Şarj aletine doldurguç diyen Türkler

Bence dil saflaştırılmalı.
Saflaştırmaya çalışırsan şöyle bir dil çıkar:

Kanada (ülke olan) anlamı yerli dillerinde "köy". Şimdi yabancı kökenliyi bırakıp köy diyelim, değil mi? Hayır, çünkü köy de yabancı kökenli. Ermenice'den geliyor, anlamı "ordu birliği (gibi bir şey)".

Şimdi Kanada ülkesine Ordu Birliği mi diyeceğiz? Ermenice'ye de Urartuca'dan geçmiş, kim bilir oraya hangi dilden veya anlamdan geçmiştir.


Ananas kelimesi bize Fransızca'dan, Fransızca'ya (muhtemelen) Portekizce'den, Portekizce'ye de Brezilya'daki yerli halklardan biri olan Tupinamba halkından geçiyor. Anlamı "harika meyve". Harika Arapça'dan geliyor, "yırtan, delip dışarı çıkan" anlamına geliyor. Meyve de Farsça'dan - ki Soğdca'da da aynı kelime var - , "yemiş" demek.

O zaman ananas yerine "yırtan yemiş" mi diyelim? Yine dediğim gibi o dillere bu kelimeler nasıl geçti, onları da dahil edersen işin içinden çıkamazsın.

İşin kısası bunun bir sınırı yok, başka dillerden geçen kelimeleri kullanmak zorundasın. O kelimelere düşmanca yaklaşmak yerine özümsemek en mantıklısı.

Ben hype, download, script gibi herhangi bir değişime uğramayan kelimeleri kullanmamaya çalışıyorum ama gerektiğinde de kullanıyorum. Karşı çıkacaksan bunlara karşı çıkarsın, diğer dillerden geçip bizim dilimize adapte olan, sanki Türkçe kökenli gibi duran kelimeleri istesen de çıkaramazsın.

Ek: Sayende yeni şeyler öğrendim:)
 
Ben hype, download, script gibi herhangi bir değişime uğramayan kelimeleri kullanmamaya çalışıyorum ama gerektiğinde de kullanıyorum. Karşı çıkacaksan bunlara karşı çıkarsın, diğer dillerden geçip bizim dilimize adapte olan, sanki Türkçe kökenli gibi duran kelimeleri istesen de çıkaramazsın.
Bunlara da karşı çıkmasına gerek yok. Senin dilinde bu dillerin tam karşılığı yoksa yapacak bir şey yok. Mesela "download" demek yerine "indirme" deyince Türkçeleşmiş olmuyor ya da "script" yerine "betik" miydi neydi öyle bir şey diyorlar.

Bu kelimeleri kullanınca Türkçe bir şey kaybetmiyor. Bir şey kaybettiğini düşünüyorsak saf dili kullanmamız lazım ki günümüzde onu kullanmanın bir mantığı yok. O yüzden bu kadar küçük detaylara takılmamak lazım.

İnsanlar aralarında anlaşabildikleri sürece hangi dilde konuştukları önemli değil. Sonuç olarak dil, insanların duygularını ve düşüncelerini diğer insanlara aktarması değil mi? O zaman niye takılıyoruz böyle saçma sapan şeylere?
 
Saflaştırmaya çalışırsan şöyle bir dil çıkar:

Kanada (ülke olan) anlamı yerli dillerinde "köy". Şimdi yabancı kökenliyi bırakıp köy diyelim, değil mi? Hayır, çünkü köy de yabancı kökenli. Ermenice'den geliyor, anlamı "ordu birliği (gibi bir şey)".

Şimdi Kanada ülkesine Ordu Birliği mi diyeceğiz? Ermenice'ye de Urartuca'dan geçmiş, kim bilir oraya hangi dilden veya anlamdan geçmiştir.


Ananas kelimesi bize Fransızca'dan, Fransızca'ya (muhtemelen) Portekizce'den, Portekizce'ye de Brezilya'daki yerli halklardan biri olan Tupinamba halkından geçiyor. Anlamı "harika meyve". Harika Arapça'dan geliyor, "yırtan, delip dışarı çıkan" anlamına geliyor. Meyve de Farsça'dan - ki Soğdca'da da aynı kelime var - , "yemiş" demek.

O zaman ananas yerine "yırtan yemiş" mi diyelim? Yine dediğim gibi o dillere bu kelimeler nasıl geçti, onları da dahil edersen işin içinden çıkamazsın.

