Zaman diye bir şey var mıdır?

mizzy

Hectopat
Katılım
8 Temmuz 2020
Mesajlar
1.651
Çözümler
8
Yer
Bursa
Daha fazla  
Sistem Özellikleri
Sistem MSI RX 6800 Gaming Z Trio 16GB | Ryzen 5 7600 | 16 GB 5600 MHz DDR5 Ram | Monitör Dell S2721DGFA 27" 2K 165hz IPS | Klavye Theory TH80 Pro |
Cinsiyet
Erkek
Evet arkadaşlar biraz beyin fırtınası yapalım istedim, zira iyi gelecektir.
Ben başlayayım.
Bence zaman insan uydurması bir kavram. Kime göre neye göre zaman? Aslında zaman hayat akışına verilen isim değil midir aslında? Zamanın opsiyonel olduğunun en büyük kanıtı da geçmişte ay esaslı takvim kullanılması, demek ki insan belirleyebiliyor zamanın aytıntılarını öyle değil mi?
Eğer zaman diye bir şey sabit olsayı uzayda geçirilen süre ile burada geçirilen süre aynı olmaz mıydı?
Cevaplarınızı bekliyorum, saygı çerçevesi altında tartışalım.
 
Evet arkadaşlar biraz beyin fırtınası yapalım istedim, zira iyi gelecektir.
Ben başlayayım.
Bence zaman insan uydurması bir kavram. Kime göre neye göre zaman? Aslında zaman hayat akışına verilen isim değil midir aslında? Zamanın opsiyonel olduğunun en büyük kanıtı da geçmişte ay esaslı takvim kullanılması, demek ki insan belirleyebiliyor zamanın aytıntılarını öyle değil mi?
Eğer zaman diye bir şey sabit olsayı uzayda geçirilen süre ile burada geçirilen süre aynı olmaz mıydı?
Cevaplarınızı bekliyorum, saygı çerçevesi altında tartışalım.

Zaman zaten mutlak değil, göreceli.
 
Evet arkadaşlar biraz beyin fırtınası yapalım istedim, zira iyi gelecektir.
Ben başlayayım.
Bence zaman insan uydurması bir kavram. Kime göre neye göre zaman? Aslında zaman hayat akışına verilen isim değil midir aslında? Zamanın opsiyonel olduğunun en büyük kanıtı da geçmişte ay esaslı takvim kullanılması, demek ki insan belirleyebiliyor zamanın aytıntılarını öyle değil mi?
Eğer zaman diye bir şey sabit olsayı uzayda geçirilen süre ile burada geçirilen süre aynı olmaz mıydı?
Cevaplarınızı bekliyorum, saygı çerçevesi altında tartışalım.

Kara delige giden bir insanin omru ile dunyadaki bir insanin omru ayni degil.
Zaman kavrami vardir.

Albert Einstein uzay ve zamanın birbirine bağlı olduğu uzay zaman kavramında bizlere ne anlatmak istemiştir. Einstein’ın bizlere anlatmak istediği kütle çekim etkisinin zamanı etki edebileceğidir. Yani kütle çekimi zaman yavaşlatabilir ya da hızlandırabilir demiştir.

Einstein’a göre kütle çekimi ne kadar güçlüyse zaman o kadar yavaşlar ve bunun için en büyük örnekte kara deliklerdir. Şimdi bir karadelik düşünelim. Bir de uzay gemimiz var. Uzay gemimizle birlikte karadeliğin olay ufkuna yanaşarak çekimine kapılmadan etrafında döndüğünü hayal edelim. Ancak gemide bulunan bizlerin bir ikizi de dünyada bulunuyor olsun.

Karadeliğin etrafında dönerken bizim için zaman çok yavaş akacaktır. Kalbimiz daha yavaş atacaktır. Hücrelerimiz bile daha yavaş yaşlanacaktır. Hatta metabolizmamız bile yavaşlayacaktır. Ancak bu durum bizler için hiçbir sorun yaratmayacak.

