Anasayfa Haber Tuzla Çalışan Reaktörler Geliyor

Tuzla Çalışan Reaktörler Geliyor

nuclear_reactor

Japonya’da yaşanan Fukushima Daiichi kazasından sonra tüm dünyada nükleer reaktörler kapatılmaya başlandı.

Klasik nükleer reaktörlerin en büyük problemi, su ile soğutulmalarıdır. Eğer su soğutma sisteminde bir arıza olursa, reaktörü kapatsanız bile soğutma olmadığından ısı yükselmeye devam eder ve sonuçta reaktör çekirdeği erimeye başlar. Suyun kaynama noktasının hayli düşük olması sebebiyle çekirdekte kalan su ise atomlarına ayrışmaya başlar ve ortaya yüksek miktarda hidrojen çıkar. Reaktörlerin infilak etmesinin sebebi de bu hidrojenin tutuşmasıdır. Patlamayla yarılan reaktör kabındaki radyasyon etrafa yayılır ve sonuç felaket olur. Bugüne dek yaşanan reaktör kazalarındaki senaryo genellikle bu olmuştur.

Ancak bundan etkilenmeyecek bir reaktör yapmak mümkün, nitekim Transatomic Power tarafından geliştirilen yeni nesil bir reaktör modelinde, başında kimse bulunmasa bile bir reaktörün patlaması mümkün olmayacak. Bu yeni reaktör soğutma için su kullanmıyor, onun yerine erimiş tuz kullanıyor. Eğer reaktör çekirdeği fazla ısınırsa erimiş tuzun da hacmi artıyor ve reaksiyonu kendiliğinden durma noktasına getiriyor.

Bu reaktörlerin bir diğer özelliği ise klasik tasarımların aksine çalışmak için yüksek oranda rafine edilmiş uranyuma ihtiyaç duymamalarıdır. Doğrudan maden çıkan uranyumu yakabildikleri gibi, normalde reaktörlerde kullanılamayacak kadar dengesiz bir atık olan plütonyumu da rahatlıkla yakabiliyorlar. Haliyle klasik reaktör gibi atık üretmiyor, aksine nükleer çağın başından beri depolarda biriken nükleer atıkları enerjiye dönüştürme imkanı sunuyorlar. Bu atıklar nükleer enerji kullanan devletlerin en büyük baş ağrılarından biri. Plütonyum o kadar zehirli ki, teorik olarak 1 kilogramı gezegendeki tüm yaşamı bitirmeye yetebilir. Nispeten tehlikesiz hale gelebilmesi için ise en azından 100,000 yıl boyunca hiçbir şeyle temas etmeden depolanması gerekiyor. Oysa insan uygarlığı bunun için gereken teknolojiye de sahip değil.

Yeni nesil reaktörlerin bir diğer hoş tarafı da, yapıları nedeniyle nükleer silah üretiminde kullanılabilecek yakıt zenginleştirme işleminde kullanılamıyor olmalarıdır. Ne var ki bu reaktörlerin enerji üretim kapasitesi klasik modellerin yarısına ancak yaklaşabiliyor. Fakat boyutlarının çok daha küçük olması da büyük bir avantaj.

Transatomic Power araştırmaları için yakın zamanda 2 milyon dolarlık destek almış ve yakında ilk çalışan prototipin üretimini yapmaları bekleniyor. Ancak bunun için gereken para 1,7 milyar dolar civarında hesaplanıyor. İlk ticari modellerin ise 2020 yılından sonra üretileceği tahmin ediliyor. Dünyada nükleer reaktörlere karşı önyargı had safhada olsa da, enerjiye duyulan açlığın ve depolarda birikmiş atıklardan kurtulma ihtiyacının tartışılacak bir tarafı yok.