Arama Sonuçları - Sorgulanan Kelime: *

İkisi birbirinin tamamen zıttıdır. Bilim, gözlem ve deney ile somut kanıtlar aracılığıyla cevap ararken dinler başka insanların kitle kontrol aracı olarak veya korkularından oluşturduğu sadece kendi zamanını ve mekanını aydınlatan tarihsel metinlerden öteye gidemiyor. Bu gün bu durumdaysak...

Daha üstün bir varlığa inanma ihtiyacı yaratılıştan gelen bir şeyden çok beynin gelişmesiyle beraber kazandığı özellikler sayesinde insanın kendini fark etmesi sonucunda gelen bir ihtiyaç. Tabii bilginin çok az oluşunun büyük bir etkisi var. Örnek vermek gerekirse gökyüzünde görüp...

Bir şeyi bilmiyorsak ve orada boşluk kaldıysa hemen oraya kendi oluşturduğum varlıkları doldurmaya çalışmak yerine direkt bilmiyorum veya yok demeyi tercih ederim. Elimizde somut bir kanıtı olmadığı sürece o şey hakkında konuşmak veya var saymak çok doğru değil.

Kılmaz. Sadece hayatta kalma işlevini daha rahat yapabileceğin bir kozdur elindeki. Döngünün içinde olan bir parçadan farksızsın.

Evrilmenin sonucu beyin düşünme ve duygu gibi yetenekler kazanmış, varsa bile çok gelişmiştir. İnsan zekası sayesinde kendinin aciz olduğunu anlayabilmiş tek varlıktır. Bu nedenle kendinden güçlü varlıklara inanma ihtiyacı hissetmiştir. Yıldırım veya ateş gibi bugün çok rahat açıklayabildiğimiz...

Öyle de denebilir. İnsanlar gerçekleri kabullenemedikleri için kendinden büyük varlıkları hayal etmiş ve onlara sığınmışlardır.

En büyük sorunlardan biri bu. Bir insan olarak kendinizi çok önemli zannetmeniz. Bir canlı olarak tek amacınız hayatta kalmak ve üreyerek döngünün devam etmesini sağlamak. Tek amacınız bu. Bütün idealleriniz, düşünceleriniz ve eylemleriniz hayatta kalabilmek ve üreyebilmek için veya bu iki...

Kendi dininiz haricinde birden fazla din var. Ve semavi din anlayışından çok farklı. Dinler de insanlar ile beraber sürekli gelişmiştir. Taş döneminde insanlar yıldırım gibi doğa olaylarını yanlış yorumlaması, ölüm korkusu gibi etkenlerle kendinden üstün bir varlığa inanma ihtiyacı duymuş ve...

Şu ana kadar kimse bu durumu yaşayıp geri dönmediği için gerçek olarak nasıl bir duygu olduğunu kimse bilmiyor. Ancak kısa süreli ölüm konumunda durmuş ardından bir şekilde uyanabilmiş kişiler ölümü uyku gibi nitelendiriyor. Bir daha uyanamayacağın bir uyku olarak düşünebilirsin. Kendi...

Evet, bu kadar sürdü. İletişimin ve bilimin bu kadar yaygınlaşması ve gelişmesi son yüz sene içinde oldu. Bundan öncesinde bilgiye erişmenin zorluğu, iletişimin ve ulaşımın yavaşlığı, okur-yazarlık oranının azlığı, o zamanın devletleri tarafından yapılan baskılar ve daha diğer birçok etken...

Araştırılacak öyle çok bir durum bulunmamakta. Hepsi kendi zamanında ya toplumu kontrol altına almak için veya insanların ölüm korkusunu geçiştirmek için uydurduğu varlıklar veya kurallar bütününden öteye gidemiyor. Çıktığı zamanlarda kitle kontrolünü veya korkunun geçmesini sağlasa da bugün çok...

Bir ateist olarak dinlerin herhangi bir hükmü kaldığını düşünmüyorum. Kusursuz olması gereken dinlerin günümüzü aydınlatmadığı ve bizim(atalarımızın) korkularımızdan oluşturduğumuz hayali varlıklar olduğu gayet ortada.