Yaratıcının da kendi kendine oluşmaması gerekmez mi?

Dinde mantik arayarak basta hata yapiyorsun bence.

Kimsenin yaratmasina ihtiyac duymadan kendi basina "olan" bir tanrinin, "kimsenin yaratmasina ihtiyac duymadan kendi basina olabilen tanrilari da yaratabilen" ikinci bir tanri tarafindan yaratilmadigini kimse ispatlayamaz : )

Kurallar uyduruyoruz, yeni tanri tanimlari yapiyoruz, olay bu kadar basit aslinda. Dini mantik zeminine oturtabilseydiniz din diye bir sey zaten olmazdi, bu yuzden hep bir mucize, ulvilik olmak zorunda ki, kafasina gore estirebilsin.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Dinde mantik arayarak basta hata yapiyorsun bence.

Kimsenin yaratmasina ihtiyac duymadan kendi basina "olan" bir tanrinin, "kimsenin yaratmasina ihtiyac duymadan kendi basina olabilen tanrilari da yaratabilen" ikinci bir tanri tarafindan yaratilmadigini kimse ispatlayamaz : )

Kurallar uyduruyoruz, yeni tanri tanimlari yapiyoruz, olay bu kadar basit aslinda. Dini mantik zeminine oturtabilseydiniz din diye bir sey zaten olmazdi, bu yuzden hep bir mucize, ulvilik olmak zorunda ki, kafasina gore estirebilsin.
Madde olmayan bir şeyi anlayabilmek insan aklının almayacağı bir şey, biz duyguların, ruhun tanımını maddi bir karşılığını yapabilir miyiz? Yapamayız. Hissetmek fiili de burdan türemiş ya, eğer görünmeyen bu şeyler olmasaydı bizim ve canlıların robottan bir farkı olmazdı, kalkıp da bunların varlığını yok saymak ahlak ve diğer şeyleri yok saymak kadar dar bir şey olur. Evet dinlerin temel noktası bu "ulvileştirme" gereksinimi de olsa buna insanın bir noktada ihtiyacı var, yani insanın bir ihtiyacı bu, inkar edemeyeceği kadar gerçek.
 
Yaratıcıya inanan kişiler genelde “evren kendi kendine oluşamaz.” diyerek inanıyorlar. Ama bu durumda yaratıcının da kendi kendine oluşmaması gerekmez mi?

Bunun aynısı bende de var, bazen aklımdan geçiyor "Yaratıcı bu evreni oluştururken nasıl düşündü" diye. Müslümanlıktan çıkar mıyım bilmiyorum aklıma bilmediğim zaman da bilmediğim şekilde geliyor.
 
Madde olmayan bir şeyi anlayabilmek insan aklının almayacağı bir şey, biz duyguların, ruhun tanımını maddi bir karşılığını yapabilir miyiz? Yapamayız. Hissetmek fiili de burdan türemiş ya, eğer görünmeyen bu şeyler olmasaydı bizim ve canlıların robottan bir farkı olmazdı, kalkıp da bunların varlığını yok saymak ahlak ve diğer şeyleri yok saymak kadar dar bir şey olur. Evet dinlerin temel noktası bu "ulvileştirme" gereksinimi de olsa buna insanın bir noktada ihtiyacı var, yani insanın bir ihtiyacı bu, inkar edemeyeceği kadar gerçek.
Bu kadar boş bir metini uzun zamandır okumamıştım, teşekkürler. Bir tarafından tutup cevap vereyim dedim de...
 
Yaratıcıya inanan kişiler genelde “evren kendi kendine oluşamaz.” diyerek inanıyorlar. Ama bu durumda yaratıcının da kendi kendine oluşmaması gerekmez mi?

Hayır çünkü yaratılmak bir özellik değildir fakat yaratmak bir özelliktir. Yaratıcı her şeyi yarattıysa kendisi nasıl oldu demek, kitabı yazan kişi nasıl yazıldı demek gibi bir soru. Yani yaratan da yaratılma özelliğini aramak saçma. Çünkü zaten zamanın olmadığı bir yerlerde hep vardı ve sonsuzdu. İnsanın aklı sonsuz olan şeyleri anlamakta güçlük çeker hatta anlayamaz.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Burada bir mantık yok. Sürekli döngüye girer. Yaratıcı yaratır sonra o yaratılır sonra onu yaratan. Döngüler içinde girer.
 

Yeni mesajlar

Geri
Yukarı