LoL nasıl bir oyun?

Oynayamayıp sürekli ölenlerin (yeni başlayanlar haricinde) bu oyuna kötü dediğini düşünüyorum. Bana göre gayet güzel bir oyun. Fakat TR'de oynarsanız çok fazla küfür yersiniz. EUW hesabı açarak başlayın.
 
League of Legends'in oyun kısmından çok evreni ile ilgilenen bir insanım şahsen.

Oyun bence keyifli. Eğer 4 tane daha zerre tryhard olmayan arkadaşın varsa birlikte girebilirsiniz. Biz her gece öyle girer 4-5 maç atarız. Ekibimizin en güzel yanı da ne olursa olsun, takım arkadaşı 0-30 (0 kill, 30 ölüm) gitse de hiçbir şekilde kızmamamız kanaatimce.
Ama şöyle bir problem var ki oyunda gerçekten çok fazla terbiyesiz çocuk ve gereğinden fazla ciddiye alan insan var. Yalnız oynadığın zaman normal bir maçta bir hata yapınca 14 yaşındaki çocuktan çok ağır küfürler yiyorsun. Bu sadece oyunda rastgele geldiğin kişilerde değil, arkadaşlarında bile başına gelebiliyor. LoL maçı yüzünden arkadaşlığı biten insanlar bile tanıdım yani. O yüzden kiminle oynadığın önemli.

Onun dışında oyunun evreninde Warcraft'tan esintiler görmek mümkün (zaten League of Legends'ın esin kaynağı DotA, Warcraft III'ün bir moduydu). Oyunun evrenineyse Riot gerçekten çalışmış. Bence evreni okuyup öğrenmesi, oyunu oynamasından daha eğlenceli. Kesinlikle açıp birkaç karakteri; devletler, ülkeler arası savaşları; kabileleri; kralları, kraliçeleri ve hayatlarını oku derim. Ona göre onlarla oynadığında da kendi hikayelerine göndermeler içeren konuşmalar yaptıklarında veya karşıya tanıdığı, hikayesiyle bağlantılı biri gelince ona özel bir replik söylediğinde de oyun gerçekten çok daha anlamlı oluyor. Buradaki veya LoL'ün genel oyuncu kitlesinin oyuna nasıl baktığını bilmem ama bence LoL'ü güzel yapan şey bu. Bu arada Ruined King: A League of Legends Story için sabırsızlanıyorum.

Oynanış olarak DotA kadar kompleks olmasa da aşırı basit de değil. Tatmin edici. Ayrıca 32 bit çift çekirdekli işlemcilerde bile çalışıyor. Bu sayede oyuncu kitlesi baya büyük (ama bu da bahsettiğim 14 yaşındaki terbiyesiz veletleri ortaya çıkarıyor) ve Riot'un ilgisine bakarsan daha ömrü olan bir oyun. Bence oynanır tarafı var. Evreni güzel, mekanikler güzel. Kötü olan tek şey kitlesi. Kitle işi fazla bozuyor. Ama yine de aldırış edilecek bir mevzu değil. Karşıdaki seni ne kadar rahatsız ederse etsin tek bir düğme ile susturabiliyorsun.

Edit ile ekleme: Oyunun Türkçe kısmı ve Riot Türkiye'nin desteği gerçekten daha önce hiçbir oyunda görülmemiş türden. Riot gerçekten Türkiye'yi önemsiyor. Ben normalde oyunları hep ingilizce oynamayı tercih eden bir insanım ama şunu söyleyebilirim ki League of Legends'in Türkçe seslendirmeleri ve doğrudan Türkçe hali, İngilizce versiyonundan çok daha özgün ve güzel. Gerçekten Türk ses sanatçılarımız oyuna ruhlarını katmış. Ayrıca Riot Türkiye'nin Destek kısmı da çok kafa dengi. Ne zaman bir sorunum, sıkıntım veya isteğim olsa ve desteğe yazsam o kadar güzel dille, şakacı bir şekilde cevap veriyorlar ki (geri çevirecekleri zaman bile) gerçekten gözlerim doluyor ve yazdıklarını ss alıp saklıyorum. Riot Türkiye'nin Desteği kadar yardımcı ve kafa dengi bir Destek birimi daha önce hiçbir yerde görmedim.
 
