Sınırlı akıldan kastınız nedir? Ben aklımızın doğru ile yanlışı ayırt edebilecek kadar yeterli olduğu kanaatindeyim. Bu konuda ayrıldığımız nokta şu, ben verilen hiçbir cezanın mantıksız olduğunu düşünmüyorum. Sınıfımda eğer 20 kişi kalmışsa, ders çalışmadıkları içindir. Neden çalışmadılar, niye çalışamadılar hocayı ilgilendirmez. Dersi geçen 4 kişi için her şey yolundadır ve mantıklıdır o vakit.Bunu çelişkide olan ve gerçeği arayan biri olarak soruyorum herhangi bir karşı çıkma girişimi olarak algılama. Arkadaşın da belirttiği gibi, Tanrının bize kendi elleriyle koyduğu sınırlı akılla imtihan edip sınırsız bir ceza verdiği belirtiliyor. Ortadaki ceza sınırsız ise bizden hatamızı düzeltme hakkımız alınmış oluyor ve bu Tanrı kadar aklı olmayan aciz bir kul için ne kadar mantıklı bir ceza? Cezalar caydırmak için değil midir?
Tam olarak nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama şöyle bir şey okumuştum, eğer tanrı seni buraya göndermeden direkt yapacaklarından dolayı işkence ile cezalandırsaydı itiraz ederdin ve eğer seni sınava tabi tutmadığını ve adaletsiz olduğunu söylerdin. Nerede okudum bilmiyorum kendim uyduruyor bile olabilirimBildiğiniz gibi tanrı, sonsuz bilgisi, ilmi ve kudreti olan mutlak bir varlık olarak kabul edilir, fakat asıl sorun da tam olarak burada başlıyor. Tanrı eğer bizim geleceğimizi ve geçmişimizi biliyor ise bizi neden imtihana sokuyor? Bununla kalmayıp bizleri, kendisinin vermiş olduğu akıl ve mantığımızla seçtiğimiz yanlış yolu mazur görmeyip sonsuz işkenceyle cezalandıracağımızı belirtiyor? Eğer tanrı sonsuz bilgiye sahibi olsaydı bizi hiçbir şekilde imtihana sokmazdı, ki bize ihtiyacı bile olmazdı.
Bildiğiniz gibi tanrı, sonsuz bilgisi, ilmi ve kudreti olan mutlak bir varlık olarak kabul edilir, fakat asıl sorun da tam olarak burada başlıyor. Tanrı eğer bizim geleceğimizi ve geçmişimizi biliyor ise bizi neden imtihana sokuyor? Bununla kalmayıp bizleri, kendisinin vermiş olduğu akıl ve mantığımızla seçtiğimiz yanlış yolu mazur görmeyip sonsuz işkenceyle cezalandıracağımızı belirtiyor? Eğer tanrı sonsuz bilgiye sahibi olsaydı bizi hiçbir şekilde imtihana sokmazdı, ki bize ihtiyacı bile olmazdı.
Kişinin cennete mi cehenneme mi gideceği belliyse ne gerek var ki bu kadar tantanaya? Cehenneme gideceği belliyse direkt cehenneme göndersin. Tabii buna verilecek cevap belli, "tanrı seni direkt cehenneme gönderse bu sefer de, niye burada olduğunu sorgularsın, yani tanrı sen neden cehenneme gittiğini gör diye seni dünyaya gönderdi."
Ama ben %100 bir şekilde cehenneme gideceksem, beni neden cehenneme gittiğimi göstermek için dünyaya göndermek hiçbir şeyi çözmüyor ki. Tanrı benim cehenneme gideceğime karar verdiyse benim bunu değiştirmem mümkün değil. Ben dünyaya gelsem de, özgür iradem var zannetsem de hiçbir şey değişmeyecek. Sadece neden cehenneme gittiğimi öğrenmiş olacağım. E bunu yapmak yerine hiç yaratmasa daha iyi.
Ben daha doğmadan cennete mi cehenneme mi gideceğim yazılıydı. Tanrının tayin ettiği kaderi değiştiremem. Dilediğini hidayete erdiren, dilediğini yanlış yola saptıran da tanrı. Benim tabiatım, ruhum, doğduğum dönem, aile yapım, genlerim her şeyim tanrı tarafından belirlendi.Şu an bu yazıyı buraya yazman için seni tanrı mı zorladı kendi isteğinle mi yazdın? Kendi iraden le bu yazıyı yazdığın gibi cenneti hak edecek şeyler de yapabilirsin. Kimse sana kesin cehenneme gireceksin diye bir şey demedi. Bu geriye kalan 8 milyar içinde geçerli!