ettim. (Teee ramazan bayramı tabii ki.). Bekledim hiç rahatsız etmedim tabii bayramdan sonra yapıştım yakasına. Bana gene bağırmaya başladı (Düzgün konuşmaktan yoksun bir insan evladı tabii ki.) dedim abi bağırmakla biyere varamayacağız düzgünce konuşabilirmiyiz diye adam bana sesini kes beni dinle çocuk tarzı bir söylemde bulundu. Benim kafa orada tabii ki gitti (elbette ki hakaret ve küfür yok işin içinde.) bende ne geldiyse bağırıyorum söyleniyorum. En son kapattım telefonu kuzenim yanımdaydı. Bana telefonun faturası ve kutusu sendeyse şikayet edebileceğimi söyledi (Tabii ki o iş sanırsam öyle olmuyormuş veya polis beni biraz kaale almadı.). Adam tekrar beni aradığında söyledim telefon elime geçmediği taktirde karakola gideceğim diye. Adam biraz ikna oldu(!) tabii. İşte verecem telefonu felan (yazmaktan yoruldum kısa keseceğim.) gün o gündür hala verecek. En son dün karakola gittim elbette ki polis 2 taraf arası anlaşmazlık olduğunu kendilerinin birşey yapamayacağını dile getirdi (Elimde ses kayıtları , letgo konuşmaları vs. olmasına rağmen.). Kısacası telefondan umudu kestim. Böyle uzuuuuun 4 aylık bir hikaye işte.
