@The User 0 Çekirdek düzeyinde bir açık kapı bırakıldığını belirten pek çok yazı okudum Linux kullandığım süreçte, çoğu da SELinux'u işaret ediyordu. Geliştirme amacına bakarak bu kanıya vardım şahsen ben de SELinux için.
Hatta yakın zamanda özellikle Android tarafında bir skandal olarak ortaya çıkmıştı arka kapıdan telefonların ilk sürümden son sürüme kadar rahatça izlenebilir bir halde bırakılmış olması. O nedenle isteyenlerin kullanıcıyı zaten her şekilde izlediğinden şüphem yok.
Zaten hem tarayıcınız hem de İSS'nız sizi istediği gibi izleyebiliyor o nedenle kişi suç peşinde koşmuyorsa ya da takıntılı değilse biri bunları düşünmesine gerek yok.
Aslında güzel bir nokta SELinux'a değinmek! SELinux'ün tarihine ve geliştiricilerine bakarak şöyle diyebiliriz, toplum içinde erişilebilir/anlaşılabilir bir linux yaratmak ve daha basit kullanılabilir arayüzlere olan ihtiyaç sebebiyle de çıktı. Gene kullanıcı insiyatifinde, tabi hazır sistemlerde yüklü ve kullanıma açık gelebilir. Lakin linux kültüründe asla "yüklü geldim bas çalışalım" yok, "burası boşsa kurun" var. Bu psikoteknik yaklaşımdan dolayı izlenebilirlikten bahsediyorsun, eğitimi 2 satır kod kopyalamadan ileri olmayacaktır kapatmak için - elbette oturup kernelini paniklettirmeden gel bili bili diyerek baştan düzmeyi öğrenmek mesele.
NSA
"Security-Enhanced Linux - NSA/CSS". National Security Agency. 15 January 2009. Archived from
the original on 22 October 2020. Retrieved 21 April 2021.
İzlenebilirlikteki esas mesele ISS'ine gelmeden önce, ISS'leri de by-pass ederek keyfine göre hareket edebilecek aktörler.
Sonra çağrı cihazını patlatırım, bu hafta da seni iphone kuyruklarında haberlere çıkartırım, böylece toplumsal psikolojini de inceliyor olurum ve patlamayacakları garantisi yok - bil bakalım ben kimim?
ABD'li bir Apple iphone kullanıcısına yakışır şekilde Siri'ye bu organik yığından nasıl kurtulurum diye sorduktan sonra Siri'ye "böyle şeyleri cevaplama engelli yapamayzeka asistanımız" diye yaklaştılar ve ilginç bir şekilde o kadar telemetri/güvenlik tartısından dolayı da geliştiremediler diğer firmalar internette köpek balığı gibi yasadışı yöntemlerle bilgileri hüpletip şimdi RAM HDD SSD fiyatlarını hoplatırken, ek olarak 10 yıldır bir adım ileri gittikleri nokta bilgisayarlarında
(tüm dünyadaki sistemlerde) CPU-cache-ram arası nano saniyelik kod zerketme
(code injection'u nasıl çevirirdik acaba) Zero-Day durumunu geçebilmek için iyice monolitik bir ARM RAM SSD yapısına yöneldi ya da Mikroyumuşak iktidar meselesi Dingdows "Recall" ile arasıra SS alalım bak hazır sistemleri tükettik, kullanıcı alışkanlıklarını yüz/göz takip sistemleri olmadan fareyle takip edebiliriz çünkü göz imleci izler diyerek yaklaştı.
Yani SELinux gibi seçimi, uygulaması ve değiştirilmesi tüm sistemin içinden geçmeyecek ve kullanıcı tarafından belirlenebilecek bir şey - bu yüzden diğerleri ile karşılaştırdığında devede kulak piercingi kalır diye düşünebiliriz. Gene de oturup sıfırdan bir kernel düzerken bilen kişilerden destek almak bence önemli - ama kimsenin vakti yok, herkes doom scroll.
