Özgür irade yoktur. Beyin, geçmiş tecrübelerini (hafızasını) yorumlayarak bir seçim yapar. Bu seçimler birike birike yeni bakış açıları kazandırır ve bu bakış açıları da geçmiş tecrübeleri yorumlama şeklini değiştirir. Böyle böyle insan sürekli bir değişim içerisindedir.
Özgür irade yok derken, seçim yapmakta özgürsünüz. Bir kukla olmanızdan bahsetmiyorum. Özgür olduğunu zanneden ama özgür olmanın yanından bile geçemeyecek kadar utanç verici sınırlı bir özgürlükle, arzularımızın peşinden koşan canlılarız biz.
İnsan ilk doğduğunda birtakım tecrübelere sahip olabilir. Bu muhtemelen içgüdü dediğimiz şey. Bundan sonrası doğduğumuz ortama, ailemize, birtakım genlerimizden gelen özelliklere (mesela tipimiz ya da bizim bir şeye olan yatkınlığımızı etkileyecek ölçüdeki genler) göre tecrübeler elde ederiz.
Bu işin zaten başı bize bağlı olmadığı için, sonrası hiç bağlı değildir! Eğer bu mesajımı okuduktan sonra özgür iradenin olmadığını düşünüyorsanız, bu da size bağlı değildir. Ben tarayıcımın geçmişine basıp, bir arama sonucu yanlışlıkla Technopat'a basmasam bu konuyu görmeyecektim.
Siz de bu mesajımı okumayacaktınız ve fikirlerinizde herhangi bir etkide bulunmayacaktım. Bu size bağlı değildi. Sizin kontrolünüzde değildi. Burada yazdığım şeyler, sizin fikirlerinizi kesinlikle etkileyecek. Ne tür bir etki yaratacağını tahmin edemezsiniz.
Fikirler beyin tarafından kabul edilmese bile saklanır. Bir süre sonra hiç beklemediğiniz kadar güçlü bir şekilde tezahür edebilir. Uygun koşullarda, uygun çıkarlarda, insana kabul ettiremeyeceğiniz hiçbir şey yoktur arkadaşlar. Bunu unutmayın.
Ayrıca şöyle bir şey daha var: Mesela diyebilirsiniz
"Benim babam X dinine inanıyordu ve beni de X dinine inançlı olacak şekilde büyüttü ama ben büyüyünce X dinine inanmaktan vazgeçtim. Yani çevrem bana etki etmedi. Ben gene kendi yoluma baktım."
Arkadaşlar, eğer böyle düşünüyorsanız vahim bir hatanın içerisindesiniz ve bunun farkında bile değilsiniz. Burada gözden kaçırılmaması gereken nokta, çevreden gelen tecrübelerin (ve telkinlerin) illa beklenen etkiyi yaratma zorunluluğu yoktur.
Muhtemelen baban seni o X dinine bağlı büyütürken ufak bir mimik yaptı ve bu da ileride beyninde patlayıp, seni dinden çıkardı. Belki de baban militan bir Ateist olsa, sen çeşitli olaylar sonucu gidip o X dinine inanacaktın
Yani bu çevreden gelen tecrübelerin insan üzerinde korkunç bir etkisi olduğu doğru, ama bu her zaman beklenen etkiyi yaratmaz. Ters etki yaratabilir, ahan elinizde patlar.
Bu din olayı elbette örnek ama en iyi böyle anlatılabilirdi.
Kendi kendine olamaz. Ha ama şöyle olur, itici bir güç ufak bir ittiriş yapar, mesela kişiyi sorgulamaya iter. Kişi sorgular sorgular, özgür irade konusuna gelir, burada düşünür düşünür ve çeşitli sonuçlara varır. Dış uyaran olmadan hiçbir şey değiliz.
Başka bir arkadaşa sormuşsun ama kendi naçizane fikrimi belirtmem gerekirse, doğduğun yer, ailen, çevren vesaire vesaire hiçbir şekilde sana bağlı değil. Yapacak bir şey yok.
Dostum, üstte de dediğim gibi: İşin başı özgür değilse, sonrası pek mühim değil.