Sosyalizm mi kapitalizm mi?

İleri görüşlü ve zeki olmak sorunları çözüyor mu? Karnını bile doyuramadığı bir dünyaya gelmiş kişinin zekasını kullanacağı bir ortamı yaratmak gerekmiyor mu? Herkesin risk alıp girişimci olacağı bir dünya mümkün mü? O zaman herkes girişimci olup servet kazansın, çöpü kimse toplamasın, hasta olduğunda sana kimse bakmasın, kimse sana eğitim vermesin. Öyle ya girişimci ve aşırı zeka sahibi değilsen hakkın yok iyi yaşamaya. Çöpçülerin hepsi girişimci olsun, çöplerin toplanmadığı bir dünyada birkaç ay içinde salgın hastalıklardan dünya nüfusu kırılsın mesela. Yani öyle şeyler söylüyorsunuz ki sanki herkes için girişimci olarak kurtulmak mümkün. Tek tek kurtuluşlar, toplumu kurtarmaya yetmiyor şunu bir anlayın artık. Sadece zeki ve girişimci olmak sizi her şeyin sahibi yaparsa, yoksul ve ezilmiş halk bir gün gelir ve elinden alır o zenginliği, sonrası kaos. Çöp toplayanın da, çöp toplamak için dahi iş bulamayanın da sorununu çözmek gerekiyor.

Özel sektör bizden vergi almıyor belki ama insan olarak onların ürettiği şeye mecbursun. Her şeyi kişi kendi halledemeyeceğine göre toplum içindeki herkesin bir işin ucundan tutması, buna imkan sağlanması gerekiyor. Kişi yaptığı iş karşılığında da düzgün bir hayat sürebilmeli. İnsanı tembellikle, aptallıkla suçlamak gerçeği örtmüyor. 1.3 milyar Hindistan vatandaşından 200 tanesi aşırı zengin, 2 bin tanesi de CEO falan olmuş, büyük kurtuluş sahiden.
Vasıfsız olanlar için var bahsettiğin meslek kolları. Her insan eşit olmadığı için herkes girişimci olamıyor. Herkes çöpçü de olamıyor. Mesela ben vasıflı bir insanım, neden vasıfsızın tekinin benimle aynı maaşı almasına göz yumayım? Verdiğin örnek inanılmaz saçma ayrıca. O yüzden kimse eşit değil diyoruz. Zeki olanlar kafasını kullanarak her zaman bir çıkış yolu bulur. Bahsettiğin 200 aşırı zengin kişi ve 2000 CEO falan olan kişi vasıflı dediğimiz insanlar. Doğarken çok fakir olsalar bile besin zincirinin en tepesine çıkabilecek insanlar. Zeki oldukları için o haldeler.
 
Vasıflı diye nitelendirilecek milyonlarca insan var dünyada, işsiz. Ayrıca vasıf doğuştan gelen bir şey de değil. İnsanlara gerekli koşullar sağlanırsa, vasıf da kazanılır. Herkesin atomu parçalaması gerekmiyor. Bir arada yaşayan büyük insan topluluklarıyız, birden fazla iş koluna ve çalışacak insana ihtiyacımız var. Bu insanların da iyi bir hayat sürme hakkı olmalı.
 
Marksist sosyalizm ile yürümediği defalarca kez gözlemlendi. Sovyetler Birliği ve diğer Doğu Bloğu ülkeleri dağıldı. Çin ve Vietnam gibi ülkeler revizyona gittiler. Küba şu anda arada kalmış bir ülke. ABD yaptırımları halen devam ediyor. Geriye bir tek Kuzey Kore kalıyor. Dünyanın en kapalı ülkesi.

Marksist olmayan sosyalistler ya da sosyal demokrat ülkelerde durum çok farklı. Özellikle İskandinav modeli ile yönetilen ülkelerde ya da İsviçre gibi ülkelerde refah seviyesi çok yüksek. Diğer batı ülkelerinde de sosyal demokratlar iktidara gelince ekonomik ve özgürlük konularında ilerleme kaydediliyor.

Sağ popülist ve kapitalist Polonya, Macaristan ya da Türkiye gibi ülkelerde de aynı konularda gerileme gözlemleniyor.

ABD ya da Birleşik Krallık gibi sağ popülist olmayan kapitalist ülkelerde de halkın refah seviyesi yüksek olmakla birlikte bu refah seviyesi sosyal devlet anlayışından değil, tam tersi diğer ülkelere karşı uygulanan ve ekonomik açıdan sömürülmelerine sebep olan vahşi bir kapitalizm anlayışından geliyor. Örneğin Türkiye´den zengin bir adam 20 bin TL´ye iPhone 11 Pro Max alıyor. ABD´de önce Apple´ın, ardından Apple çalışanlarının ve onların da yaptıkları harcamalarla bütün ülkenin ekonomik refah seviyesi yükseliyor ama sen Türkiye´de tarlalarda patates ve soğan ekmeye ve toplamaya devam ediyorsun. Sen Amerikalılar´a 10 kamyon patates veriyorsun ve ancak bir iPhone alabiliyorsun. Kapitalizm işte bu.
 
Fikir ayrılığı yaşıyorum ve karar veremiyorum. Kendimi bunlardan birini seçmek zorunda hissediyorum nedensizce. Sizce hangisi daha iyi? Kapitalizm mi sosyalizm mi?

"Sosyalizm tatlı bir rüyadır. Kapitalizm ise acı bir gerçek. Tatlı bir rüyayı, acı bir gerçeğe tercih ederim."
İkisini de sevmem. Benim için ikisi de baskıcı ideolojiler.
 
Siz neyi tercih ediyorsunuz?
Ben daha çok; haklının haklı olduğu, suçluların ceza aldığı, herkesin gelir adaletinden nasip aldığı, din ve bazı düşüncelerin "pranga" veya "safsata" olarak değil düşünce ve din olarak görüldüğü, hoşgörü ve ahlakın önemsendiği, üretimi devlet-dış yatırım olan, Özgürlükçü, sırf kendi ideolojisinden olduğundan dolayı yediği haltlara taviz vermeyen bir ideolojiyi benimsiyorum.

Ne komünistler ne de kapitalistler masum. Birinin Çernobil'i, birinin Bhopal'i. Birinin "Demokrasisi" birinin "Devrimi". Birinin Kızıldereli katliamı birinin Gulag'ı.

Kapitalistler, dış şirketlere buranın en güzel toprakları sattı. Komünistler ise "devrim" adını vererek yaptığı "özgürlük" mücadelesinde insanları ezdi.

Kim kazandı bu durumda ? İnsanlık mı ? Sanmam.
 
Sosyalizm uygulanamamasinin yaninda sacma da.
Ben neden beceriksiz ve yeteneksiz kitleyi beslemek icin calisayim?
Kimse esit degildir, olmak zorunda da degildir. Yetenekli olan, deger ureten daha fazla odullendirilmelidir.
8 cocuklu tek goz evde habire ureyen dayinin 9. cocugu icin daha fazla vergi vermek adalet degildir.
Patronuma 3. bir villa daha almaktan iyidir.
 
Fikir ayrılığı yaşıyorum ve karar veremiyorum. Kendimi bunlardan birini seçmek zorunda hissediyorum nedensizce. Sizce hangisi daha iyi? Kapitalizm mi sosyalizm mi?

"Sosyalizm tatlı bir rüyadır. Kapitalizm ise acı bir gerçek. Tatlı bir rüyayı, acı bir gerçeğe tercih ederim."
Şimdi çöpçü ile doktor aynı maaşı mı alsın?
 

Geri
Yukarı