Bilgisayar merakımın geçmişi... - Bölüm 2 "İŞİN TİCARİ BOYUTU"

Bugün 29 Mart 2025, Dünya alavere dalavere günü, ramazan bayramı arefesi...
Ayrıca bugünü benim için önemli yapan bir şey daha var, Technopat Sosyal'e ilk ayak bastığım tarihin yıldönümü. Tam da geçen sene bugün bu konuyu açtım ve bu vesileyle Technopat Sosyal'e ilk mesajımı da atmış oldum. İyi ki de buraya üye olmuşum, çok şey öğrendim ve öğrettim. Bunun için şuana kadar destek olan herkese teşekkürlerimi ileterek 2. bölüme başlıyorum.

Pandemi sonrası dönem (2023-günümüz)

Deprem...

6 Şubat 2023, Kahramanmaraş depremi. Bilmeyeniniz yoktur diye düşünüyorum.
Adana'da yaşıyor olmama rağmen depremi yoğun şekilde hissettim. Evi yıkılan arkadaşım oldu, hayatını kaybeden oldu... Zor günlerdi ancak bir şekilde atlattık.
Deprem hakkında detaya girmeyeceğim, bu yazıda önemli olan kısım benim hakkımda olan kısmı.
Depremden sonra birkaç ay eve dönmedik, köydeki evimizde kaldık akrabalarla birlikte (50m2 evde 20 küsür kişi kalıyorduk başlarda). Bu süreç içerisinde arada babam ve dayım şehre uğruyor ve bir şeyler getiriyordu. Dayım gelirken elinde bir laptopla geldi, bozuk bir laptoptu ve bana verdi, belki işime yarayacak bir parçası olur diye. Ben de aldım, parçaladım ve RAM, işlemci gibi parçalarını söktüm ve kasasını da çöpe attım, zevkine yapmıştım zaten baya da eski bir laptoptu. Babamın eski bir telefonu vardı (Samsung Galaxy S5), buna Letgo yüklemiş bir şeyler satıyordum işte, işlemciyi ve RAM'leri de buradan sattım gitti.

"İlk Telefonum"

Benim ilk telefonum; küçükken (tahmini 7-8 yaşında falan) halamın bana hediye ettiği, kuzenimin eski telefonu olan Nokia C2-01'di. Kuzenimin bu telefonu suya düşürdüğü ve çalışmıyor diye de evde atıl duran bir telefonmuş. Halam bunu bana verdi, oyuncak olarak kullanmam için. Ben ise o gece eve gittim, yatağa yattım ve telefonu kurcalarken tam uyuyakalmak üzereydim ki birden yastığımın altında duran bu telefondan bir ses ve o meşhur Nokia açılış ekranıgeldi. Şaşırmıştım çünkü halamın dediğine göre bu telefon suya düştükten sonra bir daha çalışmamış, ancak bende çalışmıştı. Bu olaydan sonra bu telefonu elimden düşürmemeye başlamıştım, sürekli telefondaki Bounce Tales ve City Bloxx oyunlarını oynuyordum, ta ki babam telefona el koyana kadar. Haklıydı aslında, saatlerce telefonla oynuyordum ve artık birinin buna dur demesi lazımdı. O zamanlar çok üzülsem hatta ağlasam da babam vermemişti telefonu. Bir yere kaldırdı ama nereye kaldırdığını hâlâ daha bilmiyorum, kendisi de unutmuş .
Nokia'dan sonra, tahminimce 1-2 sene sonra dedemin evindeyken onun Sony Xperia P telefonunu gizlice almış kurcalıyordum. Tabii ki yerimde duramadım, telefonun SIM kartını çıkardım ve acaba ters takarsam ne olur diye düşünüp ters taktım. Girmeyince daha da zorladım ve evet, başarmıştım (!); telefonun SIM kart yuvasını bozdum. Artık kart yuvaya hiç girmiyordu. İlk başta panik oldum ve telefonu masanın üstüne bırakıp diğer odaya kaçtım, orada sanki hiçbir şey olmamış gibi bilgisayarla oynuyordum. Ancak dedemin durumu farketmesi tabii ki uzun sürmedi, üstüne üstlük benim yaptığımı da anında anladı. Neyse ki kızmadı, çok anlayışlı birisi. Bilen bilir, Adana'da Çakmak Plaza diye bir yer var, orada da bir sürü telefoncu var. Herkese sormuş hiçbiri de yapamayınca mecbur yeni telefon almış, bunu da bana hediye etmişti. Criminal Case ve birkaç tane daha oyun yükleyip bir süre de onu kullanmıştım. Ailem bu yaşta telefona pek sıcak bakmıyorlardı ve yeni telefonuma da el koymuşlardı.
Bunlardan uzun bir süre sonra ailem bana "ilk telefonumu" aldılar. Bu yaşıma kadar hep "liseye geçince alırız" diyorlardı ve LGS'den 2 gün sonra Vatan'a gittik telefon almak için. Oradaki çalışanın oyununa kanıp Tecno Camon 19 Pro aldık, bu telefonu ise bugünden yaklaşık 2 hafta öncesine kadar kullandım.

