Maliye bölümü öğrencisi kendini nasıl geliştirebilir?

AÖF Maliye lisans okuyorum. Çıkmış sorulara çalışmadan konu çalışarak ders çalışıyorum. İnsanlara bunu sorduğumda bir mali müşavirin yanında çalışmanın daha iyi olacağını söylüyorlar. Para veya yaptığım iş önemli değil. Zaten bu işlere ilk olarak çay kaynatılarak başlanıyormuş. Sizin bir tavsiyeniz var mı? 1. sınıf öğrencisiyim. Teşekkürler.

Sizin neye yönelmek istediğinizle alakalı bir durum. Maliye üzerinden finansa da yönelebilirsiniz. Mali hukuka da yönelebilirsiniz. Mali müşavirlikte (onda da gümrük düşünürseniz ayrı bilgi edinmeniz lazım) düşünebilirsiniz. Kamuda teftiş amaçlı müfettişlikte düşünebilirsiniz. Gerçi sonuncusunu kazansanız da alınır mısınız? Orasını pek bilemiyorum. En iyisi sonuncu için ek bir şey yapıp olmazsayı düşünmek lazım. Onun yanı sıra yöneleceğiniz alanla ilgili kullanılan bilgisayar programlarını (İşte muhasebe, müşavirlik yoğunluklu ise ETA, AXASOFT, Finans İstatistik ise EViews, SPSS vs.) muhakkak öğrenin. (Tabi ofis programlarını zaten bildiğiniz sayılır özellikle Excel tarzı tablolama işlemi için kullanılanlar) Tabi AÖF üzerinden neyi, ne kadar seçebiliyorsunuz daha doğrusu seçebiliyor musunuz? Onu bilmiyorum ama seçimlik dersler de alanla ilgili önemlidir. Hiç olmadı dersi kendiniz öğrenirsiniz ama CV'nize gördüğünüzü işletmiş (gerçi 3-5 yıl deneyim kazandıktan sonra ona pek bakmazlar da başta önemli olabiliyor) olursunuz.
Not: Makro-mikro konularına olabildiğince hakim olmaya çalışın zira fakültenin temeli bunlar. Yanı sıra matematiğiniz iyi olursa işiniz çok daha kolaylaşır özellikle müşavirlik ve finans alanını düşünürseniz. Bu işlere çaycılıkla başlanıyor kısmı da genellikle referansı (torpili) olmayanların ve/veya kendini çok iyi geliştiremeyenlerin tatsız tecrübesidir. Yabancı dile değinmedim fakat İngilizceyi zaten belirtmeye gerek yok.

Açık öğretim sizce çok mu dezavantajlı?@Berkay4154

OLİTA HAYDAR dedi:

Açık öğretim sizce çok mu dezavantajlı?@Berkay4154

Genişletmek için tıkla...

O açıktan öğrenim gören kişiye göre değişir. Öğrenmeyi öğrenmiştir, sadece bir artısı olsun ve ikinci olarak bir diploma alayım bu da özgeçmişim de dursun diye gider. Kimi bir şey öğreneceğim diye gider ki bu kısım genellikle pek öğreti katmaz maalesef. Örgün eğitim açısından da maalesef son 2-3 senedir (müfredatın oyulması dışında) zaten pek randıman alındığı söylenemez fakat hala bazı üniversitelerimizde işini hakkıyla yapmaya çalışan akademisyenler sayesinde farklı bakış açıları, soru sorabilme imkanı sağlandığı için elbette artısı oluyor. (Pandemi sürecinden bağımsız tabi) Neticede üniversitenin hala tarumar edilmemiş ekolü korunuyorsa onu size aktarabiliyor. Fakat açık öğretimde bunları kendinizin edinebilmesi için belli bir yeterlilik gerekebilir, mesela kalkınma veya büyüme dersi alırsınız: X üniversitesinde örgün gidersiniz ama size teori anlatır ve sorarlar, Y üniversitesinde büyüme modellerinin denklemleriyle birlikte anlatı sağlayıp teoriyi temellendirirler. O yüzden X üniversitesi yerine açık öğretime gitmek pek fark yaratmaz. Tabi bir de sizin bölümden beklentinizle de alakalı bir durum. Kısaca dezavantaj veya avantaj olması sizin yaklaşımınız ve gayenizle orantılı.