Oyuncu Faresi Seçme Rehberi

Helelehololo

Hectopat
Katılım
25 Ekim 2014
Mesajlar
194
Makaleler
6
Arkadaşlar merhaba.

Hepimiz bazen kendimizi şımartıp, masamızı süslü "gaming" ekipmanlarla donatmak istiyoruz. Ve bazen de bu ekipmanların bizim oyunumuzu değiştireceğini düşünüyoruz. Öyle de oluyor aslında. Doğru seçilmiş bir ekipman, oyuncunun hem mental hem de fiziksel olarak gelişimine oldukça katkı sağlar. Fakat gerek ülkemizdeki fiziksel mağazalardaki stok sorunları yüzünden, gerekse daha önce bu tarz ekipmanları kullanmamış olduğumuzdan (dolar sağolsun) ne almamız gerektiğine çoğu zaman karar veremiyoruz. Ben bu rehberde, size neye göre karar vermeniz gerektiğini anlatacağım.

1) İnternetteki Tavsiyeler Sizin İçin Her Zaman Doğru Değildir.

Hiç unutmuyorum. İlk gaming mouse'um olan Rival 300'ü forumlarda en çok tavsiye edilen model olduğu için almıştım. Tabi daha önce hiç gidip denemediğim için, bu kadar büyük bir şey olabileceğini de tahmin edemedim. Sonuç; 2-3 saat sonra başlayan bilek ağrıları ve giden 60 dolar olmuştu.

O yüzden forumlardaki yapılan tartışmaları her zaman takip edin, fakat sipariş vermeden önce mutlaka alacağınız ürünü bir mağazada deneyin.

2) Ne Tarz Oyunlar Oynuyorsunuz ?

Her oyun türünün gereksinimi farklıdır. Örneğin, çok hafif klikler, MOBA ve RTS oyunları için avantaj sağlayabilir fakat FPS oyunları için gereksiz missclickler atmanıza sebep olabilir. O yüzden sipariş vermeden önce; ne ihtiyacınız olduğunu gözden geçirin. Size yardımcı olması bakımından aşağıya yazıyorum.

MOBA & MMO & RTS Tarzı Oyunlar İçin -> Clickleri hafif ve sağlam, makro tuşu fazla mouseları seçin. Mouse'un ağırlığı ve sensör kalitesi bu tarz oyunlar için çok da önemli değil.

FPS Oyunları İçin -> Daha sert clickleri olan (tactile), Hafif, Optik Sensörlü mouseları seçin. Makro butonları bu tarz oyunlar için çok da önemli değil.

3) Bütçenizi Bilin ve İndirimleri Takip Edin.

Çoğu zaman internette satılan birçok ürün sıfır dahi olsa, yurtdışından getirilip satıldığı için Türkiye'de garanti sorunu yaşayabiliyorsunuz. Steelseries, Zowie gibi büyük markalar, Avrupa ve Amerika'dan alınan ürünlerin garantisini Türkiye'de kabul etmiyor. Dolayısıyla olası bir problemde farenizi yurtdışına yollamanız gerekebiliyor. Söylememe gerek var mı bilmiyorum ama bu da hayli tuzlu (ortalama bir paket için yaklaşık 50 $ ücret isteniyor kargo için.)

O yüzden sabırlı olun ve internetteki indirimleri takip edin. Mutlaka Adeks, Gameekstra, Sanalmarketim gibi orijinal Türkiye garantili ürünler satan yerlerden ürün alın. Ben fiyat karşılaştırması için TeknoFiyat'u kullanıyorum.

4) Ergonomi

Bir mouse alırken dikkat etmeniz gereken en önemli şey, ergonomi. Yani "elinize oturma" mevzusudur. Çünkü zaten piyasadaki yeni nesil gaming ekipmanlarda çoğunlukla turnuva düzeyi sensörler kullanılıyor. O yüzden saatlerce kullanacağınız bir şeyin rahat olması sizin için en önemli nokta. Çünkü özellikle çoğu oyuncu gibi düşük DPI düşük hassasiyet ile mouse kullanıyorsanız ve mouse sizin için yeterince rahat değilse, başta masum görünen bilek ağrıları ileride sancılı hastalıklara dönüşebilir. Örneğin Faze Clan oyuncusu Olofmeister, bileğindeki "karpal tünel sendromu" hastalığı yüzünden ameliyat olmak zorunda kaldı. Ve son zamanlardaki performansının düşüşü buna bağlanıyor. Hiçbir zaman oyun oynayamamak çok kötü bir şey olsa gerek. O yüzden her şeyin başı sağlık diyoruz.