İlk satışım

Belki bilmeyeniniz vardır diye söylüyorum, ben sadece forumda birilerine bilgisayar konusunda yardımcı olan biri değilim, aktif olarak bilgisayar toplayıp satıyorum. İlk satışımı ise yaklaşık 1 buçuk sene önce, ailem bana ilk telefonumu aldıktan birkaç gün sonra yaptım. Telefonu alır almaz ilk yüklediğim uygulama Dolap oldu. Yılların biriktirdiği bir sürü elektronik parça vardı, onların ilanını koyarak başladım. Akrabaların verdiği bozuk laptopları parçalayıp onların parçalarını sattım, kullanılmayan başka ufak tefek şeyler de vardı onları sattım. İlk sattığım ürün, telefonumun alınmasından yaklaşık 1 sene önce Letgo'dan sattığım 4 GB'lık bir USB bellekti yanlış hatırlamıyorsam. Sonra da Letgo'dan ucuza ürünler alıp Dolap'tan satmaya başlamıştım, telefon alınınca da daha geniş kapsamlı ticarete başladım. Artık bilgisayar parçalarına odaklanmıştım, hem öğrenme amaçlı hem de ucuz olduğu için LGA775 anakartlar alıp onlarla oynuyordum. Hatta ilk aldığım LGA775 anakartın satıcısı yanında birkaç tane işlemci ve 250W PSU da göndermişti çok iyi hatırlıyorum. İlk aldığım ekran kartı ise ASUS HD3650 512MB'dı. Bir tek kasa kalmıştı aslında, kasa da alsam çalışır bir bilgisayar haline getirebiliyordum; elimde eski HDD'ler vardı onları takabilirdim. Ama ben bu işleri ailemden gizli yapıyordum, nedense kızacaklarmış gibi hissediyordum. Eğer kasa da alırsam o zaman kesinlikle bu işi yaptığımı anlarlardı, bu sebeple almadım ve parçaları olduğu gibi sattım.

Gerçek anlamda ilk satışlarım

Tamam, al-sat yapıyordum, iyiydi ama artık gerçekten bir şeyler kazanmam gerekiyordu.
Bende birkaç adet bozuk HDD vardı, bunları belki biri alır parça olarak kullanır diyerek ilana koymuştum. Birisi ilana yazdı; HDD tamiri yapıyormuş, elinde başka parçalar varsa onları da yaz dedi. Bir süre yazıştık, sonra elimizdeki parçalarla bir takas yapmaya karar verdik. Elimdeki HDD'lere karşılık sağlam 320 GB bir HDD vermişti hatta yanlış hatırlamıyorsam. Bu ilk takasımız değildi, hâlâ daha arada toplu takaslar yapıyoruz...
Birkaç ay sonra Sahibinden üzerinden de satış yapmaya başladım. Burada artık AliExpress üzerinden getirttiğim RAM, işlemci gibi parçaları satmaya başlamıştım. Artık daha fazla kâr ediyordum ve bu, bir dizi olayların başlangıcı oldu.

İşi büyütmek

Bir gün köydeydik; kuzenler, büyükler, kısacası herkes vardı neredeyse. Evin verandasında otururken kuzenim ağzından benim satış yaptığımı kaçırdı ve ailem öğrendi. Ben nedense kızmalarını beklemiştim, aslında bir nebze doğru bir tahminmiş. Ancak neden bu işi yaptığıma değil de neden daha önce söylemediğime kızdılar
E madem ailem öğrendi, ben de işi büyütmeye karar verdim, artık bilgisayar toplamaya başlayacaktım. Takas yaptığımız abiden aldığım bir anakart vardı, Pegatron marka H55 bir anakart (PEGATRON IPMIP). Buna i3 550 işlemci ve GT 730 (darboğaz kralı) ekran kartı aldım, takastan gelen 320 GB HDD'yi ve ayriyeten 8 GB RAM'i taktım. 200W Everest PSU'yu takıp çalışır bir sistem hâline getirdim (bu fotoğraftaki beyaz kasa).