Son düzenleme:
Oyun içi iletişim varmı valorant gibi. Sesli iletişim.
Kendi oluşturduğun veya başkasının oluşturduğu lobiden oyuna girersen o kişilerle sesli olarak konuşabiliyorsun. Ama aynı lobiden girmediğin kişiyle sesli konuşamazsın sadece chat kullanabilirsin.
League of Legends'in oyun kısmından çok evreni ile ilgilenen bir insanım şahsen.

Oyun bence keyifli. Eğer 4 tane daha zerre tryhard olmayan arkadaşın varsa birlikte girebilirsiniz. Biz her gece öyle girer 4-5 maç atarız. Ekibimizin en güzel yanı da ne olursa olsun, takım arkadaşı 0-30 (0 kill, 30 ölüm) gitse de hiçbir şekilde kızmamamız kanaatimce.
Ama şöyle bir problem var ki oyunda gerçekten çok fazla terbiyesiz çocuk ve gereğinden fazla ciddiye alan insan var. Yalnız oynadığın zaman normal bir maçta bir hata yapınca 14 yaşındaki çocuktan çok ağır küfürler yiyorsun. Bu sadece oyunda rastgele geldiğin kişilerde değil, arkadaşlarında bile başına gelebiliyor. LoL maçı yüzünden arkadaşlığı biten insanlar bile tanıdım yani. O yüzden kiminle oynadığın önemli.

Onun dışında oyunun evreninde Warcraft'tan esintiler görmek mümkün (zaten League of Legends'ın esin kaynağı DotA, Warcraft III'ün bir moduydu). Oyunun evrenineyse Riot gerçekten çalışmış. Bence evreni okuyup öğrenmesi, oyunu oynamasından daha eğlenceli. Kesinlikle açıp birkaç karakteri; devletler, ülkeler arası savaşları; kabileleri; kralları, kraliçeleri ve hayatlarını oku derim. Ona göre onlarla oynadığında da kendi hikayelerine göndermeler içeren konuşmalar yaptıklarında veya karşıya tanıdığı, hikayesiyle bağlantılı biri gelince ona özel bir replik söylediğinde de oyun gerçekten çok daha anlamlı oluyor. Buradaki veya LoL'ün genel oyuncu kitlesinin oyuna nasıl baktığını bilmem ama bence LoL'ü güzel yapan şey bu. Bu arada Ruined King: A League of Legends Story için sabırsızlanıyorum.

Oynanış olarak DotA kadar kompleks olmasa da aşırı basit de değil. Tatmin edici. Ayrıca 32 bit çift çekirdekli işlemcilerde bile çalışıyor. Bu sayede oyuncu kitlesi baya büyük (ama bu da bahsettiğim 14 yaşındaki terbiyesiz veletleri ortaya çıkarıyor) ve Riot'un ilgisine bakarsan daha ömrü olan bir oyun. Bence oynanır tarafı var. Evreni güzel, mekanikler güzel. Kötü olan tek şey kitlesi. Kitle işi fazla bozuyor. Ama yine de aldırış edilecek bir mevzu değil. Karşıdaki seni ne kadar rahatsız ederse etsin tek bir düğme ile susturabiliyorsun.

Edit ile ekleme: Oyunun Türkçe kısmı ve Riot Türkiye'nin desteği gerçekten daha önce hiçbir oyunda görülmemiş türden. Riot gerçekten Türkiye'yi önemsiyor. Ben normalde oyunları hep ingilizce oynamayı tercih eden bir insanım ama şunu söyleyebilirim ki League of Legends'in Türkçe seslendirmeleri ve doğrudan Türkçe hali, İngilizce versiyonundan çok daha özgün ve güzel. Gerçekten Türk ses sanatçılarımız oyuna ruhlarını katmış. Ayrıca Riot Türkiye'nin Destek kısmı da çok kafa dengi. Ne zaman bir sorunum, sıkıntım veya isteğim olsa ve desteğe yazsam o kadar güzel dille, şakacı bir şekilde cevap veriyorlar ki (geri çevirecekleri zaman bile) gerçekten gözlerim doluyor ve yazdıklarını ss alıp saklıyorum. Riot Türkiye'nin Desteği kadar yardımcı ve kafa dengi bir Destek birimi daha önce hiçbir yerde görmedim.
Destek konusunda çok haklısınız. Mükemmel bir destek sistemleri var.
 