İşin kısası bunun bir sınırı yok, başka dillerden geçen kelimeleri kullanmak zorundasın. O kelimelere düşmanca yaklaşmak yerine özümsemek en mantıklısı.

Ben hype, download, script gibi herhangi bir değişime uğramayan kelimeleri kullanmamaya çalışıyorum ama gerektiğinde de kullanıyorum. Karşı çıkacaksan bunlara karşı çıkarsın, diğer dillerden geçip bizim dilimize adapte olan, sanki Türkçe kökenli gibi duran kelimeleri istesen de çıkaramazsın.

Ek: Sayende yeni şeyler öğrendim:)
Bence saflaştırabildiğimiz kadar saflaştıralım her sözcük tabi ki Türkçeleştirilemez yabancı kökenli sözcükler en aza indirilmeli.
 
Bunlara da karşı çıkmasına gerek yok. Senin dilinde bu dillerin tam karşılığı yoksa yapacak bir şey yok. Mesela "download" demek yerine "indirme" deyince Türkçeleşmiş olmuyor ya da "script" yerine "betik" miydi neydi öyle bir şey diyorlar.

Bu kelimeleri kullanınca Türkçe bir şey kaybetmiyor. Bir şey kaybettiğini düşünüyorsak saf dili kullanmamız lazım ki günümüzde onu kullanmanın bir mantığı yok. O yüzden bu kadar küçük detaylara takılmamak lazım.

İnsanlar aralarında anlaşabildikleri sürece hangi dilde konuştukları önemli değil. Sonuç olarak dil, insanların duygularını ve düşüncelerini diğer insanlara aktarması değil mi? O zaman niye takılıyoruz böyle saçma sapan şeylere?
Dil kültürle doğrudan alakalı.

Bir dönem Arapça popülerdi, Arapça konuşanlar entellektüel olarak görülüyordu; bir dönem Franszıca popülerdi, Fransızca konuşanlar entellektüel olarak görülüyordu; şu anda da İngilizce popüler, İngilizce konuşanlar entellektüel görülüyor.

Buradan kastım tabii ki script kelimesini kullananlar değil, ona en fazla kod dersin ama tam olarak anlamını karşılamaz. Benim sözüm meeting schedulelayanlara.

Bu çok daha derin ve köklü sınıfsal bir mevzu ama basitçe anlatmak gerekirse: Türkçe'si dururken yabancısını kullanmak, kendini diğerlerinden üstün görmenin sonucudur.

Tekrarlayayım, Türkçe'si yoksa zaten yabancıyı kullanırsın, normaldir bu. Tabii onlara da Türkçe karşılık bulabiliriz.

script: skript
crafting: kraft
craft (fiil): kraft etmek
hype: heyecanlanmak

Tuhaf gelebilir ama birçok kelime zaten dilimize böyle geçti, telaffuz ve yazım bir tık değişiyor.
Bence saflaştırabildiğimiz kadar saflaştıralım her sözcük tabi ki Türkçeleştirilemez yabancı kökenli sözcükler en aza indirilmeli.
O zaman öyle bir dil çıkar ki ortaya her kelime eş sesli olur. On sayfa yazı okursun, sadece 50 kelime vardır. Türkçe zaten az kelime, çok anlam yapısına sahip. Bir de üstüne fazla kelimeleri de çıkar, anlatım ölsün. Dildeki fazla kelimeler dili renklendirir, ayriyeten de hiçbir kelimeyi çıkaramazsın. Yeni ekleyebilirsin veya değiştirebilirsin ancak değiştirirken yerine koyacağın kelime zaten dilde olan bir kelime olacağı için kelime çıkarmış olursun.

İşin kısası yabancı kökenli kelimeler dilimize adapte olmuş durumda ama direkt yabancı kelimeler de var. Onlara karşılık bulmak yapılabilecek tek iş zaten.
 
Son düzenleme:
Selâmlar, esenlikler.

Biliyor musunuz?

Sibirya'da yaşayan Türkler şarj aleti demezler. Orada şarj aletinin adı doldurguçtur.

Ancak ülkemizde -GIç, -GAç eki ile türetilen her sözcükle dalga geçen densizler olduğu için bu ekle yeni sözcük türetimlerine pek başvurulmamaktadır.

Asıl öz Türkçeyi onlar yaşıyor bizimkilere de alay etmek kalıyor
 

Yeni konular

Geri
Yukarı