Bu sorunun birçok yanıtı var sanırım. Her insanın farklı bir neden söylemesi muhtemel. Ne için yaşıyoruz? Peki ne için yaşamalıyız? Her ne kadar farklı yanıtlar gelecek olsa da, herkesin ne için yaşadığı çok açık aslında. Kapitalizmin insanları birbiriyle tokuşturduğu bir düzen içinde bataklıkta boğulan zavallı insanlar gibi birbirini ezerek hayatta kalmak için yaşıyoruz. Sistem o kadar çirkin ki : bu lanet bataklıkta boğulurken üzerine bastırıp kurtulmaya çalıştığınız insana dönüp ''afedersiniz'' deme şansı bile bırakmıyor insana! Bu kokuşmuş düzene vatandaşı olduğunuz devlet de ayak uyduramamış ve geri kalmış bir toplum yaratmışsa işiniz daha da zorlaşıyor. Çünkü böyle devletler vatandaşlarına sahip çıkma becerisini gösteremezler. Başı boş kalan insan ise tek çareyi kendini diğer insanlarla yarış içine atamaya karar verecektir. Çünkü kendinden başka güvenecek kimse kalmamıştır. İşte böylesine yozlaşmış bir düzen içinde ben şunu diyebilirim ki: ''Sanırım bu kokuşmuş düzenin en paslı çarklısı olarak zorluk çıkartmak için yaşıyorum'' Evet amacım düzene zorluk çıkartmak. Tekerine çomak sokmak!