Çok uzatmayayım; konuda da dikkat etmeniz gereken 2 nokta var :

a) Tutuş Stiliniz :
Temel olarak; Palm, claw ve fingertip olmak üzere 3 çeşit tutuş şekli var. Bunlardan hangisini kullandığınızı aşağıdaki resme bakarak anlayabilirsiniz.

grip.jpg


b) El Ölçüleriniz :

Tutuş tarzından sonra dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta da, el ölçüleriniz. Yani kısaca elinizin bilekten orta parmak ucuna kadar uzunluğu ve el ayarınızın genişliği. Bu oran genelde 2:1 'e yakındır. Bu yüzden bizim için asıl önemli olan elimizin uzunluğu. Buna bağlı olarak 17 cm'den kısa eller için kısa, 17-19 cm eller için orta, 19 cm ve üzeri eller için büyük ölçüleri baz alabilirsiniz. Farenizi seçerken de bu konuyu mutlaka göz önünde bulundurun. Örneğin bazı firmalar (Zowie) aynı formdaki mouse'un hem büyük boyunu, hem de küçük boyunu üretiyor. Palm grip kullanıyorsanız fakat el ölçüleriniz küçükse, bu tarz markaların ürünlerine bakmalısınız.

Tutuş stilinize ve el ölçülerinize uygun mouseları listelemek için aşağıdaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.

Find A Mouse - Rocket Jump Ninja

5) Malzeme Kalitesi:

Çoğu mouse yeni çıkmasına ve mükemmel teknik özelliklere sahip olmasına rağmen, işçilik ve kalite kontrol sorunları yüzünden sizi üzebilir.

Örnek vermek gerekirse, şu ana kadar edindiğim 3 adet Zowie EC2-A'nın 3'ü de farklı hissiyata sahipti. Kiminin clickleri kötüydü, kiminin tıkırtı sorunu vardı vs. Aynı şekilde ilk çıktığında aldığım G403'te de kaydırma tekerleği yerine tam oturmuyordu. Yine yakın zamanda almış olduğum Steelseries Rival 310'un yan tarafındaki kauçuk yerine tam yapışmamıştı ve gövdeden ayrılıyordu. Yine Zowie EC2-B'lerin bir kısmında da coil whine denen ses sorunu mevcut vs. gibi örnekler çoğaltılabilir.

Saydığım problemlerin birçoğu aslında mouseların kronik problemleri. Hep deriz ya, elektronik eşya şans işi diye. Hem doğru, hem de yanlış. Çoğumuz itiraf edelim, bir ürün almadan önce kullanıcıların ne gibi sorunlar yaşadığını, mağazanın iade ve garanti politikasını vs. araştırmadan, en ucuzu neredeyse oradan alıyoruz. Fakat bunlar aslında her zaman araştırılması gereken konular. Eğer İngilizceniz varsa, almak istediğiniz ürünle ilgili reddit ve overclock.net gibi büyük forumlarda yapacağınız ufak bir araştırmayla bu gibi ürünlerin genelde ilk partilerinde olan teknik arızaları öğrenebilirsiniz.

Malzeme kalitesiyle ilgili bir başka dikkat etmeniz gereken nokta da şu; Bazı insanların eli çabucak terler. Dolayısıyla mouse'u tutmak bir zaman sonra zorlaşır. Sanki elinizin altından kayıp gidiyormuş gibi olur. O yüzden eğer elleriniz çabuk terliyorsa, mümkünse yan taraflarında kauçuk tutamaçlar olan modelleri tercih edin. Ve kesinlikle parlak boyalı mouselardan uzak durun. Çünkü parlak boyalı mouselar bir zaman sonra elinizdeki terle birlikte oldukça kaygan bir hale gelir ve hakimiyetinizi inanılmaz derecede düşürür. Bu önemsiz gibi görünse de gerçekten oldukça dikkat edilmesi gereken bir nokta. Tabi kauçuk tutamaçların zamanla yapışkanının etkisinin azalması sebebiyle yerinden çıkması gibi ufak problemleri de var ama bu konuda yapacak pek de bir şey yok.

Clickler ile ilgili olarak da ortada büyük bir tartışma var. Çoğu markada Omron veya Huano marka switchler kullanılıyor. Omronlar daha hafif iken, Huanolar biraz daha tactile (basması daha çok kuvvet gerektiren) tarzda. Dolayısıyla FPS oyuncuları için Huano, MOBA ve RTS oyuncuları için Omron switchli modeller daha uygundur diyebiliriz. Fakat Omron switchler malesef zamanla çift tıklama gibi problemler de doğurabiliyor. O yüzden mutlaka almadan önce bu tarz problemleri araştırmanızı tavsiye ederim.

6) Yazılım ve Işıklandırma :

Çoğumuz RGB ışıklandırmaları seviyoruz. Elimizin altında gösterişli bir mouse olması, verdiğimiz parayı daha çok hakettiğini hissettiriyor bize. Yine bazı MMO ve Moba oyuncuları için makrolar önemli olabiliyor.

Bu yüzden ne istediğinize tamamen karar verdikten sonra, alacağınız mouse'un yazılımı ve ışıklandırmasını internetten araştırabilirsiniz. Diğer teknik unsurların yanında bu biraz daha "ayrıntı ve lüks" gibi dursa da, herkes performans için gaming ekipman kullanmıyor. Çoğu kişi, profesyonel seviyede bir iddiası olmasa dahi sırf görüntüsü hoşuna gittiği için bu tarz ürünleri tercih edebiliyor.