İlk dolandırılma anım

Birkaç gün sonra kasaya alıcı çıktı, ancak adam yazdığım fiyattan çok aşağısını talep etti, en son fiyatta şu şekilde anlaştık; RAM'i 8GB'dan 4GB'a düşürecektim ve ekran kartını sökecektim, onboard kullanacaklardı. Kabul ettim, adam geldi ve aldı. Yanında yaşlı birisi de vardı, sorduğumda bilgisayarcı olduğunu söyledi. Akşam adam beni yanındaki "bilgisayarcı" ile geri aradı ve dedi ki "ben bu bilgisayara format atıcam bu yüzden ekran kartını takmam lazım". Tabii ki bunun saçma bir şey olduğunu söyledim, format ile ekran kartının ne alakası var diye sordum ve bana dedi ki "format atarken ekran kartı olmazsa sonradan ekran kartı takınca tekrar atmam gerekir."
Bunu diyen de bilgisayarcı, yersen! (yedim.)
Aramayı kapattıktan biraz sonra adam evime kadar geldi ve dedi ki "ekran kartını almaya geldim". Parasını verirse elbette vereceğimi söyledim, yanında 200 TL olduğunu ve kalanını daha sonra atacağını söyledi. Ben de yedim ve verdim kartı. Ancak tahmin edeceğiniz gibi atmadı parayı, engelledi gitti. O günden sonra asla borçla ürün satmamaya karar verdim...


BU BÖLÜM BURAYA KADARDI, 3. BÖLÜM "GÜNÜMÜZE GİDEN YOL" HAFTAYA PAZAR YAYINDA.
(Farkındayım kısa bir bölüm oldu, normalde bugün yayınlayamayacaktım ancak ilk bölümde söz verdiğim için bugün kısa da olsa bir bölüm paylaşayım dedim...)
Yazar hakkında
FehmiDogru.js
Masaüstü bilgisayarlarla ilgilenen, cebindeki üç kuruş parasıyla bilgisayar toplayıp satan bir öğrenci.

Yorumlar

Hikaye gün geçtikçe ilginçleşiyor. Devamını merakla bekliyorum hocam.

Bu arada bir şey sormak istiyorum hocam. Bu al sat işine nasıl başladınız ve kaç yaşında başladınız. Sizle yaşıt olduğum için bana anlatabilirsiniz. Benim de aslında hem para kazanmak için hem de hobi olarak bu işe girişmeğe özendim.
 
Hikaye gün geçtikçe ilginçleşiyor. Devamını merakla bekliyorum hocam.

Bu arada bir şey sormak istiyorum hocam. Bu al sat işine nasıl başladınız ve kaç yaşında başladınız. Sizle yaşıt olduğum için bana anlatabilirsiniz. Benim de aslında hem para kazanmak için hem de hobi olarak bu işe girişmeğe özendim.
Al sat işine 13 yaşımda başladım. İlk başlarda USB bellek, HDD gibi ucuza alabileceğim şeyler alıyordum sonra PC parçalarına geçtim en sonunda da PC toplamaya başladım.
 
Eğer 2. bölümü de okuyup 3. bölümü bekleyen varsa öncelikle beklettiğim için kusura bakmayın.
Uyarım vardı ve mesaj yazamıyordum bu sebeple 1 ay ertelemek zorunda kaldım. En yakın zamanda devamını yazacağım.
 
Birden bire kitap gibi okumaya başladım. Bu bölüm dolandırma anı komik geldi. 🤣
Hemen diğer bölüme geçiyorum.
 

Blog girdisi detayları

Ekleyen
FehmiDogru.js
Okuma süresi
5 dakika okuma
Görüntüleme
280
Yorumlar
5
Son güncelleme
Değerlendirme
5,00 yıldız 2 değerlendirme

Donanım kategorisindeki diğer girdiler

FehmiDogru.js adlı kullanıcının diğer girdileri

Bu girdiyi paylaş

Geri
Yukarı