Dünyanın En Uzun Ahşap Kuleli Rüzgar Türbini İsveç'te İnşa Edildi

modvion-750x430.jpg

İsveçli yenilebilir enerji şirketi Modvion, 150 metre boyu olan dünyanın en uzun ahşap rüzgar türbin kulesi olma özelliğini taşıyan kuleyi tamamladı. Şirket kulenin karbon negatif olduğunu belirtiyor.

Wtech-Modvion-20190924021518313-300x200.jpg
Untitled-design-768x402.jpg



Modvion, kulelerinin duvarlarında lamine kaplama kereste (LVL) kullanıyor. Şirket kulenin kavisli bölümlerini oluşturmak içinse ladinden yapılmış olan sıkıştırılmış katmanlar ve tutkal kullanıyor. Üç mm kalınlığında olan katmanların her birindeki damarlar kontrol ederek duvarların sağlamlığı ve esnekliği kontrol ediliyor.

Çeliğe göre de avantajları olan ahşap kule, çeliğe göre daha hafif ve az malzemeyle daha uzun kuleler inşa edilebilmekte. Bunun yanı sıra daha büyük rüzgar türbinleri için daha çok çeliğe ihtiyaç duyulmakta ancak daha çok çelik demek daha çok fosil yakıt kullanımı demek. Bu da bilindiği üzere karbon emisyonunu artırıyor ki yeşil enerji kavramına ters. O yüzdendir ki ahşabın avantajları böyle ön plana çıkmaktadır.

Şirket ise kulelerin karbon negatif olmasının yanı sıra kulenin yapımında 200'den fazla ladin ağacı kullandığını söylese de kullandığının daha fazlasını ektiğini belirtiyor.

Tamamlanmış haline bakıldığında ise çelik kuleden farkı görünmeyen bu ahşap kulenin türbin kanatları ise fiberglastan imal edildi. Türbinin deneysel gücü ise 2MW.

Firma kendi rekorunu kırmak için çalışmalara şimdiden odaklanmış durumda. 2027 yılına kadar yılda 100, gelecek on yılda ise 2000 adet kule tedarik etmek istiyor.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Yanlış anlaşılma olmaması için, projenin fiberglas türbin kanatlarıyla beraber yüksekliği 150m. Sadece bu endüstriyel ahşap parçalarıyla yapılan kule 105m / 7x4'lü modüller halinde toplamda 28 modül birleştirilerek elde edilmiş.

Hoşuma giden kısmı metal kulelerin birleşim noktalarında vida/perçinler kullanılıyor ve kontrol edilmesi ciddi vakit alıyordu. Bu arkadaşlar ise "yapıştırdık" diyorlar birleşim yerlerini, bu sayede kontrol edilmesi gereken parçalar azaldı diye belirtiyorlar. Hoşuma giden diğer kısmı bu yapıştırıcının ACME marka olup olmadığı ve 2020'deki 30m'lik ilk projelerinden sonra şu an bitirdikleri 105m'lik projede topladıkları verilerle daha büyüğünü deneyecekler. Teorik olarak 1500m yapabiliriz diyorlar - kanatlar dahil heralde.

Karbon negatif konusunda ise "yeşil enerji" kelime oyunlarında sıkça rastladığım bir üslup ile belirtmişler sitelerinde; kullanım ömrü dolan veya kullanımdan kaldırılacak herhangi bir kulenin söküldükten sonra başka inşaat projelerinde kullanılmasıyla oluşuyor. Bu da karbon ayak fetişlerinin yanlış yönlendirmesi. Çünkü bu tür bir malzemenin kullanılabilir olduğu, onun kullanılacağı anlamına gelmiyor.

Sistemlerin elektrik üretimi için bulunan mekanik parçalarının ömrü 20-30 yıl olarak belirtiliyor gelinen teknolojide. Bu çok güzel geliyor kulağa, bir otomobil bile günümüzde 20-30 yıl düzenli bakımla çalışabiliyorken, misal 20.000km de bir yağ bakımına giriyor... peki bu dev türbin kanatlarının bağlı olduğu motorların yağ miktarı ne? Dişli kutusunun %60'ı kabaca, yani 300Lt civarı ortalama alınabilir. Bunlarda kullanılan yağlar 7+ yıl boyunca kullanılabliir diye belirtiliyor ve bazıları filtrasyon yaptıklarını anlatıyor ama filtre bakımı veya yağ değişiminde türbin başına minimum 300Lt ilginç bir denklem... Hani kimsenin aklına gelmeyen güzel soru; yerden 150m yüksekte bir elektro motor var ve bu parçalar cayır cayır yandığında ahşap yokken, yanan neydi, yağdı.

