Polisiye ve Cinayet Konulu Roman Önerisi

" Casusluk " bu başlığa girer mi bilemem ama Robert Ludlum 'ı tavsiye ederim. Birkaç eseri sinemaya da uyarlanmıştır.
 
Ben şahsen Sir A. Conan Doyle ve benzeri polisiye yazanları pek sevemiyorum. Dedektif ya da baş karakter kimse artık, okuyucudan daha fazla şey biliyor. Hatta buna romanları yorumlarken "tanrı benzeri figür" diyoruz. Bizim bilmediğimiz ayrıntıları biliyorlar ve son ana kadar da biz (okuyucuya) söylemiyorlar. Sonuna kadar okuduktan sonra olayı/cinayeti çözen faktörden daha önce bahsedilmemiş olması beni rahatsız ediyor.

Agatha Christie öykülerinde olay örgüsüyle birlikte tüm ipuçları verilir. Ancak okuyucu çoğu zaman görmek istemez.
Agatha Christie okuyacaklara tavsiyem şunlarla başlamaları:
- Roger Ackroyd Cinayeti
- Doğu Ekspresinde Cinayet
- Çarpık Evdeki Cesetler
- Nil'de Ölüm
- Beş Küçük Domuz

Küçük bir not: Sir A. Conan Doyle kendi yarattığı Sherlock Holmes karakterinden hiç hoşlanmazmış. :rolleyes:
 
Çoğu kişi Agatha Christie öneriyor birkaç kitabına bakacağım. Diğer önerilenleri de bakacağım hoşuma gidene başlayacağım. Bu arada @ardelia merak ettim niye hoşlanmıyormuş ki eğer biliyorsan bende bilmek isterim. [emoji4][emoji4]
Bu arada eklemek istiyorum John Verdon kitaplarını bir ara görmüştüm ilgimi çekmişti. Yanılmıyorsam bir ara öğretmenimden Agatha Christie'nin bir kitabını almıştım fakat 2-3 sene önce o zaman bana ağır geldiğinden olabilir zevk alamamıştım o yüzden bitiremedim bile. Sanırım John Verdon'un polisiye kitaplarından birine başlıyacağım. Eğer hoşuma giderse serisini bitirmeyi düşünüyorum.
 
Son düzenleme:
Bu arada @ardelia merak ettim niye hoşlanmıyormuş ki eğer biliyorsan bende bilmek isterim. :kıkırda::kıkırda:

Kısaca kendisinin çok daha iyi bir yazar olduğunu, Sherlock Holmes karakterinin popülaritesi nedeniyle yeteneğinin gölgelendiğini düşünüyormuş. O dönemde bu tarz hikayeler gazetelerde parça parça yayınlanırdı. Bugünün dizileri gibi düşünebiliriz. Dönemin İngiltere'sinde Sherlock Holmes karakteri adeta bir ikon haline gelmiş. (Burası spoiler olabilir bazılarımız için) Orijinalinde sadece 6 hikayelik tasarladığı karaktere, bu popülerliği yüzünden istemediği kadar çok hikaye yazmak "zorunda" kalmış adam. Hatta meşhur Reichenbach şelalesi vakasında, gerçekten öldürmüştür Sherlock'u. Ancak gelen tepkiler nedeniyle yeniden canlandırmak zorunda kalmıştır. Hatta çok yanılmıyorsam, karakteri yazmaya devam etmesi için saraya dahi çağrılmış.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Kısaca kendisinin çok daha iyi bir yazar olduğunu, Sherlock Holmes karakterinin popülaritesi nedeniyle yeteneğinin gölgelendiğini düşünüyormuş. O dönemde bu tarz hikayeler gazetelerde parça parça yayınlanırdı. Bugünün dizileri gibi düşünebiliriz. Dönemin İngiltere'sinde Sherlock Holmes karakteri adeta bir ikon haline gelmiş. (Burası spoiler olabilir bazılarımız için) Orijinalinde sadece 6 hikayelik tasarladığı karaktere, bu popülerliği yüzünden istemediği kadar çok hikaye yazmak "zorunda" kalmış adam. Hatta meşhur Reichenbach şelalesi vakasında, gerçekten öldürmüştür Sherlock'u. Ancak gelen tepkiler nedeniyle yeniden canlandırmak zorunda kalmıştır. Hatta çok yanılmıyorsam, karakteri yazmaya devam etmesi için saraya dahi çağrılmış.
Evet biliyorum o vakayı bende gerçekten öldü sanmıştım. Teşekkür ederim bilgi için. :)
 
Uyarı! Bu konu 6 yıl önce açıldı.
Muhtemelen daha fazla tartışma gerekli değildir ki bu durumda yeni bir konu başlatmayı öneririz. Eğer yine de cevabınızın gerekli olduğunu düşünüyorsanız buna rağmen cevap verebilirsiniz.

Yeni konular

Geri
Yukarı