Zülfü Livaneli Leyla'nın Evi'nden bir alıntı

Ali Yekta

Centipat
Katılım
29 Mayıs 2020
Mesajlar
40
Konağın tarihindeki en unutulmaz ve şeref defterine altın harflerle yazılan gün ise onun çocukluğuna rastlıyordu. Gazi Mustafa Kemal Hazretleri konağı teşrif etmişler, maiyetiyle birlikte orada yemek yemişler ve babasının akıllı, işbilir hazırlıkları sayesinde, bu yemekten çok da memnun kalmışlardı. Ali Yekta Bey bir ara kapıdan bakmış, yüreği çarparak Gazi’nin sarışın başını görme onuruna erişmişti. Herkes, rakı içen ve masadakilere bir şeyler anlatan bu büyük adamı hürmetle dinlemekteydi. Bu sırada mahalle halkı da konağın arka bahçesine toplanmış, Gazi’yi hiç olmazsa çıkarken görebilmek için saatlerce beklemişti.

Yemekten sonra sigaraların ve kahvelerin içildiği salonda, bir saz heyeti memleket havaları çalmaya başlamıştı. Konağa coşkulu bir tef, kanun, ud, keman, klarnet sesi yayılmış, Gazi’nin her zaman mavi gözleri nemlenerek dinlediği Rumeli havalarından sonra neşeli bir çiftetellinin kıvrak nağmeleri duyulmaya başlamıştı. Herkesin kanını kaynatan bu neşeli oyun havası bile insanları kıpırdatmaya yetmemişti. Çünkü Gazi’nin huzurundaydılar. Sonunda Gazi Hazretleri dayanamamış ve bizzat kendisi çiftetelli oynamak üzere ayağa kalkmış, ceketini çıkardıktan sonra kıvrak figürlerle müziğin hakkını vermişti. Ali Yekta Bey bu tarihi sahneyi kaçırmamak için odanın aralık kapısına sinmiş, olanı biteni gözlemişti. Çünkü Gazi’nin çiftetelli oynadığını görmek her kula nasip olacak bir iş değildi. Oyun bittiğinde alkışlar patlamış, Gazi Hazretleri nefes nefese yerine oturduğunda beyaz gömleğinin terden sırılsıklam kesildiği görülmüştü. İşte tam bu sırada Ali Yekta Bey’in babası Süleyman Efendi, elinde tertemiz, gıcır gıcır ütülü ve kolalı bir gömlekle odaya girmiş, ev sahibinin kulağına eğilerek bir şeyler söylemişti. Bunun üzerine ev sahibi yerinden kalkmış, beyaz gömleği Gazi’ye takdim ederek “Gazi Hazretleri, terlediniz. Allah muhafaza buyursun, hasta olmamak için gömleğinizi değiştirseniz...” Diyerek onun bir paravana arkasında gömlek değiştirmesini sağlamıştı. İşte Halepli Cevher Ağa’nın oğullarına ve torunlarına geçen terbiyesi, tedbiri, işbilirliği böyle bir şeydi. En gerekli zamanlarda ortaya çıkar ve ev sahibinin yüzünü ak edecek önemli davranışlar ortaya koyardı. Gazi Hazretleri’nin çıkarıp paravananın kenarına koyduğu terden sırılsıklam olmuş gömlek ise maiyeti tarafından oradan alınmış ve elden ele gezdirilmişti. Bakanlar, yaverler, maiyet memurları o gömleğe yüzlerini sürüyor, Gazi Hazretleri’nin mübarek terini koklamak için birbirleriyle yarış ediyorlardı. Gömleği öpenler, koklayanlar birbirlerinin elinden çekiştiriyorlardı ama Allah'tan bunları Mustafa Kemal Paşa görmüyordu, yoksa böyle şeylere çok kızardı.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için çerezleri kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…