Stabil rüzgarlı, sanki Jüpiterin büyük ben'indeki gibi sürekli esen (gerçi orası fırtına) bir alan olmadığı sürece bu teknolojinin yeterliliği dengeli değil. Bir de kanatların malzemelerini kolayca geri dönüştürülebilir hale getirmek ve gereksiz kuş kıyma makinesi olması da ayrı konu.

Küçük boyutlarda kendi arazinizde bulunması belki kullanım ve bakım giderleri veya elektrik kesintisinde (eğer akü varsa) stabil bir destek oluyor... onun dışında insanları gelecek harika olacak diye hipnotize edecek cümleler kurmak çok da zor değil.
 
Yanlış anlaşılma olmaması için, projenin fiberglas türbin kanatlarıyla beraber yüksekliği 150M. Sadece bu endüstriyel ahşap parçalarıyla yapılan kule 105m / 7x4'lü modüller halinde toplamda 28 modül birleştirilerek elde edilmiş.

Hoşuma giden kısmı metal kulelerin birleşim noktalarında vida/perçinler kullanılıyor ve kontrol edilmesi ciddi vakit alıyordu. Bu arkadaşlar ise "yapıştırdık" diyorlar birleşim yerlerini, bu sayede kontrol edilmesi gereken parçalar azaldı diye belirtiyorlar. Hoşuma giden diğer kısmı bu yapıştırıcının AC'me marka olup olmadığı ve 2020'deki 30M'lik ilk projelerinden sonra şu an bitirdikleri 105M'lik projede topladıkları verilerle daha büyüğünü deneyecekler. Teorik olarak 1500M yapabiliriz diyorlar - kanatlar dahil herhalde.

Karbon negatif konusunda ise "yeşil enerji" kelime oyunlarında sıkça rastladığım bir üslup ile belirtmişler sitelerinde; kullanım ömrü dolan veya kullanımdan kaldırılacak herhangi bir kulenin söküldükten sonra başka inşaat projelerinde kullanılmasıyla oluşuyor. Bu da karbon ayak fetişlerinin yanlış yönlendirmesi. Çünkü bu tür bir malzemenin kullanılabilir olduğu, onun kullanılacağı anlamına gelmiyor.

Sistemlerin elektrik üretimi için bulunan mekanik parçalarının ömrü 20-30 yıl olarak belirtiliyor gelinen teknolojide. Bu çok güzel geliyor kulağa, bir otomobil bile günümüzde 20-30 yıl düzenli bakımla çalışabiliyorken, misal 20.000km de bir yağ bakımına giriyor... Peki bu dev türbin kanatlarının bağlı olduğu motorların yağ miktarı ne? Dişli kutusunun %60'ı kabaca, yani 300Lt civarı ortalama alınabilir. Bunlarda kullanılan yağlar 7+ yıl boyunca kullanılabliir diye belirtiliyor ve bazıları filtrasyon yaptıklarını anlatıyor ama filtre bakımı veya yağ değişiminde türbin başına minimum 300Lt ilginç bir denklem... Hani kimsenin aklına gelmeyen güzel soru; yerden 150M yüksekte bir elektro motor var ve bu parçalar cayır cayır yandığında ahşap yokken, yanan neydi, yağdı.

Stabil rüzgarlı, sanki Jüpiterin büyük ben'indeki gibi sürekli esen (gerçi orası fırtına) bir alan olmadığı sürece bu teknolojinin yeterliliği dengeli değil. Bir de kanatların malzemelerini kolayca geri dönüştürülebilir hale getirmek ve gereksiz kuş kıyma makinesi olması da ayrı konu.

Küçük boyutlarda kendi arazinizde bulunması belki kullanım ve bakım giderleri veya elektrik kesintisinde (eğer akü varsa) stabil bir destek oluyor... Onun dışında insanları gelecek harika olacak diye hipnotize edecek cümleler kurmak çok da zor değil.