Sanki her şey normalmiş gibi gemide hayatımızı sürdürüyor ve zaman normal bir şekilde atıyor diye hissedeceğiz. Kara deliğin etrafındaki dönüşünü tamamlayıp dünyaya geri döndüğümüzde dünyada bulunan ikizlerimizin, bizden çok daha fazla yaşlandığını fark ederiz.

Bu yaşlanma farkı, bizim kara deliğin kütle çekiminde ne kadar kaldığımızda orantılı olarak artış gösterecektir. Ayrıca yanında bulunduğumuz karadeliğin kütle çekiminin gücü de zamanın akma hızında etkili olacaktır.

Yani dünyada bulunan ikizlerimiz için zaman hızlı akarken bizim için çok daha yavaş atacaktır. Bu olay ile ilgili olarak ortaya atılan bir paradoks vardır ve bu paradoksun adı da ikizler paradoksu dur. Ancak bu paradoksla ışık hızı ve zaman olgusu bizlere anlatılmaktadır.

Yazi www.beyinsizler.net sitesinden alintidir.
 
Zaman göreceli bir kavram. Her varlığın zamanı algılama biçimi farklıdır, her varlık için akış hızı da farklıdır.
Mesela bir karınca için zaman, bir insana göre çok daha yavaş akar. Bir insan için de zaman, bir gök cismine göre çok daha yavaş akar. Ama hepsine baksan, zaman normal akıyor, hiç biri kendine göre çok yavaş veya çok hızlı hareket etmiyor.

Zamanın opsiyonel olduğunun en büyük kanıtı da geçmişte ay esaslı takvim kullanılması, demek ki insan belirleyebiliyor zamanın aytıntılarını öyle değil mi?
O ayrı bir şey. Takvim, saat, dakika dediğin şeyler; insanların zamanı daha kolay hesaplayabilmesi için kullandığı bir birim. Birimler değişebilir ama bu zamanın olduğu gerçeğini değiştirmez.
 
Matematik de uydurma. Ama pek cok seyi acikliyor ve modelliyor.
Zaman da ayni sekilde. Sureyi temsil edecek matematiksel bir konsept. Kutle de uydurma. Enerji de uydurma. Bizim dogadaki olgulara taktigimiz isimler. Aynada goruntunun "zahiri" olmasi gibi. Insan abstrakt dusunebilen bir canli ve abstrakt fikirlerimizin gercek olmadigini iddia etmekten daha iyisini yapabiliriz.
 
4. boyut olan uzay-zaman düzlemini hem gözlemsel hem matematiksel hem de etkisel olarak yok sayan bir açıklama olmuş. Zaman dediğin şeyin genişlemesini bile kütlenin uzay düzlemindeki çöküntüsüne ve düzlemsel ivmesine göre hesaplayabiliyorsun, şu anda tepende yüzlerce km yukarıda yörüngede dolaşan bütün GPS uyduları bu zaman kaymasını hesaplayıp atom saatiyle kendilerini sürekli yerküre ile eşitliyorlar. Sonra birisi çıkıyor diyor ki zaman yok. :D

Zaman yoksa neden geri döndürülemez şekilde her şey kendi sonuna doğru gidiyor? Nasıl oluyor da zaman mekanikleri hesaplanabilecek hale geldi? Bizim "zaman" dediğimiz kavram ortadayken bu kavramın olmadığı nasıl söylenebiliyor? Olmayan bir şeyin matematiksel ifadesi nasıl mümkün olabiliyor?


d5bd84bd90513dc3195badc03b8a38c0.png
 
Son düzenleme:
bence; zaman,bizim enerjinin ve maddenin dönüşümüne verdiğimiz isim. anlatıldığı gibi akıp giden bir nehir değil. biz,entropiyi zaman diye ölçüyoruz.
 

Yeni konular

Geri
Yukarı