@Dogthooth Eskiden insanlar doğanın ona sunduğu dünyada, doğanın verdiği imkanlar sınırlarında yaşıyordu. Şimdi ise insan, kendi oluşturduğu ve tıpkı bir oyun evrenine benzeyen bir dünyada yaşıyor.
Savaşlar, ırklar, diller, dengeler, siyaset, para, zenginlik... bunları bize doğa dayatmadı, bu oyunu biz kurduk. Ve korkarım ki bu yaptığımız oyunun kuralları çerçevesi içerisinde yaşamaya mahkumuz. Kurduğumuz bu hayali evren bizi her konuda kısıtlandırıyor.
Ancak gene de bir şey var. Hayatta kalmak istiyorsanız, istemediğiniz şeyleri yapmak ve bunlara katlanmak zorundasınız.
Mesela biz bu oyun evrenini oluşturmadan önce doğanın bizden beklentisi ne idi? Avlanmak, zor hastalıklarla mücadele etmek, karın tokluğuna yaşamak, açlık, susuzluk, ilkel kavgalar vb. E bak senin şu an kızdığım şeyler yok ama gene ister istemez bir paradoksun içerisindesin. Ayrıca daha çok acı çekiyorsun. İstediğin şeyler diyorsun ya, o ilkel adam çok mu istiyor tavşanın peşinde koşturmayı? Yoo. Ama doğa onu o paradoksun içerisine sokuyor. En azından şu anki oyun evrenimizde para denen ödül mekanizmasından fazlaca elde edersen, kendini sürekli aynı şeyleri yapmaktan alıkoyabilirisn. Ne bileyim dünyayı gez, dağ bayır dolaş, istediğin şeyi ye. Tabi burada gene bizim oyuna eklemiş olduğumuz para kavramına bağımlı oluyoruz. Gene de ilkel insandan iyidir. Çünkü o ilkel insanın çaresi yoktu, şimdi ise bu oyunda parayı elde eden bu paradoksu kırabiliyor.
En azından ben böyle düşünüyorum. Saygılar.