Düşünceleriniz ve verdiğiniz bilgiler çok değerli ve katıldığım yerleri olan bir yazı. Bende rüzgar türbinlerinin stabil bir elektrik vermediğini, kuşlara zarar veren bir teknoloji olduğuna katılıyorum. Ki yeşil enerji adı altında bazı kıyımların ve yanlış anlatımların olduğuna, medyanın küresel çapta algı yaptığını düşündüğüm durumlar var. Bana katılan olur, olmaz bilmiyorum ancak bu konuyla alakalı bir blog veya makale yazısı yazmayı düşünüyorum. Belki kendi sitemde, belki burada bakacağız artık.

Her kule için 200 Ağaç, ve 2000 tane kule dikilecek. Bu tam 400.000 Ağaç yapar. İsveç'te Orman bırakmayacaklar.

Yani yani sözde yenileri dikiliyor ama onlar büyüyene kadar yeni projelerde kaç ağaç kesilecek orayı da düşünmek lazım.
 
Düşünceleriniz ve verdiğiniz bilgiler çok değerli ve katıldığım yerleri olan bir yazı. Bende rüzgar türbinlerinin stabil bir elektrik vermediğini, kuşlara zarar veren bir teknoloji olduğuna katılıyorum. Ki yeşil enerji adı altında bazı kıyımların ve yanlış anlatımların olduğuna, medyanın küresel çapta algı yaptığını düşündüğüm durumlar var. Bana katılan olur, olmaz bilmiyorum ancak bu konuyla alakalı bir blog veya makale yazısı yazmayı düşünüyorum. Belki kendi sitemde, belki burada bakacağız artık.



Yani yani sözde yenileri dikiliyor ama onlar büyüyene kadar yeni projelerde kaç ağaç kesilecek orayı da düşünmek lazım.
Burada yazarsan, bir problem olursa kendi sitene copypaste edersin.

Şu ağaç kesme konusunda kontrollü ağaç kesiminin iyi olduğunu iddia edip duruyorduk 50-60 yıldır, şimdiki kerestelerin lif yapılarını geçmiştekilere kıyasladıkça ormanın kendi yapısını hızlı uzamayan ancak çok sağlam ağaçlardan, hızlı uzayan ve sağlamlığı azalmış ağaçlara dönüştürdüğümüzü gördük. Ahşap sever biri olarak köydeki çıkma birkaç ahşabı değerlendirmek istediğimde akla karayı seçtim - elimdeki 10 yıllık profesyönel aletlerle bile zorlandım bazı konularda. Ama gidip bir yerden ahşap/kereste hatta tomruk alıp baltayla 2-3 seferde bölebildiğimi fark etmek çok üzdü.

Şimdi bu endüstriyel ahşap türevini neyle yapıştırıyoruz, dış cephe kaplaması ne... kafamda deli sorular. Bir de modüllerin bitişlerinde çizgisel parçalar var, sanırım yapıştırma işlemini kavale ile destekliyorlar eski usul çivisiz sıkıştırarak birleştirme tekniği.
 
Burada yazarsan, bir problem olursa kendi sitene copypaste edersin.

Şu ağaç kesme konusunda kontrollü ağaç kesiminin iyi olduğunu iddia edip duruyorduk 50-60 yıldır, şimdiki kerestelerin lif yapılarını geçmiştekilere kıyasladıkça ormanın kendi yapısını hızlı uzamayan ancak çok sağlam ağaçlardan, hızlı uzayan ve sağlamlığı azalmış ağaçlara dönüştürdüğümüzü gördük. Ahşap sever biri olarak köydeki çıkma birkaç ahşabı değerlendirmek istediğimde akla karayı seçtim - elimdeki 10 yıllık profesyönel aletlerle bile zorlandım bazı konularda. Ama gidip bir yerden ahşap/kereste hatta tomruk alıp baltayla 2-3 seferde bölebildiğimi fark etmek çok üzdü.

Şimdi bu endüstriyel ahşap türevini neyle yapıştırıyoruz, dış cephe kaplaması ne... kafamda deli sorular. Bir de modüllerin bitişlerinde çizgisel parçalar var, sanırım yapıştırma işlemini kavale ile destekliyorlar eski usul çivisiz sıkıştırarak birleştirme tekniği.
Burada bir problem olacağını düşünmüyorum, sonuç olarak ifade özgürlüğü diye bir şey varsa düşüncelerimi istediğim gibi belirtebildiğim bir yazı yazmam da sorun olmamalı.