Yazılım desteği olarak benim şuana kadar kullandıklarım arasında açık ara en iyisi, Logitech'in yazılımıydı. Özellikle macrosu çok sade ve işlevsel. Yazılım konusunda en kötü üne sahip olan marka Razer. Çoğu zaman çözümü basit olsa da, sık sık gelen güncellemeler, güncelleme sonrasında bilgisayarın mouse'u tanımaması gibi problemler yüzünden Synapse kötü bir üne sahip. Ancak beta 3 versiyonuyla özellikle makro konusunda çok büyük gelişme olduğunu söyleyebilirim. (Synapse 3 ile makro, artık mouse hareketlerini de kaydedebiliyor.) Steelseries'in yazılımları ise ne eksiği, ne fazlası diyebilirim. Şuana kadar bana hiçbir problem çıkartmadı.

Bazı mouselarda ise hiçbir yazılım olmuyor. Örneğin Zowie markasının mouselarında, ön tanımlı DPI tuşu dışında hiçbir ekstra yok. (400/800/1600/3200) Bu, turnuvadan turnuvaya koşan, "sosyal gamer" arkadaşlar için düşünülmüş bir şey. Gerçekten de bazen yazılımın olmaması daha pratik olabiliyor. Tercih meselesi. Ben de açıkçası görselliğe önem vermediğim için, ve Synapse sağ olsun, yazılımların bazen durduk yere çıkan gereksiz updateler ile mouse'u tanınmaz hale getirmesinden dolayı, bu benim için de güzel bir seçenek.

7) Mousepad Seçimi ve Bakımı :

İnsanların atladığı bir nokta da mousepad. Çoğu zaman YouTube'da tanıtım yapan kanalları vs. izliyorum ve orada maalesef bazı insanlar güzelim cihazları direkt masanın üzerinde kullanıyorlar. Bu hem sensörün izlemesi açısından sıkıntılar doğurabilir (istediğiniz hassasiyeti elde edemezsiniz) hem de mouse skatezlerini çok daha kısa sürede yıpratabilir. O yüzden iyi bir mouse alırken her zaman için iyi bir mousepad'e de bütçe ayırın.

Kolay taşınabilmesi ve yine kolay temizlenebilmesi bakımından ben kumaş mousepadleri öneriyorum. Bu sınıfta da bir çok alternatif var. Ancak yine referans olması açısından;

Uygun fiyatlı mousepad için;
Sanalmarketim QckPro Gaming MousePad (kumaş)

Orta fiyatlı mousepad için;
Steelseries QcK Heavy XLarge Mousepad | Steelseries | Speed XLarge Mousepad STEELSERIES QcK Heavy XLarge Mousepad Oyuncuların Güvenilir Marketi GameEkstra.com 'da

Razer Goliathus Speed Gaming Mousepad

Razer Goliathus Speed Extended Mousepad Fiyatı - Taksit Seçenekleri

Üst seviye mousepad için;
Zowie G-SR Gaming Mousepad | ITOPYA

Mousepadlerin en büyük sorunu da temizliktir. Yeterince temizleyemediğimiz veya çok fazla temizlikten dolayı deforme ettiğimiz mousepadlerimiz, zamanla kayganlığını kaybetmeye başlar.

Bu yüzden size tavsiyem, her gün resimde görebileceğiniz rulo tüy toplayıcı ile, padinizin üzerindeki kuru pisliği temizleyin. Bunu her markette 4-5 TL'ye bulabilirsiniz.

rulo.jpg


Yine bulunduğunuz ortamdaki kirliliğe bağlı olarak, kısa periyotlarda (7-15 gün) ıslak mendil ile padinizi hafif bastırarak silin. Böylece mousepadiniz her zaman ilk gün ki kayganlığa sahip olacaktır.

Mousepad'i şampuan vb. ürünlerle, ılık suda elde de temizleyebilirsiniz. Fakat kesinlikle çamaşır makinesinde veya kese, fırça gibi sert cisimlerle temizlemeyin. Çünkü bu tarz sert yöntemler, yüzeyi deforme edecektir ve bu durumda padiniz kayganlığını kaybedecektir.


Şuan için aklıma gelenler bu kadar. Aklınıza takılan soruları konu üzerinden sorabilirsiniz. Yine eksik/yanlış bulduğunuz noktaları da belirtirseniz sevinirim.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Daha detaylı rehbere denk gelmemiştim. Ellerine sağlık, deneyimlerinle edindiğin bilgileri çok güzel harmanlamışsın. Yazıda yanlış ya da eksik olarak gördüğüm tek nokta, Omron ve Huano switchleri hakkında olan bölüm. Bu switchler tek tipleri olmamakla birlikte hem basım ömrü farklı olan hemde basım hissi olarak birbirinden çok farklı olan türleri mevcut.
 
Uyarı! Bu konu 7 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Geri
Yukarı