3 kelime kanser, sinir krizi, bağımlılık.
Bence Türkçe veya Matematik öğretmenlerini gözden geçirmelisin.

LoL'e sıfırdan başlanmaz. Sürekli smurf geliyor oyuna. Ama sürekli. Her oyun (5v5, toplam 10 kişi) en az 4 smurf geliyor. Bunlar da arkadaşları ile girdiği için yeni başlayanları çatır çatır eziyor.

Oyunu öğretici modda deneyin. Oyunu oynayarak öğrenmek imkansız.

Çünkü sen daha oyunun mekaniğini anlamaya çalışırken, koridor kontrolü ve totem yerleştirme yerlerini, en çok oynanan karakterlerin hareketlerini anlamaya çalışırken, Zed kafana W Q E R ile tek atacak, Katarina E R yaparak tek atacak.

Oyunun mantığını kavrayana kadar, en temel mekaniklerini anlayana kadar botlarla oynarsan, 15 levelde başlarsın sıralı oyuna. Yoksa 2 oyun sonra kafanı duvarlara vurursun.

Düzenleme: ben oyunun hikayesini hiç bilmiyordum. Dövüş oyunu gibi karakteri seçip giriyordum.

Daha sonra fark ettim ki, bazı şampiyonlar, bazı şampiyonlara karşı hiç duymadığım replikler söylüyor. Mesela Ashe, düşman Tryndamere'i öldürdüğünde "Aşkım, sana ne oldu böyle?" diyor. Aklıma takıldı, daha sonra öğrendim ki Ashe ile Tryndamere evliymiş. Kocasını öldürmüş :D

Okumaktansa Dora Özsoy'un hikaye anlatımlarını dinleyebilirsin.

Oyunda o kadar çok felaket var ki, hepsi birbirinden beter.

Biraz anlatmak geldi içimden. Kuzeyde Gözcüler var, hiçlik yaratıkları. Dünyayı yok etmek için geldiler, ama Lissandra onu Vadi'ye Gerçek Buz ile hapsetti. Şimdi ise Gerçek Buz'lardan bazıları erimeye başladı ve 1 tane Hiçlik Yaratığı serbest kaldı. Onu öldürdüler, ama erime devam ediyor :D Erime devam ettikçe devasa Gözcüler dünyaya gelecek ve tüm dünyayı tüketecek.

Mordekaiser var. Yaşamında dünyayı fethetmek isteyen bir savaş beyi. Uzun bir hikaye sonrası tekrar dünyaya dönüp bütün dünyayı fethederken bir hainlik sonucunda tekrar ölüyor. Ama bilmedikleri şey, o bu ölümü planlıyordu. Yaşarken öldürdüklerini, ölümün sonrasında kaybolmaması için ruhlarını çarpan özel bir büyüyle öldürüyordu. Böylece öldürdükleri ötedeki alemde onu bekliyor. Dünyaya tekrar döndüğünde, çok büyük bir orduyla dönecek ve tekrardan fethedecek.

Mahvoluş var birde. Şuan tam ortasındayız.
 
Son düzenleme:
Bence Türkçe veya matematik öğretmenlerini gözden geçirmelisin.

LoL'e sıfırdan başlanmaz. Sürekli smurf geliyor oyuna. Ama sürekli. Her oyun (5V5, toplam 10 kişi) en az 4 smurf geliyor. Bunlar da arkadaşları ile girdiği için yeni başlayanları çatır çatır eziyor.

Oyunu öğretici modda deneyin. Oyunu oynayarak öğrenmek imkansız.

Çünkü sen daha oyunun mekaniğini anlamaya çalışırken, koridor kontrolü ve totem yerleştirme yerlerini, en çok oynanan karakterlerin hareketlerini anlamaya çalışırken, Zed kafana W Q e r ile tek atacak, Katarina'e r yaparak tek atacak.

Oyunun mantığını kavrayana kadar, en temel mekaniklerini anlayana kadar botlarla oynarsan, 15 levelde başlarsın sıralı oyuna. Yoksa 2 oyun sonra kafanı duvarlara vurursun.

Hocam sonradan fark ettim yanlış yazdığımı kusura bakmayın :)
 

Yeni konular

Geri
Yukarı