Bunun dışında, ağaç kesiminin yerine ağaç dikiyoruz demek gerçekten iyi bir kandırmacaydı. Dikilenin yerine yine aynısını diksek belki ufaktan kurtaracak yanı var ancak şuan gerçekten her şey dayanıksız ve tüketmek için yapılan şeylerle dolu. Ki sizin dediğiniz ahşapların ev yapımında kullanıldığında düşündüğümüz de çok dayanıklı olduğunu görürdük ancak şuan ahşap olan her şeyi sorgulayası geliyor insanın.

Yeşil enerji derken, yeni teknolojik kentlerini kendi biçimlerinde olumlu göstermeye çalışıyorlar. Karbon konusun da ayrı ele almak gerekiyor ya neyse.
 
Burada bir problem olacağını düşünmüyorum, sonuç olarak ifade özgürlüğü diye bir şey varsa düşüncelerimi istediğim gibi belirtebildiğim bir yazı yazmam da sorun olmamalı.

Bunun dışında, ağaç kesiminin yerine ağaç dikiyoruz demek gerçekten iyi bir kandırmacaydı. Dikilenin yerine yine aynısını diksek belki ufaktan kurtaracak yanı var ancak şuan gerçekten her şey dayanıksız ve tüketmek için yapılan şeylerle dolu. Ki sizin dediğiniz ahşapların ev yapımında kullanıldığında düşündüğümüz de çok dayanıklı olduğunu görürdük ancak şuan ahşap olan her şeyi sorgulayası geliyor insanın.

Yeşil enerji derken, yeni teknolojik kentlerini kendi biçimlerinde olumlu göstermeye çalışıyorlar. Karbon konusun da ayrı ele almak gerekiyor ya neyse.
"Sitiv Jabscım çok karbon salmışsın bugün yutupta 15dk gezebilirsin, ayrıca telefonunu 20dk şarj etmene izin veriyorum ve keslayla 3km gidebilirsin, akşama köfte yok escargotlu pilav ye, ona göre, karbon ayak fetişini denk al."

Sen yaz, okuyacak 1 kişi var net; ben bekliyorum. :)

Burada bir problem olacağını düşünmüyorum, sonuç olarak ifade özgürlüğü diye bir şey varsa düşüncelerimi istediğim gibi belirtebildiğim bir yazı yazmam da sorun olmamalı.

Bunun dışında, ağaç kesiminin yerine ağaç dikiyoruz demek gerçekten iyi bir kandırmacaydı. Dikilenin yerine yine aynısını diksek belki ufaktan kurtaracak yanı var ancak şuan gerçekten her şey dayanıksız ve tüketmek için yapılan şeylerle dolu. Ki sizin dediğiniz ahşapların ev yapımında kullanıldığında düşündüğümüz de çok dayanıklı olduğunu görürdük ancak şuan ahşap olan her şeyi sorgulayası geliyor insanın.

Yeşil enerji derken, yeni teknolojik kentlerini kendi biçimlerinde olumlu göstermeye çalışıyorlar. Karbon konusun da ayrı ele almak gerekiyor ya neyse.
Şunu da koyayım, belki kendini duymamış olanlara bir ses olur.

“When you see that in order to produce, you need to obtain permission from men who produce nothing - When you see that money is flowing to those who deal, not in goods, but in favors - When you see that men get richer by graft and by pull than by work, and your laws don’t protect you against them, but protect them against you - When you see corruption being rewarded and honesty becoming a self-sacrifice - You may know that your society is doomed.”​

― Ayn Rand, Atlas Shrugged
 
Her kule için 200 Ağaç, ve 2000 tane kule dikilecek. Bu tam 400.000 Ağaç yapar. İsveç'te Orman bırakmayacaklar.
Hocam 400K agac aslinda hic bir sey. 2 metrelik araliklarla kare seklinde bir alan olusturacak sekilde dikmis olsaniz 1.6 km2 bir alana tekabul ediyor. Bu da yaklasik 3 tane Forum Istanbul ediyor. Agac sayisi olarak bakmak isterseniz de Isvec'te 31B civari agac var, yani kesilecek agaclar toplam agac sayisininin %0.0013'une tekabul ediyor.
 

Geri
Yukarı